Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1373 E. 2020/585 K. 08.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1373 Esas
KARAR NO : 2020/585

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ : 08/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticari kayıt ve defterleri incelendiğinde cari hesap tutulduğunu ve borçlunun 3.583,42 TL borçlu olarak göründüğünü, mal alım-satımına ilişkin faturadan doğan —– işlemiş ticari faiz alacağıyla birlikte müvekkili şirkete 3.730,83 TL borçlu olduğunu, davalı şirket aleyhine müvekkiline olan borcundan dolayı Bakırköy —–. İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyası ile 3.730,83 TL tutarında icra takibi başlatıldığını, dosyanın İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğünün —esas sayısını aldığını, davalı tarafın borca ve faizi ilişkin haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ve takibin kaldığı yerden devamını, borçlu hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, borçlu hakkında %10 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davacı şirket arasında takip konusu borcu doğrucak nitelikte ticari ilişki olmadığını, davacı ile müvekkili arasında akdi ve cari hesap bakımından bir ilişki bulunmadığını, müvekkili şirkete herhangi bir fatura tebliği yapılmadığını davacı taraf ile müvekkili şirketin yapmış olduğu yazılı bir sözleşme, hizmet talimatı veya mutabakat olmadığını, davacı tarafın, müvekkiline ne sattığını dava dilekçesinde belirtmediğini, davacı tarafın cari hesap içerisinde takip konusu gösterdiği faturalar müvekkili şirkete tebliğ edilmemiş olup ticari defterlerinde yer almadığını, müvekkili şirket ile davacı firma arasında bu faturalara dayalı herhangi bir ticari ilişki mevcut olmadığını, müvekkilinin her hangi bir borcu olmadığını davacının iddia etmiş olduğu alacak likit (muayyen) belirlenebilir bir alacak olmadığını, davacı tarafından İspat edilemeyen işbu haksız ve dayanaksız davanın reddini, haksız ve kötüniyetli davacının aleyhine %20’dan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesap alacağının tahsili istemi ile başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında cari hesaba dayalı olarak 3.583,42 TL asıl alacak ve 147,41 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.730,83 TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; lehe delil vasfını haiz olan davacı ticari defterlerine göre davacının, davalıdan takip tarihi itibariyle 1 adet fatura toplamı 3.583,42 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın defterlerini incelemeye sunmadığı, —-numaralı sevk irsaliyesi üzerinde davalı kaşesi ve —isim ve imzası olduğu, 19.04.2017 takip tarihi itibari ile 3.583,42 TL alacaklı olduğu, takipten önce davalının temerüde düşürüldüğüne dair belge sunulmadığı belirtilmiştir.
Davacı tarafça cari hesabı oluşturan irsaliyeli fatura sunulmuştur. Söz konusu irsaliyeli faturalardaki teslim alan imzaları yönünden davalı şirketin isticvabına karar verilmiş ve isticvap davetiyesi düzenlenerek davalı şirket adresine gönderilmiş, ancak davalı şirket adına duruşmaya katılan olmamıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, cari hesaba dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların satış faturaları olduğu, davalının ticari ilişkiyi inkar ettiği, bu durumda davacı satıcının faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, davacı kendi ticari deftelerine göre 3.583,42 TL alacaklı görünmekte ise de davalının ticari defterlerini sunmamış olması nedeniyle cari hesap kayıtlarının karşılaştırılamadığı, davacı tarafça delil olarak münhasıran davalının ticari defterlerine dayanılmamış olduğundan davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olmasının aleyhine sonuç doğurmayacağı( Emsal: Yüksek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun —– tarihli —– sayılı kararı), bunun yanında davacı tarafça sunulan irsaliyeli faturanın teslim alan kısımlarında kaşe ve imza bulunduğu, söz konusu irsaliyeli faturanın isticvap davetiyesi ile davalı şirkete tebliğ edilmiş olmasına rağmen duruşmaya gelen olmadığı ve herhangi bir beyanda bulunulmadığı, dolayısıyla irsaliyeli faturadaki teslim alan imzalarının davalı şirketin mal teslim almaya yetkili çalışanlarına ait olduğunun ve fatura içeriğindeki malların teslim alındığının kabul edilmiş sayıldığı(Emsal: Yüksek Yargıtay —-.Hukuk Dairesi’nin 08/02/2016 tarihli ——-. sayılı kararı) mahkememizce kabul edilmiştir. Davacının 3.583,42 TL alacaklı olduğu, takipten önce davalının temerrüde düşürülmediği dikkate alınarak işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, alacağın likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin de haklı olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının İstanbul Anadolu ——–.İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin 3.583,42 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağın takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranını geçmemek kaydıyla avans faizi uygulanmasına,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacak likit olmakla kabul edilen 3.583,42 TL alacağın %20’si oranında belirlenen 716,68 TL inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 244,79 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 63,72 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 181,07 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3—————– tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan toplam 99,72 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 750,00 TL bilirkişi ücreti ve 218,00 TL posta ücreti olmak üzere toplam 968,00 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 929,75 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 38,25 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı