Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1343 E. 2021/316 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1343 Esas
KARAR NO : 2021/316
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2017
KARAR TARİHİ : 10/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Davacı—- davalı borçlu—- arasında —-bedelli—- imzalandığı, ilgili diğer davalı borçlulardan—— borçlu ve müteselsil kefil olarak iş bu sözleşmeyi imzaladıkları ve davalı – borçlu firmaya kredi kullandırıldığı,
Davacı— davalı borçlu— tarihli, — bedelli — imzalandığı, ilgili diğer davalı borçlulardan —— müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak iş bu sözleşmeyi imzaladıkları ve davalı – borçlu firmaya kredi kullandırıldığı,
Kredi şartlarına uyulmaması ve borçların ödenmemesi üzerine davalılara —- yevmiye numaralı ihtarnameleri ile—— alacağının ödenmesi ihtar edildiği ve borcun ödenmediği,
Bunun üzerine borçlulara karşı—- sayılı dosyası ile fazlaya dair talep hakkı saklı kalmak kaydı ile — tarihinde— nakit ve ——- gayri nakit üzerinden genel haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığı,
Davalı borçlular ilk itiraz dilekçelerinde, —— yetkisine, takip konusu borca, faize, faiz oranına ve tüm fer’ilere itiraz ve itirazları doğrultusunda takibin durdurulmasını talep ettiği,
Bunun üzerine takibe —— dosyasından devam edildiği ve bu dosyadan davalı borçlulara yeniden ödeme emri tebliğe çıkarıldığı ve davalı borçlular bu dosyaya da haksız, hukuki dayanaklardan yoksun kötü niyetli olarak itiraz ettiği,
Talep edilen faiz oranı usul, yası- ve taraflar arasında akdedilen sözleşmeye uygun olduğu,
Müşterek borçlu ve müteselsil kefil davalılar temerrüt tarihi itibariyle asıl alacak tutarının tamamından ve temerrüdün hukuki sonuçlarından sorumlu olduğu,
Takip aşamasına kadar yapılan kısmi ödemeler—– doğrultusunda borçtan mahsup edildiği,
Davalı borçluların itirazlarında haksız olduklarından İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2 maddesi hükmü gereğince dava konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerinin talep edildiği, ifade edilerek borçluların borca, faize ve fer’ilerine ilişkin tüm itirazlarının reddine, takibe konu alacağın tamamına ve işleyecek faiz ve fer’ilerine yönelik itirazlarının iptali ile takibin takip tutarı üzerinden devamına, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP : Davalılara dava dilekçesi ve tensip tutanağı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, cevap sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava ; Taraflar arasındaki—– kaynaklandığı bildirilen alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik davalılar itirazının İİK.nun 67-1-2 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir.
Davacının ;—– işlemiş faiz olmak üzere ——- alacağın tahsili için ilamsız icra takibine başladığı, davalıların süresinde itiraz ettiği ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Düzenlenen —— havale tarihli bilirkişi raporu ve bu bilirkişilerce düzenlenen ek rapor hüküm kurmaya elverişli bulunmamış ve ikinci bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. ——— havale tarihli ikinci bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı — tarafından davalı—- aralarında akdedilen—- dayalı olarak muhtelif tarihlerde krediler kullandırıldığı, söz konusu sözleşmede müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile—– bulunduğu, kredi borcunun ödenmesinden firma ile birlikte müteselsilen sorumlu bulundukları, kefalet anlaşmalarının gerekli yasal şartlara uygun olarak akdedilmiş oldukları ve dolayısıyla da geçerli oldukları,
Davacı—- davalılardan,—-tarihli — tutarlı — akdedilmiş olup, söz konusu sözleşmede —– tutarına kadar müşterek ve müteselsil kefiller sıfatıyla imzası bulunmaktadır.
Davacı—- davalılardan, Borçlu— arasında —- tutarlı— akdedilmiş olup, söz konusu sözleşmede —— tutarına kadar müşterek ve müteselsil kefiller sıfatıyla imzası bulunmaktadır.
Davacı—— tarafından dava dosyasına ibraz edilen kredi çerçeve sözleşmesine göre; ——–verilmesi, —– Müşterinin Kanuni İkametgahı ve Yetkili imzalarında vuku bulacak değişiklikler ile ilgili hususları düzenlemiştir.
— müşterileri—- arasında imzalanan kredi çerçeve sözleşmesine borçlu/kefil olarak davalıların imzasının bulunduğu tespit edilmiştir. Kefilin sorumluluğuna ilişkin hükümlerin aynı sözleşmenin kefalet sözleşmesi bölümünde yer aldığı görülmüştür.
Kefalet Sözleşmenin 1. maddesinde; “Kefiller, kefaletin, müşterinin Bankaya mevcut ve doğacak anapara ve akdi faizini, bilcümle işlemiş işleyecek temerrüt faizlerini, fonları, komisyonları, her türlü masrafları, vergi ve resimleri, dış işlemlerde kur artışı nedeniyle ortaya çıkacak ilave miktarları, kanuni takip giderlerini ve avukatlık ücretlerini de kapsadığını, bu tutarları, müşterinin tabi olduğu usul ve esaslar dahilinde ödemeyi kabul ve taahhüt ederler.”
Kefalet Sözleşmenin 2.1. maddesinde; “TBK 582’nci maddesi gereği müteselsil kefaletin, doğmuş ve doğacak tüm borçları kapsayacağı,” ifadeleri yer aldığı, buna göre, davalıların; kefaletine dayalı olarak verilen teminat mektubundan dolayı da kefil olarak sorumluluğu bulunduğu belirtilmiştir.
—- olarak hesaplandığı, Müteselsil kefillerin her birinin de — kadar ayrı ayrı borçlu olduğu,
— İtibariyle tazmin edilen ——– kaynaklanan alacak Tutarının; — tarihinde tazmin olan — tutarındaki teminat mektubunun,— tazmin tarihinden — icra takip tarihine kadar asıl alacak —- olmak üzere —- hesaplandığı,
—– İtibariyle Nakit Kredilerden kaynaklanan alacak Tutarının;—— olarak hesaplandığı, müteselsil kefillerin her birinin de —— kadar ayrı ayrı borçlu olduğu,
—- tarihinde tazmin olan —– kaynaklanan alacak tutarının;
—- olarak hesaplandığı,
Davacı bankanın davalı — hakkında —– tarihinde başlattığı icra takibine konu talep edilebilir alacak tutarlarının,
Nakdi kredilerden;——
Tazmin olunan ——-
Davacı bankanın davalı—– tarihinde başlattığı icra takibine konu talep edilebilir alacak tutarlarının,
Nakdi kredilerden;—– asıl alacak,——
Tazmin olunan — olmak üzere davacının — İcra Takip tarihi itibari ile toplam alacağın — olduğu, ancak davacının işlemiş faiz ve —- ilişkin talebiyle bağlı olarak takip tarihi itibariyle— olmak üzere toplam —— bakiye alacağı bulunduğu davalıların takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettikleri görülmekle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere :
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile ;
—- sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin ;
—- asıl alacak,
—- işlemiş faiz,
— olmak üzere toplam— üzerinden takip tarihinden itibaren asıl alacağa — temerrüt faizi ve faizin—— uygulanmak suretiyle devamına,
Davacının alacağı likit olduğundan % 20 inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
Aşan istemin reddine,

HARÇLAR
2-Davacı harçtan muaf olduğundan dava açılışı sırasında alınmayan—- başvurma harcı ve ilam harcı olan — peşin harcın toplamda— davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
VEKALET ÜCRETİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 108.420,34 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen– Bilirkişi ücreti ve — Posta ücreti olmak üzere toplam yargılama gideri olan — davanın kabul ve red oranı gözetilerek— davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan—–davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile—- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.10/03/2021