Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1335 E. 2020/470 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1335 Esas
KARAR NO: 2020/470
DAVA: Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ: 17/09/2014
KARAR TARİHİ: 22/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ———- sicil no ile kayıtlı müvekkil şirket ——- %70 hissedar olduğunu, şirketin —— yılında tarafların babası ——- ile dava dışı bir ortakla kurulduğunu, daha sonra müvekkilin (%40) ve babasının (%60) pay ile şirketi yıllarca birlikte yönettiğini, müvekkili şirketi temsile —— tarihinden beri münferiden yetkili olduğunu, müvekkili ve davalı———- kardeş olduğunu, babalarının vefatıyla davalının miras yoluyla şirkette %30 hissedarı durumuna geldiğini, davalının müvekkili hakkında haksız ve gerçeğe aykırı beyanlarla——————–numaralı dosya ile suç duyurusunda bulunduğunu, bu suç duyurusu ile kardeşler arasındaki ilişkinin tamamen bozulduğunu ve şirket faaliyetlerini birlikte yürütmelerinin imkansız hale geldiğini, bu şekilde devam etmesi halinde telafisi imkansız zararların doğacağından bahisle davalının şirketteki %30 hissesine karşılık uygun bir ayrılma akçesi ödenerek şirket ortaklığından çıkarılması ve payının müvekkile devrine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortaklıktan ayrılması için öncelikle genel kurul kararı alınması gerektiğini, ancak bu yönde bir işlem yapılmadığını, müveklininden şirket ile ilgili işlemlerin gizlendiğini, müvekkilinin babasının Alzeimer hastası olmasına rağmen vasi tayin edilmeden banka hesaplarının davacı tarafından usulsüz şekilde boşaltıldığını ve kendi hesabına aktardığını, davacının usulsüz eleman çalıştırdığını, bazı kişilerin çalışmadığı halde çalışmış gibi gösterilerek sigortaları yatırılarak devletin zarar ettirildiğini, davacının haksız ve kötü niyetli olduğundan bahisle davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, davalının limited şirket ortaklığından çıkarılması istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Davacı şirkete ait sicil dosyası incelendiğinde davacı şirketin —- sermayesi olduğu, davacı——— sermaye ile davalı ———– sermaye ile ortak olduğu görülmüştür.
————- numaralı dosyası incelendiğinde davalının, davacı ———- hakkında şikayetçi olduğu, soruşturma dosyasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
Davacı tanığı ——beyanında özetle; Davacı ile — yıllık arkadaş olduğunu, şirketin davacı ——-rahmetli babası tarafından yürütülürdüğünü, bildiği kadarı ile davalı ———- şirkette herhangi bir katkısı olmadığını, babalarının yaklaşık 1,5 sene önce vefat etmittiğini, o tarihten beri de taraflar arasında problemler olduğunu, miras konusunda problem yaşandığını, davalının kendine ait bir okul kantini işletmesi olduğunu, davacının ise şirketi yani sigorta acenteliğini devam ettirdiğini, ——– yılında yaklaşık bir yıl kadar davacı şirkette çalıştığını, ———- hanıma işlerinde yardımcı olduğunu, şirkette fiilen ——- hanımın çalıştığını, şirketin mali yönden hesap işlemlerini de ——- hanımın yürüttüğünü, babaları ile olan işlerini ve bağlantılarını bilmediğini beyan etmiştir.
Davacı tanığı ——– beyanında özetle; Davacı ile —- yıllık arkadaş olduğunu, şirketin davacı—— rahmetli babası tarafından yürütülürdüğünü, bildiği kadarı ile davalı ———- şirkette herhangi bir katkısı olmadığını, babalarının yaklaşık 1,5 sene önce vefat etmittiğini, o tarihten beri de taraflar arasında problemler olduğunu, miras konusunda problem yaşandığını, miras konusunda problemler yaşandığını, davalının kendine ait bir okul kantini işletmesi olduğunu, davacının ise şirketi yani sigorta acenteliğini devam ettirdiğini, —- hanıma işlerinde yardımcı olduğunu, şirkette fiilen ———- hanımın çalıştığını, şirketin mali yönden hesap işlemlerini de —– hanımın yürüttüğünü, babaları ile olan işlerini ve bağlantılarını bilmediğini beyan etmiştir.
Davalı Tanığı —–beyanında özetle;Tarafların babaları——— yılında vefatından sonra şirkette genel kurul çalışması yapılmadığını, veraseten hisse devirleri yapıldığını, babaları —– beyin vefatından önce —– bey ile kızı —– hanım münferiden imza yetkisine sahip olduklarını, babalarının vefatından sonra ise ——–hanımın münferiden devam ettiğini, şirket müdürünün maaşının ne kadar olduğunu hatırlamadığını, açılan davaya davalı —— olup olmadığı bilmediğini, daha önce şirket müdürü seçilirken diğer ortakların muvafakati ile seçildiğini, 6111 sayılı yasa ile kasa ve stok affına ilişkin müracaatımız olup olmadığını hatırlamadığını, bunların kayıtlarda olduğunu beyan etmiştir.
—- tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin ——- gelir tablosuna göre —- yılına ait faaliyet kar ve zararının ——- ve olağan kar ve zararının ————– olduğu, bu nedenle——– yılında hisse değerinde azalma meydana geldiği, şirket tarafından haklı nedenle ortaklıktan çıkarma davası açılabileceği, ancak bunun için genel kurul kararı alınması gerektiği, ancak dosya kapsamında alınmış bir genel kurul kararı bulunmadığı, bununla birlikte tamamlanabilir nitelikte dava şartı olması nedeniyle genel kurul kararının alınması için süre verilmesi gerektiği, ayrıca karar alınması yeterli olmakla birlikte tescil ve ilanın gerekmediği, davalı tarafından davacı aleyhine yapılan şikayet dikkate alındığında taraflar arasındaki güven ilişkisinin sona erdiğinden bahisle davanın kabulünün gerektiği, bununla birlikte davalının ——- yılındaki hisse değeri ödenmek koşulu ile davalının ortaklıktan çıkartılabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizin ilk kararında özetle; Ortaklıktan çıkarma davasını açma ehliyeti davacı şirkete ait olmakla birlikte ön koşul olan genel kurul kararının yargılama sırasında tamamlandığı, davalının ortaklıktan çıkartılması için haklı neden bulunması gerektiği, haklı nedenin ne olduğunun yasa maddesinde açıklanmadığı, davacı tarafın davalının yaptığı şikayeti gerekçe olarak gösterdiği, başkaca bir delil ibraz edilmediği, soruşturma dosyası dikkate alındığında kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın delil yetersizliğinden verildiği, bununla birlikte davalının talebinin yasal dava hakkını kullanmak niteliğinde olduğu, dinlenen tanık beyanları ile taraflar arasında miras nedeniyle anlaşmazlık bulunduğu beyan edilmekle birlikte anlaşmazlığa ilişkin herhangi bir sebep ileri sürülmediği, taraflar arasında eldeki davamızdan sonra ——– açılan davalar ise haklı nedenin dava tarihi itibari ile bulunması gerektiğinden dikkate alınamadığı, bu hali ile ————- dosyasında alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere haklı nedenin davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
—————– numaralı kararında özetle; davanın, şirket tarafından haklı sebebe dayalı ortağın şirketten çıkarılmasına yönelik olduğu, TTK 621/h bendine göre alınmış ve geçerli bir genel kurul kararının dava şartı olduğu, davalının ortaklıktan çıkarılmasına yönelik dava açılmasına dair şirket genel kurulunca alınan kararın iptali için açılan davanın reddine karar verildiğini, kararın henüz kesinleşmediğini, dava şartı olan geçerli bir genel kurul kararının bulunup bulunmadığının ihtilaflı olduğu,————— sayılı dava dosyasında verilen kararın kesinleşmesi gerekli olduğundan sonucu beklenerek karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
—————– numaralı kararının ——— tarihinde kesinleştiği bildirilmiştir.
— tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ortaklıktan ayrılma payının ——– olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava, TTK 640. Maddesi kapsamında haklı nedenlerle ortaklıktan çıkarma davasıdır. Davacı taraf, davalının haksız ve gerçeğe aykırı beyanlarla ————— numaralı dosyasında suç duyurunda bulunduğunu, bu nedenle kardeşler arasındaki ilişkinin tamamen bozulduğunu, güven ilişkisinin kalmadığını bildirerek davalının şirketten çıkarılmasını talep etmiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında yapılan incelemede davalının hukuka aykırı olmayacak şekilde şikayet yoluna başvurarak yasal haklarını kullanmış olmasının, ortağı olduğu şirkete karşı yükümlülüklerini ihlal ettiği ve şirket ortaklığından çıkarılması için haklı sebebin doğduğu anlamına gelmeyeceği, nitekim ————– sayılı kararı ile benzer bir dava nedeni ile yerel mahkemenin, şirket ortağı tarafından, diğer ortaklar aleyhine cumhuriyet savcılığına verilen şikayet dilekçesinin, anayasal şikayet hakkının kullanılması kapsamında kaldığı gerekçesi ile davanın reddine dair vermiş olduğu kararın onandığı anlaşıldığından, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 25,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 29,20 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ————-Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.22/09/2020