Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1307 E. 2019/403 K. 09.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1307 Esas
KARAR NO : 2019/403
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 29/11/2017
KARAR TARİHİ: 09/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile ———- plakalı aracın ruhsat sahibi olan ————– arasında araç değer kaybı ve kazanç kaybı hususunda temlik sözleşmesi imzalandığını, temliğe konu ——— plakalı aracın ———- tarihinde———- plakalı aracın şoförünün %100 kusurlu olması nedeniyle oluşan kazada hasar gördüğünü, aracın 2 gün onarımda kaldığını ve kazanç kaybına ilişkin alacak oluştuğunu beyanla, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin temlik alacaklısı olduğu araçta sonradan mağdur olmaması adına davalı üzerine araç var ise teminatsız ihyati tedbir talebi şerhinin işlenmesine, davanın kabulü ile davalı/borçlunun İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğünün ————— esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin adresinin Bağcılar olduğunu bu nedenle yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, temliknamenin aslını ya da onaylı suretini dosyaya sunmadığını icra takibi esnasında da belgeyi sunmadığını, davacının aktif husumet sıfatının olmadığını, hasar ve zararın sigorta şirketi tarafından karşılandığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yetki ve husumet itirazlarının kabulüne, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan kazanç kaybı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiştir.
Ön inceleme duruşmasında davacı vekiline temlik sözleşmesinin aslını sunması için iki hafta kesin süre verilmiş, kesin süreye rağmen sunulmaması halinde bu delilden vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiştir.
09.04.2019 tarihli celsede davacı vekilince, dosyaya temliknamenin suretinin sunulduğu bildirilmiş, sunulan temliknamenin fotokopi olduğu, onaylı suret olmadığı görülmüştür.
HMK’ nın 216. Maddesi “Belgenin sadece örneğinin mahkemeye verildiği durumlarda, mahkeme kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine belgenin aslının verilmesini de isteyebilir.
(2) Belgenin aslını elinde bulunduran taraf, üçüncü kişi veya resmî makamlar, istenmesi hâlinde bunu mahkemeye vermek zorundadır.
(3) Mahkeme, belge aslının verilmesi durumunda, belgenin saklanması için gerekli tedbirleri alır veya istendiğinde tekrar verilmek üzere belgeyi ibraz edene geri verebilir.
(4) Taraflardan biri elindeki belgenin aslını mahkemeye verirse, bu belgenin geri verilmesini talep edebilir. Bu takdirde hâkim, belgenin aslının verilip verilmeyeceğine karar verir. Geri verilmesine karar verildiğinde, aslına uygun olduğu mahkeme mührü ve yazı işleri müdürünün imzasıyla onanmış örneği dosyaya konur.” hükmünü içermektedir.
HMK 219. Maddesi “(1) Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar.” hükmünü içermektedir.
HMK 220. Maddesi ” İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir.
(2) Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir.
(3) Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.” hükmünü içermektedir.
Tüm dosya kapsamı ve anılan yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde mahkememizce davacı tarafa temlik sözleşmesinin aslını sunması için iki hafta kesin süre verilmiş, kesin süre içerisinde temlik sözleşmesinin aslının sunulmaması halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiştir. Davacı vekili verilen kesin süre içerisinde temlik sözleşmesinin aslını sunmadığı gibi temliknamenin sunulmama nedeni olarak kabul edilebilir bir mazerette bildirmemiştir. Diğer yandan davacı vekilince temlik sözleşmesinin fotokopisi dosyaya sunulmuş olup onaylı suretinin de dosyaya sunulmadığı görülmüştür. Açıklanan nedenlerle kanıtlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 44,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 13,00 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 1.343,22 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6.Karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri dikkate alınarak istinaf yolu kapalı olmak üzere karar verildi. 09/04/2019