Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1267 E. 2020/145 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1267 Esas
KARAR NO: 2020/145
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2017
KARAR TARİHİ: 13/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında müvekkili şirket tarafından satışı gerçekleştirilen emtialar bakımından ticari ilişki bulunduğunu ve davalı tarafın ———– TL borcu olduğunu, davalı tarafa ——Noterliğinin ————yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, ödeme yapılmayınca ——–İcra Müdürlüğünün ———- Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı ile takibin durduğunu beyanla fazlaya ilişkin tüm hakların saklı kalması kaydıyla itirazın iptaline karar verilmesini, davalının alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasını vekaleten talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu icra dosyasına yaptıkları itirazın haklı nedenlerle yapıldığını, davacı yanca üzerinde mutabakata varılan bir borç/alacak bakiyesi belirlenmemişken, bir takım faturalar keserek doğrudan icra takibi başlatıldığını ve dava dilekçesinde bahsi geçen faturaların usulüne uygun olarak tebliğinin davacı yanca yapılmamış olduğunu ayrıca temerrüte düşürülmeden faiz talep edilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu,
Taraflar arasında cari hesap oluşmadığını, kapatılmadığını ve müvekkili şirketin temerrüte düşürülmediğini, davacının iddialarının soyut ve mesnetsiz olduğunu, taraflar arasındaki hangi ilişkiden ne şekilde kaynaklandığının ispata muhtaç olduğunu,
Davacı tarafın icra inkar tazminatının haksız ve muhtaç olduğunu,
İcra takibine yaptıkları itirazın kötü niyetli olmadığını beyanla her türlü dava, karşı dava, talep, tazminat, cezai şart, alacak, faiz, şikayet ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, adet faturadan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu faturaların ——- tarihli ——– tarihli —– tarihli ——– TL bedelli açık faturalar olduğu görülmüştür.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında üç adet faturaya dayalı olarak ——– TL asıl alacak ve —- TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ——– TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; davalının ticari defterlerini sunmadığı, lehe delil vasfını haiz olan davacı defterlerine göre——– yılı başında davacı tarafın davalıdan —– TL alacaklı olduğu,——— yılında ticari ilişkinin devam ettiği, —— yılı sonu itibari ile davacının davalıdan——–TL alacaklı olduğu, —- yılına devreden alacak tutarı ile yıl sonunda ——– yılına devreden alacak tutarının aynı olduğu,—–yılında taraflar arasında ticari ilişki olmamasına rağmen bir önceki yıldan devreden davalı borcunun aynen durduğu, davacı tarafın hesap hareketliliği için ——– kuruşluk faturalar kesildiği, davalının borcu konusunda ödeme yapmadığı, —-yılı sonunda davacı alacağının —–TL olduğu, —- yılında da davalı tarafın ödemede bulunmadığı, ——yılı kapanış kaydına göre davacı alacağının —— olduğu, faturalara ilişkin sevk irsaliyelerinin mevcut olduğu belirtilmiştir.
Davacının ve davalının ———- yılları BA-BS formlarının tetkikinde; —yılında davalı tarafından beyan edilen BA formlarında davacı firmadan alınan mal ve hizmet bedellerinin – adet belgeye dayalı olarak toplamının——- TL olduğu, davacı tarafından beyan edilen BS formlarında davalı firmaya satılarak beyan edilen ——- belgeye dayalı olarak toplamının ———- formlarının birbirini teyit ettiği görülmüştür.
Davalının kaşe ve imzasına havi mutabakat yazısında davalının ——- tarihi itibari ile ——— TL borç için mutabakat bildirdiği görülmüştür.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itirazında fatura düzenlenmesinin borcun doğumu için yeterli olmadığını, faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, faturalar konusunda mutabakata varılmadığını, fatura içeriğinin sunulduğunun ispatlanamadığını bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, üç adet faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalının ticari defterlerini sunmadığı, davacının lehe delil vasfını haiz ticari defterlerinde dava konusu faturaların kayıtlı olduğu, bunun yanında davalının ———- yılı yılında davacı tarafça düzenlenen — adet belgeye ilişkin ——– TL vergi bildiriminde bulunduğu, dolayısıyla davalının dava konusu faturalara konu malları teslim aldığının kabulünün gerektiği, bu nedenle sevk irsaliyesindeki imzaların incelenmesine gerek görülmediği, davalının kaşe ve imzasına havi mutabakat yazısında davalının —- tarihi itibari ile ——– TL borç için mutabakat bildirdiği, davalı her ne kadar ——– TL için düzenlenen mutabakattaki imzanın şirketi temsile yetkili kişi tarafından imzalanıp imzalanmadığının belli olmadığını savunmuş ise de mutabakat yazısında davalı şirket kaşesinin olduğu bu durumda mutabakat yazısının şirket yetkilisi tarafından imzalandığının kabulünün gerektiği , bunun yanında davalı tarafça fatura bedellerinin tamamının ödendiğine dair delil sunulmadığı anlaşılmakla davacının asıl alacak talebinin yerinde olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Davacının işlemiş faiz talebine yönelik olarak bilirkişi raporunda temerüt tarihinin ——-olduğundan bahisle işlemiş faiz talebinin yerinde olduğu belirtilmiş ise de, ——– Noterliğinin ihtarnamesinin davalıya ——— tarihinde tebliğ edildiği, — günlük mehilden sonra —— tarihinde temerrüdün oluştuğu mahkememizce tespit edilmiştir. Davacı tarafın işlemiş faiz talebine ilişkin olarak bilirkişi raporundaki hesaplama mahkememizce dikkate alınmamış, faiz hesabının basit bir hesaplamayı gerektirmesi ve bu talep bakımından yeniden rapor alınmasına gerek olmadığı kanaatiyle; aşağıda belirtilen formül uygulanmak suretiyle Mahkememizce hesaplama yapılmıştır.
İşlemiş Faiz=(Asıl Alacak)x(Takip Tarihi-Temerrüt Tarihi)x(%9,75)/365
Temerrüt tarihi
Takip tarihi
Gün
Faiz Oranı
Asıl Alacak
İşlemiş Faiz
———-
———-
———
———TL
——— TL
Olarak hesaplanmıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın kısmen kabulüne, ayrıca alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının —— İcra Müdürlüğünün ———- esas sayılı takibe yapmış olduğu itirazın KISMEN İPTALİ ile, Takibin —— TL asıl alacak, —– işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
Aşan istemin REDDİNE,
2-Alacak likit olmakla kabul edilen ——– TL alacağın %20’si oranında belirlenen icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 8.180,45 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 1.448,01 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 6.732,44 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 15.326,72 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için taktir olunan 138,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
6-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 1.484,01 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarfedilen 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 130,55 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 730,55 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 729,70 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 0,85 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile————- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.13/02/2020