Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1221 E. 2018/1320 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1221 Esas
KARAR NO : 2018/1320

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 09/11/2017
KARAR TARİHİ : 20/12/2018 (Tefhim Tarihi) – 15/01/2019 (Yazılma Tarihi)

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün 2017/24800 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, icra takibine dayanak faturalardan görüleceği üzere davacının davalıya mal-emtia satışı yaptığını, tarafların ticari defterleri incelendiğinde haklılıklarının ortaya çıkacağını, davalının yapmış olduğu haksız itirazdan sonra davacıya banka yoluyla kısmi ödeme yapıldığını, banka dekont örneğinin de ekte olduğunu, takipten önce de yapmış olduğu ödeme olduğunu, takip açarken yapılan ödemeyi tenzil ettiklerinden bahisle davalının takibe yaptığı itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yapılan yargılama sırasında dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya dayanak İstanbul Anadolu ——–. İcra Dairesi’nin 2017/24800 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalısı aleyhine ilamsız icra takibine başlanıldığı, davalının itirazı üzerine yasal süre içerisinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ve bilirkişi tarafından Mahkememize sunulan raporda özetle; davacının ticari defterlerinin onaylarının süresi içerisinde usulüne uygun olarak yapıldığı ve sahibi lehine delil teşkil ettiği, davalı ticari defterlerine göre davacının 03/10/2017 takip tarihi itibariyle davalı taraftan 111.125,18 TL alacaklı olduğu, davacı tarafın 09/11/2017 dava tarihi itibariyle 94.98,74 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın icra takibinden sonra 26/10/2017 tarihinde 16.126,44 TL, 22/11/2017 tarihinde 30.000,00 TL, 11/12/2017 tarihinde 20.000,00 TL, 18/01/2018 tarihinde 44.998,74 TL ödeme yapmış olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafça defter sunulmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibi nedeniyle yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça davalının fatura bedellerini ödemediğinden bahisle aleyhine başlatılan takibe haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptalinin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davacının alacağına dayanak faturaların davalı tarafça BA formları ile bildirildiği, davalı tarafça takipten sonra ve dava açılmadan önce ödemeler yapıldığı ve davadan sonra dahi borca ilişkin olarak ödeme yapıldığı, bu hali ile davacının faturalar nedeniyle alacaklı olduğunu ispat ettiği, bununla birlikte takip tarihinden sonra ve ancak davadan önce yapılan ödemeler bakımından dava açılmasında hukuki yararı bulunmadığı, bu nedenle takipten sonra davadan önce yapılan asıl alacağa ilişkin ödemenin takipteki asıl alacak miktarından tenzili ile yapılan ödemelere kadar işletilecek faizler ve takibin diğer ferileri bakımından itirazın kısmen iptaline karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Davalının, İstanbul Anadolu ———–. İcra dairesinin 2017/24800 Esas sayılı takibine yaptığı İTİRAZIN KISMEN İPTALİ ile dava tarihi itibariyle bakiye kalan 94.998,74 TL asıl alacak ve takipten sonra ancak davadan önce ödenen 16.126,44 TL’ye ilişkin olarak ödeme tarihine kadar işleyen faizi ve fer’ileri bakımından takibin devamına, asıl alacak miktarı 94.998,74 TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2- Takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce ödenen 16.126,44 TL bakımından hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine,
3- Davadan sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
4- Davacı vekilin icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 94.998,74 TL’nin %20’si oranında belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Alınması gereken karar ve ilam harcı 6489,36 TL olduğundan peşin alınan 1342,12 TL harç ile takip için alınan 555,63 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 4.591,61 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———–ye göre belirlenen 10.349,90 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——-ye göre belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 1342,12 TL peşin harç ile takip için yatırılan 555,63 TL harç olmak üzere toplam 1897,75 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
9- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 650,00 TL bilirkişi ücreti, 121,20 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 771,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 659,28 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, geriye kalan kısmının davacı yan üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.