Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1215 E. 2018/1069 K. 23.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1215
KARAR NO : 2018/1069

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2017
KARAR TARİHİ : 23/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkil şirket tarafından 22/06/2017 tarih ————— sıra nolu 16.529,99 TL tutarlı toplam 5 adet cep telefonu —————- tam, eksiz ve hasarsız olarak kargoya verilerek gönderildiği, müvekkil şirket tarafından davalı aranarak gönderilen kargonun karşılığı olan 16.529,99 TL’nin taraflarına ödenmesi istendiği, ancak davalı taraf kargonun kendilerine ulaşmadığını beyan ettikleri, bunun üzerin taraflarına Ankara ————.Noterliği’nin 02/08/2017 tarih ve ————— yevmiye numarası ile ———————– ihtarname gönderildiği, ————— tarafından cevap verildiği, ilgili kargonun ————– fatura numaralı 22/06/2017 fatura tarihli kargo olduğu, ilgili kargonun 23/06/2017 tarihinde alıcı …’e ıslak imzasını havi sağlıklı teslim teyit nüshası ile teslim edildiğinin bildirildiği, tüm bu nedenlerle davalıya gönderilen toplam 5 adet cep telefonu tutarı olan 16.529,99 TL’nin fatura tarihi itibari ile yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesin italep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun biçimde dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği, davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkilinin telefon toptancılığı yaptığını, davacının da toptan telefon alan şirketlerden biri olduğunu, her ne kadar davacı yan mevekkiline gönderildiğini iddia ettiği telefonların uzun süreden beri ücretini beyan etmiş olsada durumun tamamen farklı olduğunu, davacı şirketçe müvekkilin bahse konu koli değil aynı tarihte gönderilmiş iki adet koliden davaya konu olmayan diğer kolinin alınmış olduğunu, aradaki anlaşmazlığın sehven dilekçede belirtilen kolinin imzalanması sebebiyle gerçekleştiğini keza seri numaralardan da telefon telefonun kim tarafından kullanıldığı yine davacı tarafından bilindiğini, davacı tarafça aynı tarihte gönderilen diğer diğer kolideki cihazın bilgilerinin ve seri numaralarının paylaşılmasının zaruri olduğunu, anılan tarihlerde her zaman olduğu gibi davacı taraftan telefon siparişi verildiğini, davacının müvekkile aynı tarihlerde iki ——-kargo gönderildiğini bu nedenle öncelikli olarak davacının bahse konu tarihte göndermiş olduğu diğer kargonun içinde bulunan cihazında seri, sıra numaralarını ve fiyatını paylaşmalarını talep ettiklerini, almış olduklarını iddia ettikleri diğer kolide diğer kolide bulunan telefonun faturasının da davacı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, ilk kolinin davacı tarafından iddia edilen koli olduğunu, bu koli alınmadığı halde sehven imzalanarak alınmış gibi gözüken ve davaya konu olan koli olduğunu, dava dilekçesinde paylaşılan seri numaraları ve cihazların bu kolide olduğunu, bu itibarla dava dilekçesinde belirtilen cihazların seri numaraları kullanılmak suretiyle cihazlar için ——————– müzekkere yazılarak bu cihazların kim tarafından kime satıldığının sorulmasını talep ettiklerini, ikinci kolinin ise aynı tarihte davacı tarafça tarımızca alınmak üzee ————— kargoya verilmiş olup taraflarınca alınmadığını ancak dava dilekçesinde bahsedilmeyen diğer koli olduğunu ikinci kolinin taraflarınca alınmış olmasına rağmen sehven yanlış belge imzalanması neticesinde davacı tarafın iddia etmiş olduğu kolinin taraflarınca alınmış gibi yanlış bir yanılgı oluştuğunu bu itibarla ———- kargoya müzekkere yazılarak aynı tarihte müvekkiline ikinci bir kargo gönderilip gönderilmediğini, gönderilmiş ise kim tarafından teslim alındığının sorulmasını talep ettiklerini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
————- Ticaret odasına yazılan yazıya verilen cevabi yazıda davacı … ———————- 100.000 TL sermayeli, durumunun faal olduğu bildirilmiştir.
Gelir İdaresi Başkanlığının 08/06/2018 tarihli cevabi yazısında davacı …’ ün tacir olup olmadığı ile ilgili gönderdiği yıllık gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen ticari kazançlar toplamının 52.554,98 TL olduğunu bildirmiştir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün06/06/2018 tarihli cevabi yazısında davalı …’ nün gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığını bildirmiştir.
————— Birliğinin 07/06/2018 tarihli cevabi yazısında davalı …’ nün kaydının bulunmadığı bildirmiştir.
HMK 115 madde hükmü gereğince Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflarda dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
HMK 114/1-C madde hükümlerinde mahkemenin görevli olması dava şartı olarak belirtilmiştir. Bu nedenle Mahkememizce görev hususu reesen dikkate alınmıştır.
Somut olayda Davacı tarafından davalıya kargo aracılığıyla gönderilen 5 adet telefonun bedelinin talep edildiği, davalının dava konusu telefonların kendisine teslim edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Eldeki davamız bakımından davacının ———- kayıtlı olduğu, sermayesinin 100.000,00 TL olduğu, Gelir İdaresi Başkanlığının 08/06/2018 tarihli cevabi yazısında davacı …’ ün yıllık gelir vergisi beyannamesinde beyan edilen ticari kazançlar toplamının 52.554,98 TL olduğu, Bakanlar Kurulunun 27/07/2007 tarih ve ———– sayılı kararının yollamasıyla Vergi Usul Kanunun 177. Maddesinde belirtilen nakdi limitleri aşmadığı, davalının gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmaması, bu hali ile de dosyamız taraflarının tacir olmaması nedeniyle 6102 sayılı TTK’nın 4.maddesinde yer alan her iki tarafın tacir olmasına dayanan nisbi ticari dava bulunmadığı gibi taraflar arasındaki ilişkinin de TTK’da belirtilen mutlak ticari davalardan da olmadığı, davaya bakma görevinin genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile Mahkememizin görevsizliğine ilişkin olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. Asliye Hukuk Mahkemeleri’nin görevli olduğu, bu nedenle Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, karar kesinleşip, talep halinde dava dosyasının İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1.Mahkememizin Görevsizliği nedeniyle davanın HMK’nın 115-2 maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2.Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3.Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.