Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1214 E. 2019/1237 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1214 Esas
KARAR NO : 2019/1237

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 15/02/2017
KARAR TARİHİ : 19/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların maliki, sürücüsü ve sigortacısı oldukları —– plakalı aracın, müvekkiline ait —- plakalı araca çarpması sonunda maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazada davalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracında kapılar dahil bir çok parça değiştirildiğini, toplam 7.869,38 TL tutarında hasar meydana geldiğini, 21/12/2016 tarihli dilekçe ile davalı sigortaya değer kaybı alacağı için başvuruda bulunulduğunu, sigorta tarafından 1.800,00 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı alacağının çok daha yüksek olduğunu, müvekkilinin aracının okul servisi olduğunu, 10 günlük tamirat süresi içerisinde aracın kullanılmadığını, işinin devamı içi günlüğü 210,00 TL’den araç kiraladığını, toplamda KDV dahil 2.478,00 TL araç kiralama bedeli ödemek zorunda kaldığını belirterek; sigorta tarafından ödenen 1.800,00 TL mahsup edildikten sonra şimdilik 2.000,00 TL değer kaybı alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.478,00 TL kiralama bedelinin davalılar ——– müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….——. vekili cevap dilekçesinde özetle; —–plaka sayılı aracın müvekkili tarafından ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu, müvekkili şirketin davacı tarafa —– tarihinde —- 17.12.2016 tarihinde 1.356,00 TL ——–tarihinde ise 1.817,00TL değer kaybı ödemesi yaptığını ve sorumluluklarını yerine getirdiğini, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçedeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kaza başına 31.000,00 TL teminat sınırının bulunduğunu, aracın daha önceden değer kaybına uğrayıp uğramadığının tespit edilmesi gerektiğini, değer kaybının araç satışındaki 2. El değer kaybı olduğunu, aracın henüz satılmadığını, araç için değer kaybı oluşmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davanın açıldığı İstanbul Anadolu ——. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin —– Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Dava, trafik kazası nedeniyle davacı aracında oluşan değer kaybı ve kira bedeli zararlarının tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, —- kayıtları, mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davacı vekilince sunulan 26/12/2017 tarihli dilekçe ile; davalılar ———————-… tarafından araç kira bedelinin ödendiğinden bahisle, araç kira bedeline ilişkin taleplerinden vazgeçtikleri bildirilmiştir.
Poliçe ve hasar dosyasının incelenmesinde; —- plakalı aracın 19/03/2016 – 19/03/2017 tarihleri arasında Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, sigorta limitinin araç başına 31.000,00 TL olduğu, sigortaya dava öncesi yapılan başvuru neticesinde hasar bedeline ilişkin olarak 14/12/2016 tarihinde ———– ödeme yapıldığı, değer kaybı ödemesi olarak 17/01/2017 tarihinde 1.817,63 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce araç sürücülerinin kusuru durumları ile davacı aracında oluşan değer kaybı miktarının tespiti için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 16/09/2019 tarihli raporda özetle; meydana gelen trafik kazasında davalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı aracında meydana gelen değer kaybı alacağını Yargıtay içtihatlarına göre yapılan hesaplamasında 4.500,00 TL olduğu, ZMMS Genel Şartları’na göre yapılan hesaplamasında 3.149,82 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilince sunulan 27/11/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile; değer kaybı alacağına ilişkin taleplerinin 700,00 TL arttırılarak 2.700,00 TL’ye ıslah edilmiş, ıslah harcı yatırılmış ve ıslah dilekçesi davalılara tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası sonucu aracında oluşan değer kaybı ve araç kira bedelinin davalılardan tahsilinin talep edildiği; davalı … tarafından, değer kaybı zararının karşılandığı ve sorumluluklarının sona erdiğinden bahisle davanın reddinin talep edildiği; diğer davalılar tarafından, davaya cevap verilemeyerek dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
Davacının araç kira bedeli istemine ilişkin olarak; davacı vekilince 26/12/2017 tarihinde sunulan dilekçe ile işbu isteme ilişkin talebin davalılar tarafından ödendiğinden bahisle bu bedele ilişkin istemlerinden vazgeçtikleri bildirilmiş, 14/11/2019 tarihli duruşmada da kiralama bedelinin ödendiği ve konusuz kaldığı hususu tekrar edilmiştir. 6100 sayılı HMK’da “vazgeçme” müessesesi düzenlenmediği, davacı vekilince kiralama bedeline ilişkin istemin ödendiğinin kabul edildiği, bu hali ile iş bu isteme ilişkin talebin konusu kalmadığı anlaşılmakla; araç kira bedeline ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi gerekmiştir.
Davacının değer kaybı istemine ilişkin olarak; dosyada mevcut bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davalı araç sürücüsünün geri manevra yaparken gözcü bulundurmadığı, bu hali ile KTK’Nun 67. Ve 137. Maddelerini ihlal ettiği, tespit olunan kusur oranının olayın oluş biçimi ve kaza tespit tutanağı ile uyumlu olduğu, kaza tarihinin 03/11/2016 tarihi olduğu, kaza tarihinin ve poliçe tarihinin 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Genel Şartlar’dan sonra meydana geldiği, değer kaybı hesaplamasının Genel Şartlar’da belirtilen kriterlere göre yapılması gerektiği, bu nedenle bilirkişi tarafından Genel Şartlar’dan önce uygulanan hesaplama kriterleri ile tespit olunan değer kaybı miktarına iştirak edilmeyerek, Genel Şartlar’a uygun şekilde tespit olunan 3.149,82 TL değer kaybı alacağının davacı tarafça talep edilebileceği, davalı … tarafından dava tarihinden önce 1.817,63 TL ödeme yapıldığı, tespit olunan değer kaybı alacağından sigorta tarafından ödenen bedelin düşülmesi ile birlikte davacının değer kaybı alacağının [3.149,82 TL-1.817,63 TL=1.332,19 TL] değer kaybı alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilince gerek dava dilekçesi ile gerekse de ıslah dilekçesi ile talep olunan bedellere yönelik faiz isteminde bulunulmadığı anlaşılmakla, taleple bağlılık ilkesi gereğince, kabul edilen kısım yönünden faize hükmedilmemiştir.
Yargılama giderleri bakımından; kira bedeline ilişkin istemin davalı sigortaya karşı yöneltilmediği, işbu istemin ön inceleme duruşmasının yapılmasından önce davalılar ———–…. tarafından ödendiği, yapılan yargılama neticesinde davacının dava açmakta haklı bulunduğu, bu istem yönünden davalılar —– …’in yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği, ödemenin ön inceleme duruşmasından önce yapılması nedeniyle, karar tarihinde yürürlükte bulunan—- 6. Maddesine göre, davalılar aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği; değer kaybı alacağına yönelik istemin ise tüm davalılara karşı yöneltildiği, tarafların haklılık durumu ile kabul red oranına göre yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tespitinin gerektiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davacının kiralama bedeline ilişkin istemi yönünden;talebin yargılama aşamasında konusu kalmadığı anlaşılmakla iş bu talebin esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2.Davacının değer kaybı bedeline ilişkin istemi yönünden; davanın KISMEN KABULÜ ile,
Sabit olan 1.332,19 TL değer kaybı alacağının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3.Aşan istemin REDDİNE,
4.Davanın kiralama bedeli yönünden alınması gereken — maktu karar harcının davalılar ———– tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5.Davanın değer kaybı yönünden kabul edilen 1.332,19 TL dava değeri üzerinden belirlenen 91,00 TL karar ve ilam harcına karşılık, davacı tarafından dava açılırken yatırılan 76,48 TL peşin harç ve 12,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 88.48 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 2,52 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6.Davada, kiralama bedeli yönünden, davacı yararına belirlenen 1.239,00 TL avukatlık ücretinin davalılar ————- ile …’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
7.Davanın değer kaybı yönünden kabul edilen miktar üzerinden belirlenen 1.332,19 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8.Davanın reddedilen 1.367,81 TL dava değeri üzerinden davalı …——– yararına belirlenen 1.357,81 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak, adı geçen davalıya verilmesine,
9.Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 76,48 TL peşin harç, 12,00 TL ıslah harcı, 4,60 TL vekaletname harçlarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
10.Davacı tarafından yapılan 404 TL müzekkere ve tebligat gideri, 500 TL bilirkişi inceleme gideri, 100 TL taksi ücreti olmak üzere toplam 1.004,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre 738,75 TL yargılama giderinin davalılardan müşterereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, geriye kalan 265,25 TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
11.Davalılar tarafından masraf yapılmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
12.Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı ve Davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.