Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1158 E. 2019/192 K. 20.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1158 Esas
KARAR NO : 2019/192
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/10/2017
KARAR TARİHİ: 20/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 4 İcra Müdürlüğünün———- esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçmiş ve takip, davalının haksız ve kötü niyetli borca itirazları üzerine durduğunu, davacının icra takibine konu olarak hesap ekstresi ile bu ekstrede yer alan muhtelif faturaları gösterdiğini, davalı hesap ekstresinde (hesap bakiyesi) geçen ve davacının ticari defterlerinde mevcut bulunan faturalı malları teslim almış olmasına rağmen bedellerini ödemediği için 104,356,93 USD asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek faizle birlikte davalıdan tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz dilekçesinde borçlarının olmadığının belirtildiğini, oysa ki davalı borçluya taraflar arasında imzalanan teklif formları (Sözleşmeler) gereğince anlaşılan tüm ticari emtialar teslim edildiğini, bu somut vakaların faturalarla, irsaliyelerle, ticari defterlerle, email yazışmalarıyla ve ihtarnamelerle sabittir olduğunu, davalı borçlunun, borca itiraz (icra dosyasına sunulan) dilekçesindeki “böyle bir borçları olmadığı yönündeki” iddiaları gerçekleri yansıtmadığı gibi hukuki dayanağı olmayan mesnetsiz iddialar olduğunu, davalının birçok defa yapılan görüşmelere rağmen borcunu ödememekte ısrar etmekte ve her seferinde farklı bahaneler ileri sürdüğünü, davalı (borçlu) tarafından takibe yapılan itiraz haksız ve mesnetsiz olduğunu belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket—— panel montaj ve kurulum işi ile iştigal eden şirketin —- kurulan bir—- işi için tarafların belirli ürünlerin davacı tarafından üretilerek tedarik edilmesi hususunda anlaştıklarını, davacı şirketin istenilen ürünleri istenilen şartlarda üretecek ve süresi içerisinde teslim edeceğini, davacı tarafın ürünleri geç ve ayıplı olarak teslim ettiği için müvekkilinin zarara uğradığını, davacı tarafça üretilen ürünlerin müvekkili şirkete—— tarihinde teslim edilirken geç ve ayıplı şekilde teslim edildiğini ve bu durum müvekkili şirketin sahadaki işlerini tamamlayarak kendi işverenine teslimini 1 aydan fazla geciktirmesine neden olduğunu, müvekkili şirketin ürünlerdeki ayıpları kendisi gidermek zorunda kalmdığını ve bu durumun ham maliyet yapılmasına hem de müvekkilinin işi geç teslimine yol açtığını, ürünlerin geç ve ayıplı teslim edildiğinin davacı şirkete derhal bildirildiğini ve karşılıklı görüşmeler sürdürüldüğünü, davacı şirket temsilcileri ile müvekkil şirket temsilcileri bu hususta görüşmeler devam ederken davacı taraf geç teslim ve ayıplı imalatlardan dolayı müvekkili şirketin zararlarını gidermeyi kabul ettiğini, ancak bedel konusunda mutabakat sağlanmadan ve görüşmeler devam ederken birden bire icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket tarafından davacı tarafın yapmış olduğu hatalı üretim konusunda rapor düzenlenerek kendilerine iletildiğini ve bu nedenle sahada yapılan montaj, demontaj, adam saat ve modifikasyon işlerine ait ücretler ile davacının hatasından kaynaklı olarak müvekkili şirkete yansıtılan saha teslimatı ile ilgili gecikme zararlarının davacıdan tahsil edileceğinin bildirildiğini, bu hususta görüşmeler devam ederken davacı taraf basiretli bir tacir gibi davranmayarak icra takibi başlattığını, davacının icra takibinde talep ettiği miktarda alacağı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklandığı bildirilen alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yönelik davalı itirazının İİK.nun 67/1-2 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir.
Davacının ; İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı icra dosyası ile 104.356,93 USD asıl alacağın tahsili için ilamsız icra takibine başladığı ,davalının süresinde itiraz ettiği ve davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
-Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
-Taraflara ait deliller toplanmış ve ticari defter ve dayanak belgeleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ve davalıya ticari defter ve dayanak belgelerini hazır etmesi için HMK 222 maddeler gereğince ihtarlı muhtura tebliğ edildiği halde davalının inceleme günü defterlerini hazır etmediği ve mazerette bildirmediği görülmekle, dosya üzerinden ve davacıya ait ticari defter ve dayanak belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Düzenlenen bilirkişi raporu bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır. Bu itibarla toplanan deliller, mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu, tarafların iddia ve savunmaları, takip dosyası hep birlikte değerlendirildiğinde;
Davacı vekili dava dilekçesinde takip konusu alacağın teslim edilen mal bedellerinin ödenmemesinden ileri geldiğini ileri sürmektedir,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 2017 yılında kesilen faturalardan ileri geldiği anlaşılmıştır.
Davacı şirket, davalı şirkete 130.057,94 USD tutarlı altı adet fatura kesmiştir.
Davacı şirket davalıdan 25.701,01 USD tahsil etmiştir.
Davacının, davalı şirketten ( 130.057,94 – 25.701,01 ) = 104.356,93 USD ( 373.202,15 TL) alacağın bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden inceleme yapılamamıştır.
Faturalar davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş olup, içeriklerinin profil olduğu görülmektedir.
Düzenlenen sevk irsaliyelerin de, malların davalıya teslimini gösteren bir tesellüm imzası yok ise de, davalı şirket fatura içeriği malları aldığını kabul etmektedir.
Uyuşmazlık malların gecikme ve ayıplı olarak teslim edildiği hususunun tespiti noktasında toplanmaktadır.
Davalı vekili buna ilişkin delillerini 23.05.2018 tarihli dilekçesi ekinde—- —– şeklinde dosyaya sunmuştur.
——Raporu incelenmiş olup, teknik değerlendirilmesinde; ürünlerdeki ayıbın niteliği , ayıbın tutarı, ayıbın gizli veya açık ayıp olup olmadığı, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise hangi ürünlerin kaçar adetlerinde ayıp olduğu anlaşılamadığı, dosya içinde konu ile başka bir açıklayıcı evrakında bulunmadığı görülmektedir.
Davalının sunduğu delillerden, davacıya , ( davacının alacak talebinde bulunduğu, 04.07.2017 tarihine kadar ) bir ayıp ihbarında bulunmadığı, davacının alacak talebinden sonra davacıya belirtilen yazıyı yazdığı anlaşılmaktadır ancak davacı, davalının ihtarnamesi ekinde yer alan 25.05.2018 tarihli dilekçesinde davalının ayıp ihbarında bulunmadığını ve ayıp ihbarının dayanağının bulunmadığını beyan etmiştir.
Diğer taraftan, davacı delilleri arasında olmamakla beraber defter incelenmesi sırasında davacı vekilinden alınarak dosyaya konulan 22.05.2018 tarihli Mutabakat Mektubunda, davalı şirketin 30.04.2018 tarihi itibariyle davacı şirkete 104.356,94 USD ( 412.095,16 TL) borcu olduğunu kabul ettiği, mutabakat mektubunun davalı şirketin muhasebecisi Mehmet Sonsöz tarafından —— açıklamasıyla imza edildiği görülmektedir.
Nitekim davacının usulüne uygun tutulmuş olan ve davalının ticari defterlerini ibraz etmemiş olması nedeniyle HMK.md.222 hükümleri uyarınca davacı lehine kesin delil gücüne sahip olan davacı ticari defter kayıtlarına göre de; davacının davalıdan, aralarından akdi ilişkiden dolayı bakiye 104.356,03 USD cari hesap alacağı bulunmaktadır. Kaldı ki taraflar arasındaki hesap mutabakatına göre de, davacının davalıdan bu miktarda bakiye alacağı bulunmaktadır.
Davacı/yüklenici sözleşme konusu malların tesliminde temerrüde düşürülmediğinden, davalının davacıdan, gecikme nedeniyle uğradığını iddia ettiği zararların tazminini talebe hak kazanamadığı, davalının ayıp iddiasını kanıtlayamadığı dolayısıyla da, davalının davacıdan, davacıya olan bakiye borcu ile takas edilebilecek herhangi bir karşı alacağı ( tazminat alacağı ) olmadığı kanaatine varılmakta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ;Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜ ile,
İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin 104.356,93 USD üzerinden takip tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi gereği belirlenen faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına,
Davacının alacağı likit olduğundan 104.356,93 USD x 3.5294 = 368.317,34 TL’nin % 20’si inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
2-KARAR HARCI
Alınması gereken 25.159,75 TL karar harcının 4.448,35 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 20.711,40 TL karar harcının davalı taraftan alınmasına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davada avukatla temsil edilen davacı yararına belirlenen 28.049,04 TL nisbi avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 4,448,35 TL peşin harcı, 4,60 TL vekaletname harcının ve davacı tarafça yapılan 150,50 TL tebligat gideri ile 3.000 TL bilirkişi inceleme gideri olmak üzere toplam 7.634,85 TL’nin davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
b-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 20/02/2019