Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1143 E. 2019/1086 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/608 Esas
KARAR NO : 2019/1219

DAVA : Alacak (Tellallık Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2015
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Tellallık Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında davalı şirkete ait taşınmazın satışı hususunda —————- sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında yürütülen aracılık faaliyetleri kapsamında taşınmazın birçok kişiye gösterildiğini, şirket yetkilisi tarafından dava dışı —- yetkilisi —- taşınmazın — tarihinde gösterildiğini ve taşınmazın alınmasına karar verilmesi nedeniyle kredi başvurusunda bulunulduğunu, söz konusu sürecin davalı şirkete bildirildiğini, davalı şirketin ise —-tarihinde gönderdiği mail ile sözleşmenin yenilenmeyeceğinin bildirildiğini ve aynı mailin —- tarihinde yinelendiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından taşınmazın gösterildiği kişiler bildirilerek sözleşmenin 5.6 maddesi uyarınca söz konusu kişiler ile sözleşme süresi boyunca sözleşme yapılması halinde onaylarının alınması gerektiğinin bildirildiğini, yapılan aracılık faaliyeti neticesinde —– tarihinde alım-satım sözleşmesinin akdedildiğini, davacının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirerek sözleşmenin 5.2.maddesiin a bendi uyarınca tellallık ücretine hak kazandığını, ancak davalı tarafça ödenmemesi üzerine sözleşmede yer alan hizmet bedeli ile cezai şartın ödenmesinin ihtar edilmesine rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığından bahisle hizmet bedeli ve cezai şart olmak üzere —- tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretini davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında imzalandığı beyan edilen sözleşmeyi imzalayan —————— sözleşme imzalamaya ve borç altına girmeye yetkili olduğuna dair belgenin ibraz edilmesi gerektiğini, dava dışı—–sözleşme imzalama yetkisinin bulunmaması halinde taraflar arasında geçerli bir sözleşmenin varlığından söz edilemeyeceğini, taraflar arasında imzalandığı beyan edilen sözleşmenin usulüne uygun olarak feshedildiğini, bu nedenle de sözleşmeye dayalı olarak talepte bulunulamayacağını, taraflar arasındaki yazışmalarda hizmet bedelinin ödenmeyeceğinin kararlaştırıldığını ve taşınmazın satışının yapıldığını, komisyon almadan sözleşmeyi kabul etmesine rağmen daha sonraki yazışmasında——-bedel istediğini, ancak taraflar davalının hizmet bedeli ödememesi hususunda anlaşmaları üzerine taşınmazın satışının gerçekleştirildiğini, —–tarihli emlak alım-satım sözleşmesinde —- imzası olmasına rağmen hizmet bedelinden söz edilmediğini, sadece 10.maddesinde anlaşmazlık halinde haksız tarafın hizmet bedelini ödeyeceğinin belirtildiğini, ancak herhangi bir anlaşmazlık çıkmadığını, eldeki davanın 1 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu ve satımın 01/10/2014 tarihinde yapıldığını bu nedenle de eldeki davanın zamanaşımı dolduktan sonra açıldığından bahisle davanın reddine, kısmi ve belirsiz dava açılamayacağından bu yöndeki taleplerinin reddine, faiz sözleşmesi olmadığı için faiz taleplerinin reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK KARAR;
Mahkememiz tarafından verilen —– tarihinde Davanın kabulü ile —-hizmet bedeli ve —-cezai şart olmak üzere toplam —– tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4A maddesi uyarınca vadeli mevduat hesabında uygulanacak en yüksek mevduat faiz oranıyla davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
YARGITAY BOZMA İLAMI;
Yargıtay——.Hukuk Dairesinin—- karar sayılı ilamında; “Davacı eldeki dava ile —– tarihli sözleşme uyarınca hak etmiş olduğu hizmet bedeli ile cezai şartın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davacı adına dava dışı —- tarafından gönderilen e-postalar ile sözleşmenin sona erdiği kabul edilerek sözleşme dışı şartlarla yeniden müşteri ile anlaştığını bildirdiğini, kendilerinin de aracılık hizmeti bedeli ödememek koşulu ile satışı kabul ettiklerini savunmuştur. Davacı dava dilekçesi ile fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmuş; mahkemece, davacının hizmet bedeli ve cezai şart isteyebileceği kabul edilerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak davanın kabulüne karar verilmesine karşın, davacının isteyebileceği hizmet bedeli ve cezai şart miktarının tamamı belirlenmemiştir. Açılan kısmi davanın ileride açılabilecek ek davada kesin delil niteliğini kazanabilmesi için Mahkemece davacının talep edebileceği alacak miktarının tam olarak belirlenmesi gerekmekte olup, bu belirleme yapılmaksızın hüküm kurulması doğru değildir. O halde, mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları ile sunmuş oldukları sözleşmeler ve davalının sunmuş olduğu — tarihli sözleşmeyi davacı adına imzalayan dava dışı—- ile aralarındaki e-posta yazışmaları da değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre ve davacının talep edebileceği alacak miktarının tamamı belirlenmek sureti ile bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. ” şeklinde karar vererek mahkememiz dosyasını iade etmiştir.
Usulüne uygun yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin tellalık sözleşmesinden doğan hizmet bedelinin ve cezai şartın tahsiline ilişkin olduğu, davalı tarafça sözleşmeyi imzalayan kişinin imza yetkisinin bulunmadığının dolayısıyla da sözleşmenin geçersiz olduğu, ayrıca sözleşmenin fesih edildiğinden bahisle sözleşmeye dayanılarak talepte bulunulamayacağı ve davacının hizmet bedeli istememesi üzerine satış işleminin yapıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. Yargıtay —. Hukuk dairesinin ilgili bozma ilam doğrultusunda yapılan değerlendirmede, taraflara arasında —- Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin 5.2 maddesinin ” … Satışın gerçekleşmesi veya satış için müşteri ile satın alanın bir araya getirlmesi veya ön anlaşmanın yapılması halinde taşınmazın satış bedeli olarak belirlenen bedelin %3+KDV ücrete hak kazanır” düzenlenmesine yer verildiği, sözleşmenin 5.8 maddesinde ” …. Müşteri işbu sözleşmenin —— maddelerindeki taahhüt ve yükümlülüklerine uymaması ve sözleşmenin bozulmasına neden olması halinde, müşteri — — Maddede belirlenen hizmet bedeli/ücretin tamamını ödemekle yükümlüdür. —– sözleşmeden doğan ücret alacağını talep ile birlikte tahakkuk edecek ücret kadar bedeli, müşteri ifaya eklenmiş cezai şart olarak ödemeyi kabul ve taahhut eder….” düzenlemesine yer verildiği görülmüştür. Gayrimenkul aracılık sözleşmesini davacı adına imzalyan —– tarafından gönderilen —- tarihli mailde “—– kasasından resmi parasını ödeyecek. Alıcı ve satıcı tapu harçlarını Onursan ödeyecek, ——.. Sizleri yakından tanıdım işin olmasından yanayım. Önemli bir fedakarlık yapacağım. Hiç olmasın demek olmaz, eliniz vicdanınıza koyun, tekrar düşünün derim. Sembolikte olsa paranız bana nasip olmalı. Benim günlümden ——-geçiyor. Hayırlısı ile bu iş neticelenirse helalleşmemiz lazım. Mülk üzerinde ipotek var. Devir sırasında ——— şubeleri mutabakatı ile ipoteksiz devir yapmamız lazım. Bugün hayırlı olsun dersek, bir araya gelip satış sözleşmesi imzalayalım, kapora verilsin, işlemleri tamamlayalım.” beyan edildiği görülmüştür. Akabinde —– tarihinde davalı ile alıcı —— imzalanmıştır. Taraflar arasında imzalanan Gayrimenkul aracılık sözleşmesi, sözleşmeyi davacı şirket adına imzalayan dava dışı —–tarafından gönderilen — tarihli mail birlikte değerlendirildiğinde davacının hizmet bedelinin bir kısmından vazgeçerek — talep ettiği, davacının sözleşme ile belirlenen cezai şart alacağının tamamından vazgeçtiği, davalının ise —-tarihli mailden sonra 17/07/2014 tarihinde alıcı —– imzaladığı dolayısıyla gayrimenkul aracılık sözleşmesini davacı şirket adına imzalayan dava dışı —- tarafından gönderilen —- tarihli maili zımnen kabul ettiği ve sözleşme bedelinin taraflar arasında yeniden belirlenerek, — hizmet bedelinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak—-hizmet bedeli, —- cezai şart olmak üzere — talep ettiği ancak 11/07/2014 tarihli mailde —- hizmet bedeli talep ettiği, cezai şart alacağının tamamından vazgeçtiği gözetilerek —- hizmet bedeline ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,——- tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi uyarınca kısa vadeli mevduat hesabına uygulanacak en yüksek mevduat faizi oranıyla davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının cezai şart istemine ilişkin talebinin REDDİNE,
2-Davacının bakiye —– hizmet bedeline ilişkin haklarının saklı tutulmasına,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli (——— harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan —–harcın mahsubu ile bakiye —- —– davalıdan tahsiline hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Davanın kabul edilen ———üzerinden davacı yararına belirlenen——-avukatlık ücretinin davalı taraftan tahsili ile davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafça yatırılan —–başvurma harcı,———– harcı ve —-vekaletname harcı olmak üzere toplam —- harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen —- posta masrafının davanın kabul ve red oranına göre —– davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,— davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarf edilen—– posta masrafının davanın kabul ve red oranına göre—–sinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, —davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve temyiz harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile Temyiz yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.