Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1138 E. 2022/807 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1138 Esas
KARAR NO:2022/807

DAVA:İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/10/2017
KARAR TARİHİ:04/10/2022
Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle: müvekkili şirketin —- markası altında uzun süreli — araç kiralama işiyle iştigal ettiğini, davalı—mülkiyetinde olan ve davalı — sevk ve idaresinde bulunan —plaka sayılı—- 02.05.2016 tarihinde müvekkili şirkete ait ve seyir halinde bulunan — plaka sayıtı araca— kusurlu olarak çarpmak suretiyle hasara uğrattığını davalıların bu zarardan, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereği sorumlu olduğunu, davalıların hasar bedelini ödememesi üzerine, davalılar aleyhine —-sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, borçluların dava konusu icra takibine zaman kazanmak maksadıyla haksız ve gerçeğe aykırı bir şekilde itiraz ettiklerini, davalılar her ne kadar yetki itirazında bulunmuş olsa da 6100 Sayılı HMK’nun 16.Maddesinde “(1) Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilini işlendigi veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu/yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir’ denilmektedir. Buna göre meydana gelen çarpma haksız fiil niteliğinde olduğundan ve müvekkili şirketin şirket merkezinin bulunduğu —-yetkili olduğunu, yargılama sonuna kadar davalıya ait aracın üçüncü kişilere devri kuvvetle muhtemel olduğunu, bu durumda müvekkilinin zararının tazminini fiilen imkansız olacağını, hasarın davalı aracından kaynaklandığı dikkate alınarak hasara neden olan— plakalı aracın kaydına teminatlı veya teminatsız üçüncü kişiler devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir konulmasını, —Sayılı dosyası ile yapılan itirazın iptalini talep ettiklerini belirtmiştir.Davalı—vekili cevap dilekçesi ile: —plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde — numaralı — ile 02/05/2016/2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, poliçeden dolayı maddi zarar halinde araç başına azami sorumluluk limiti 31.000-TL olup sigortalı araç sürücüsünün kusur oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumlulukları poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, masraf ve vekalet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, — olduğunu, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasının amaçlandığını, sigortacının ise, KTK ve Genel Şartlar mucibince poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin ettiğini, davacının müvekkili şirkete sigortalının kusurunun bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini, müvekkili şirketin dava konusu hasardan sorumluluğu bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davacıya ait araçta meydana gelen gerçek zararının mahkemece tespiti gerektiğini, davanın reddini talep ettiklerini belirtmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE SONUÇ :
Dava: İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir.Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, —- esas sayılı dosyası ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler incelenmiştir.—-Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 1.258,26 TL hasar bedeli, 115,42 TL işlemiş faiz, 200,00 TL değer kaybı, 18,35 TL işlemiş faiz, 125,00 TL kira kaybı, 11,47 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.728,50 TL’nin tahsili için icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
Davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 27/10/2017 tarihli ara kararı ile davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi 16/05/2019 tarihli raporunda;—plaka sayılı araç sürücüsü— %100 asli kusurlu olduğunu, dosya konusu 02.05.2016 günü saat 21:30 sıralarında meydana gelmiş maddi hasarlı Trafik Kazası nedeniyle —Plaka sayılı araçta meydan gelen hasar, dosya eki fotoğraflardan görüleceği üzere; 1.431,92 TL Yedek Parça 595,00 TL, İşçilikler 364,85 TL (% 18) Kdv olmak üzere, Genel Toplam: 2.391,77 ( İki bin üçyüz doksan bir lira yetmiş yedi) TL Kdv dahil, hasar bedeli olduğunu, —- plaka sayılı araçta meydana gelen hasarın giderilebilmesi için 5 iş gününe ihtiyaç bulunuğunu, araçtan 5 (Beş) iş günü yoksunluk yaşandığını bildirmiştir.
Bilirkişi 10/01/2020 tarihli ek raporunda; davaya konu araçta meydana gelen değer kaybının bugünkü değerinin, gerek — hesaplama yöntemine göre, gerek—hesaplama yöntemine göre, gerekse de Yerleşik Yargıtay İçtihatlarında belirtilen reel değer kaybına göre benzer meblağın elde edildiği ve değer kaybının 665,30 TL mertebesinde olduğu kanaatini bildirmiştir.Bilirkişi 25/08/2020 tarihli raporunda; davaya konu araçta meydana gelen değer kaybı, ve bugünkü değeri; gerek — hesaplama yöntemine göre, gerek—hesaplama yöntemine göre, gerekse de Yerleşik Yargıtay İçtihatlarında belirtilen reel değer kaybına göre benzer meblağın elde edildiği ve araçtaki değer kaybının; 665,30 (Altı yüz Altmış beş lira otuz kuruş) TL mertebesinde olduğu, hasarın giderilmesi için 5 güne ihtiyaç olup, dava tarihi yıl (2016 yılı) itibarı ile muadil araçların günlük kirasının; 40,00 (kırk lira) TL/Gün olup; 40 TL/Gün*5 Gün = 200,00 TL kazanç kaybı olduğu kanaatini bildirmiştir.—–“… 3-4 sene önce —ilçesinde —- merkezinde iş yerine ait park alanında park halinde beklerken —- isimli hanım benim park haindeki aracıma sol tarafından sürterek çıkmış, sonrasında fark ettiğimizde — durumun olmadığını söyledim aramızda tutanak tutmak istedik, kendisinin bu tutanak işinden anlamadığını söyledi, eşini çağırdı, yarım saat bir saat eşini bekledik, sonra tutanağı tuttuk, ben aracımı servise götürdüm, aracım yapıldı, benden herhangi bir ücret talep edilmedi, —- karşı tarafın sigorta şirketi idi, benim o dönem kullandığım araç şirketimizin kiraladığı bir araçtı, aracın kiralandığı şirketi tam olarak hatırlamıyorum ama —şirketi olabilir, hasar bedelinin ödenip ödenmediğini bilmiyorum.” beyanında bulunmuştur.Mahkememizce dosya trafik konusunda uzman yeni bir bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi 05/05/2022 tarihli raporunda ; davalı sürücü —-%100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava konusu— marka tip, —model) park halindeki aracın olayın oluşumunda etkenliğinin-kusurunun bulunmadığı, 02/05/2016 tarihinde meydana gelen olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitler— raporu ve onarım faturasının, —-plakalı araçta meydana gelen maddi hasar ile uyumlu olduğu, söz konusu —-model aracın toplam hasar tutarının Kdv dahil 1.258,26 TL olabileceği, (Aracın hasarı ile ilgili Kdv dahil 1.258,26 TL fatura düzenlendiği de dikkate alındığında) davalı sürücü — % 100 kusur oranına isabet eden tutarın kaza tarihi itibariyle 1.258,26 TL. olabileceği, KTK.m.90’da yer alan “ve genel şartlar”da ifadesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği de dikkate alınarak değer kaybı yönünden aşağıdaki yönteme göre sonuç belirlendiği;
Serbest Piyasa Koşullarına göre değerlendirmede;
Dava konusu —plaka sayılı—-model araçta oluşan değer kaybı için davaya konu edilen ve davalı tarafın tazmin etmesi istenilen toplam değer kaybı tutarının Yargıtay Kararları doğrultusunda (Aracın serbest piyasa koşullarında dava konusu kazadan önceki 2. el piyasa rayiç değeri ile dava konusu kazadan sonraki onarılmış haldeki 2. el piyasa rayiç değeri arasındaki fark) kaza tarihi itibariyle serbest piyasa koşullarında 700,00 TL olabileceği, sürücünün kusuruna isabet eden tutar dikkate alındığında; (700,00 TL Değer Kaybı Tutarı x %100 Kusur oranı) 700,00 TL olabileceği, davacının icra dosyasındaki talebinin 200,00 TL. olduğu, dava konusu aracın hasar-onarımı için gereken makul sürenin-davacı beyanı, —- tespitleri—hasarın onarım süresini 5 gün belirlemiştir) de dikkate alındığında hasarın onarımı için gereken makul sürenin 5 gün olabileceği, bu süre zarfında davacı tarafın aracını kullanamamaktan doğan net zararının (Kazanç Kaybı) kaza tarihi itibariyle 200,00 TL olabileceği, kusur oranı dikkate alındığında; davalı sürücünün —- %100 kusur oranına isabet eden tutarın kaza tarihi itibariyle; [(200,00 TL Kazanç Kaybı Tutarı) x %100 kusur oranı] = 200,00 TL olabileceği, davacının icra dosyandaki talebinin 125,00 TL olduğu, sonucuna kanaat getirdiğini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; —- plaka sayılı araç sürücüsü —-%100 kusurlu olduğu,—plaka sayılı park halindeki aracın kusurunun bulunmadığı, davalı sürücünün kusur oranına isabet eden hasar bedelinin 1.258,26 TL olduğu, araçtaki değer kaybının 700,00 TL olduğu ancak davacının icra dosyasındaki talebinin 200,00 TL olduğu, dava konusu aracın hasar onarımı için gereken makul sürenin 5 gün olduğu, bu süre zarfında davacı tarafın aracı kullanamamaktan doğan kazanç kaybının 200,00 TL olduğu ancak davacının icra dosyasındaki talebinin 125,00 TL olduğu dikkate alınarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle:
1-Davanın KABULÜNE, davalıların —- esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline takibin devamına,
2-Alacak yargılamayı gerektirdiğinden %20 icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 118,07 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik bakiye 86,67 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4— tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 62,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 1.912,90 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda kesin olmak üzere karar verildi.