Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1135 E. 2021/994 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1135 Esas
KARAR NO: 2021/994
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/10/2017
KARAR TARİHİ : 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —-sayılı ——- yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile müşterisi ——- arasında gerçekleşen ticari ilişki gereği faturadan kaynaklanan cari hesap bulunduğu, davalı borçlu cari hesabında bulunan —- müvekkiline ödeme yapmadığı, müvekkili firmaya ödeme yapmayan borçlu firma aleyhine—— dosyası ile icra takibi başlatıldığı, başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiği ve takip itiraz neticesinde durduğu, borçlu tarafça kötü niyetli yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğu, arz ve izah olunan nedenlerle davalının icra takibine ilişkin itirazın iptaline, icra takibinin devamına, alacak likit olduğundan %20’den az olmamak üzere borçlu aleyhine icra inkar tazminatı ve —– az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödetilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının —– tarihli dava dilekçesinde müvekkili şirket ile gerçekleştirdikleri ticari ilişki neticesinde, müvekkili şirketin davacıya —— cari hesap borcu olduğunu iddia ettiği, davacı dava dilekçesinde sadece bu hususlardan bahsettiği, itirazın iptali davasının şartlarından olan ticari ilişkinin ispatlanması, alacaklının edimini gerçekleştirdiği hususunun ispatlanması ve faturaların tebliğ edildiği hususunun ispatlanması gibi ispat külfetinin kendi üstünde olduğu işbu hususlarda hiç bir açıklama yapma gereği duymadığı, davacının dilekçesinin bu haliyle kabul edilmesinin mümkün olmadığı, dava dilekçesinin bu haliyle kabulünün mümkün olmamasından ötürü davanın reddinin gerektiği, müvekkili şirket dava dışı —– inşaatında bir takım işlerin yapımını üstlendiği, müvekkili şirket bu işlerin bir kısmını oluşturan —–işi için ise davacı şirket ile anlaştığı, davacı ———şeklinde tamamlayarak müvekkile teslim etmekle mükellef olduğu, ancak davacı proje dahilinde yapımını üstlenmiş olduğu iki bloktan ilkinde, depolara ait — işlerini tamamlayıp bedelini almış ise de ikinci blok ile ilgili malzemeleri, montajını yapmadan şantiye sahasında bırakıp gitmek suretiyle eksik ifada bulunduğu, netice olarak sözleşme ile yükümlendiği işi tamamlamadan şantiyeden ayrıldığı, sözlü görüşmelerden netice alınmaması üzerine müvekkili şirketin çaresiz şantiye sahasında beklemekte olan malzemelerin montajını başka bir ekip temin ederek tamamlamaya karar vermiş ise de bu kez paketlenmiş vaziyette beklemekte olan malzemeleri montaj için açtıklarında pek çok malzemenin eksik olduğunu , bazı malzemelerin ise hatalı üretilmiş olduğunu görmüş ve bu durumu davacı tarafa derhal ihbar etmiş ise de davacı şirket eksik ve hatalı malzeme ile ilgili her hangi bir olumlu geri dönüş yapmadığı, müvekkili şirket bunun üzerine eksik ve hatalı malzemeleri piyasadan başka firma/firmalardan tedarik ederek montajı gerçekleştirmeye başlamış olup davanın açıldığı tarihte ve halen dahi montaj işleri, gerek duyuldukça piyasadan hatalı-eksik malzeme yerine ikame malzeme alımı devam etiği, tüm bu hususlar, yazılı tutanaklar ve fotoğraflar, keza eksik ve hatalı malzemelerin piyasadan temin edildiğine ilişkin alış faturaları ile sabit olduğu gibi gerekir ise tanık beyanları ile de ispat edileceği, ancak bunun aksini iddia edip, işi eksiksiz tamamladığını ispat etme yükü davacıda olduğu, davacının bu durumu ispata yönelik hiç bir belgeye delilleri arasıda yer vermediğinin görüldüğü çünkü davacı yüklendiği işi tamamlamadan eksik bırakıp gittiği, zaten davacı işi tamamlamış olsa idi geçici veya tam kabul tunaklarını dilekçe ekinde dosyaya sunması gerektiği, davacının bu nitelikte bir belgeyi dosyaya sunmadığının görüldüğü, edimlerini yerine getirmeyerek inşaat sahasını terk edenin bizzat davacı olduğundan müvekkili şirketin davacıya hiçbir borcu olmadığı, alacağın yargılamaya muhtaç bir alacak olduğu başka bir deyişle likit bir alacak olmadığı aşikar olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin mümkün olmadığı, tüm bu nedenlerle davacının hukuka aykırı ve mesnetsiz davasının reddine, haksız ve kötü niyetli icra takibi nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, tanık beyanları, —–sayılı dosyası ve mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—— sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —- tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından—-tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal — süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin — celsesinde dinlenilen davacı tanığı ——— bir tanesi tahminime göre —- teslim edildi, –, — kişi vardı, diğerlerinin ismini bilmiyorum, bizim — şirketinden — alacağımız vardı, oturup —– ödenecekti, yaklaşık bir hafta sonra — görüştüğümüzde—- çek teklifinde bulundular, biz kabul etmedik, biz mahkemeye vereceğimizi söyledik, onlar da istediğiniz yere başvurun dediler——teslim edilmeyen iş yoktu, benim bildiklerim bundan ibarettir” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizin — celsesinde dinlenilen davalı tanığı —olarak çalışmaktaydım, davalı — — almıştı ve bu almış olduğu işi davacı —- depo yapılacaktı, ancak gelmesi gereken malzemelerin tamamı getirilmemişti, hem bozuk kapılar——– —-kullanılan sarf malzemeler vardı, bunlar eksikti, tahminime göre —- — —- işler durmak zorunda kalmıştır, bu süreç— bulmuştur,— biz işe başladığımızda durum tespiti yapıp biz eksiklikleri ———— görüştüğümde eksik olan malzemeyi ikmal edeceğini ancak başta anlaşılan miktarın nakit olarak ödenmesi karşılığında vereceğini söyledi başta anlaşılan meblağın vadesinin gelip gelmediği noktasında bir bilgim yoktur, —– alınan tarihte ben şantiyede sorumlu değildim, ancak firmada çalışıyordum, —- şantiye durduğu için — şantiyeden çıkmak zorunda kalmıştır, —— için sonradan iş devam etmedi, ancak paranın tamamını istedi,—–getirdiğini bu nedenle karşılığını istediğini söyledi, oysa getirdiği malzemeler eksikti, tamamlanan işe ilişkin olarak —– eksiklik vardı, bunlar depo kapı kilitleri, depolar, — tarihli dilekçe ekinde yer alan —- gösterdiğiniz tespitleri ben yaptım, imzalar bana aittir. beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi tarafından inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
—- tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; taraflara ait ticari defterlerin —– göre tanzim edildiği, tasdik ve beratların zamanında ve usulüne uygun düzenlendiği, tarafların ticari defter kayıtları yönünden uyumsuzluk bulunmadığı, defter kayıtlarının birbirini teyit ettiği, ticari defterler yönünden — takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten —- alacaklı olduğu, davalı tarafından dava dosyasına sunulmuş olan malzeme faturalarında, malzemelerin hangi şantiyede kullanıldığının belirsiz olduğu, —- —– kullanılabilecek sarf malzemelerinin yer aldığı, dolayısıyla bu malzemelerin ilgili projede kullanılıp kullanılmadığının bu deliller ışığında anlaşılamadığı, taraflarınca kapı fiyatlarının adet fiyatının —— kabul edildiği, taraflarınca yapılan incelemede davalı tarafından sunulan fotoğrafların hangi bloklara ait olduğunun bilinmediği, fotoğrafların renksiz olması nedeniyle iddia edilen imalat ve montaj hatalarının tespitinin yapılamadığı, davalı tutanaklarında imzası bulunan —- mesleğine dair herhangi bir bilgi verilmediği, davalı tarafın—-davalı imzasının bulunduğu tek taraflı sözleşme eki olan keşif listesinde, taraflarca davacının montajının yapıldığı beyan edilen —–adet olduğunun görüldüğü, bu durumda taraflar arasında imzalanmış olan —- tarihli protokolde yer alan birim fiyatlarına göre davacının bu bloktaki imalatlar dolasıyla hak etmiş olduğu toplam bedelin —– dosyasına sunulmuş olan tarihsiz, kaşesiz altında sadece —- imzası bulunan —– sayısı;—- verildiği, ancak faturalardaki kapı —–tarafından imzalanan —– tablolarındaki miktarlar kıyaslandığında bu metrajların birbiri ile uyuşmadığının görüldüğü, dosyaya davacı ve davalı tarafından sunulmuş olan evraklardan, taraflar arasında imzalanmış protokol haricinde kalanların hiç birinin kesin delil vasfı taşımadığını, davalı tarafından dosyaya sunulmuş olan ——tutulmuş, altında sadece davalı kaşesi ve imzası bulunan tutanaktaki—– tutulmuş olan —- göre taraflarınca yapılan hesabın —–olduğu, ancak hesap yapılırken baz alınan evrakların taraflarınca kesin delil olarak kabul edilemeyeceği kanaatine varıldığı, mahkemenin davacı tarafın alacaklı olduğuna kanaat etmesi halinde takip tarihinden evvel davalı şirketin temerrüte düşürüldüğüne dair belge bulunmadığı görüldüğünden ilgili mevzuat hükümlerine göre asıl alacak tutarına takip tarihi itibariyle ticari avans faizi yürütülebileceği, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya önceki bilirkişi heyetinde yer alan mali müşavir bilirkişi —- durumda olması sebebiyle yerine atanan bilirkişi —– tevdi edilerek ek rapor aldırılmasına karar verildiği —- tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davacı vekilinin bir takım kapılarının adet fiyatının—- iddiasını kanıtlar nitelikte dosyada herhangi bir delil bulunmadığı, bu nedenle kapı adet fiyatının taraflarınca —- kabul edildiği, bu konudaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik bulunmadığı, kök raporda yapılan alternatif hesaplamalardan hangisinin kullanılacağı yönündeki hukuki takdirin mahkemede olduğu, ancak metraj listelerine göre yapılan —– hesabın yapılmasında kesin delil niteliği taşımayan evrakların kullanıldığı, kusurlu ve eksik olarak fotoğraflanmış olan imalatların üçüncü firmalara yaptırılan bloklara ait olabileceği gibi davaya konu olmayan başka bir şantiyeye ait olabileceği, her iki tarafça da sadece bir adet bloğun davacı tarafından yapıldığının belirtilmiş olmasının sunulan fotoğrafların davaya konu şantiyeye ait olduğunu ispatlar nitelikte olmadığı, davalı tarafından sunulmuş olan faturalarda genel olarak işçilik bedellerinin yer aldığı, işçilik bedelinin yer almadığı faturaya göre —- uygulamasının davalı çalışanı —– tarafından tutulan —– yer alması gerektiği, ancak bu miktarda bir metraja rastlanılmadığı, davalının keşif talebine ilişkin olarak; —- olan bir işle ilgili aradan uzun zaman geçmesi sebebiyle sağlıklı bir inceleme yapılamayacağı kanaatinde olmakla birlikte bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu, kanaatlerinin taraflar arasındaki işlemde ticari temerrüt faizi uygulanması yönünde olduğunu, mahkeme tarafından davacının alacaklı olduğuna dair karar verilmesi halinde, bu faizin işlemeye başlayacağı tarihle ilgili mahkemenin uygulayacağı hükme göre aşağıdaki gibi seçenekli olarak faiz hesaplaması yapıldığı;
Taraflar arasındaki son işlem tarihi : —
—-

Bu verilere göre faiz hesaplaması seçenekli olarak;
—-

—–
—- olabileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın ticari satımdan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemli olduğu, davalının da davacı ile alt yüklenici olarak çalıştıklarını cevap dilekçesinde kabul ettiği, ancak özetle davacının işini yarım bıraktığını ve bitirdiği kadar iş karşılığı ücretini aldığını savunduğu, bu durumda davacı ile davalı arasında ticari ilişki olduğunun ihtilafsız olduğu, tarafların arasındaki cari hesaba göre mahkememizce incelenen taraf defterlerinin birbirini doğruladığı, birbirlerini tasdik eden ticari defterlere göre her iki tarafın ticari defterinde de davacının davalıdan —– alacaklı göründüğü, davalı her ne kadar davacının yapmış olduğu işin ayıplı ve eksik yapıldığını iddia etmiş ise de —–maddesine göre, teslim sırasında malın ayıplı olduğu açıkca belli ise iki gün, açıkca belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve malın ayıplı çıkması durumunda satıcıya ayıbı ihbarla yükümlü olduğu, diğer durumlarda,———uyarınca, alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde satıcıya bildirmek zorunda olduğu, alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılacağı, ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmayacağı, bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa da hemen satıcıya bildirilmesi gerekeceği; bildirilmezse satılanın bu ayıp ve eksiklikle birlikte kabul edilmiş sayılacağı,——– maddesine göre, tacirler arası ihbar/ihtarların noter marifetiyle, taahhütlü mektupla, telgrafla, güvenli elektronik imza kullanılarak kayıtlı elektronik sistemle de yapılması mümkün olduğu, ancak dosyamız incelendiğinde her ne kadar davalı cevap dilekçesinde davacının teslim ettiği malzemeler ve yerine getirdiği hizmette hata, eksik ve ayıp bulunduğunu bildirerek davacıya ihbar da ettiklerini belirtmiş ise de dosyamızda her hangi bir kanundaki usulüne uygun ayıp ihbarının da bulunmadığı, nitekim —–maddelerinde de vazedildiği üzre iş sahibinin eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun süre içerisinde yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, iş sahibinin gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal etmesi halinde eseri kabul etmiş sayılacağı, ayıp ihbarının süresinde ve usulüne uygun yapılıp yapılmadığının taraflarca ileri sürülmese de; mahkemece re’sen incelenmesi gerekeceği —— dosyanın mevcut haliyle davaya konu meydana getirilen —– edilen bir kısım emtianın ayıplı olduğunun dosya kapsamında davalı tarafça iddia edilmesine rağmen dosya kapsamında isbat edilemediği, bir an için ayıp bulunduğu kabul edilse dahi —–yazılı olan haklardan yararlanabilmek için alıcı ve iş sahibi olan davalının —– uygun şekilde —— süresinde ayıp ihbarında bulunduğuna ilişkin delil ibraz edemediği bu durumda süresinde muayene ve ihbar külfeti yerine getirmeyen davalının iddiasının dinlenilemeyeceği, tüm bunların dışında davalının ayıp iddiasının dinlenebileceği düşünülse dahi dosyada yapım işine ait metraj ve hak ediş kayıtlarının da usulüne uygun olarak bulunmadığı bu sebeple davalının iddialarının da raporla sabit olduğu üzre sarih olarak hesaplanamayacağı, bu durumda davalının da iddialarının ispatlanamadığı, yukarıda da zikredildiği üzre taraf defterlerinin incelenmesinde her iki tarafın defterinin de usulüne uygun ve birbirini teyit ettiği ve davacı lehine —-alacak gösterdiği, davacının icra takibinde —-işlemiş faiz talep ettiği, ancak işlemiş faiz talep edilebilmesi için davalının takip öncesi temerrüde düşürülmüş olmasının gerekeceği, oysa dosya kapsamında temerrüde dair her hangi bir öde ihtarının da bulunmadığı mahkememizce anlaşılmış , dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış ve dava defterlerle sabit olan —–asıl alacak üzerinden dava kabul edilmiş, alacak likit olmakla icra inkar tazminatına da hükmedilmiş, fazlaya ilişkin talep ise reddedilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
—– Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin —- asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine,
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen —- inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen — —- üzerinden belirlenen — nisbi karar harcının —— bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan —- karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 6.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan (reddedilen) 438,08-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 690,59-TL peşin harç, 31,40 TL başvurma harcı toplamı 721,99 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 2.300,00-TL bilirkişi ücreti ve 225,20 TL posta ücreti olmak üzere toplam 2.525,20-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 2.497,84-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 27,36-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı tarafça yatırılan 50,00 TL posta giderinin davanın kabul ve red oranına göre 0,54 TL’sinin davacı taraftan tahsili ile davalıya verilmesine, 49,46-TL’sinin davalı üzerinde bırakılmasına,
d-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde———- nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.30/09/2021