Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1061 E. 2021/277 K. 01.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1061 Esas
KARAR NO : 2021/277
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2016
KARAR TARİHİ : 01/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının ———-yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı —- tarafından —- satılmış olan granit plakalarından oluşan emtianın ——taşınması için sigortalı tarafından nakliyeci davalı ile anlaşıldığını, söz konusu emtianın araca yüklendikten sonra malın araca sabitlenmesi işleminin bizzat davalı tarafından gerçekleştirildiğini,—– tarihinde davalının sevk ve idaresindeki aracın yola devrilmesi suretiyle hasar meydana geldiğini, söz konusu kazaya ilişkin tutulan tutanakta davalının 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 65/h maddesi ” Yükün karayoluna değecek, düşecek, dökülecek, saçılacak, sızacak, akacak, kayacak, gürültü çıkaracak şekilde yüklenmesi ” maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle kusurlu olduğunun belirtildiğini, müvekkili şirket tarafından hasar tespiti imacıyla yaptırılan ekspertiz incelemesi soncu hazırlanan raporda meydana gelen hasarın nakliye sırasında nakliye aracı içerisindeki sehpanın kırılması sonucu oluştuğunun belirtildiğini, bu durumda hasarın oluşmasında ekspertiz raporundan da anlaşılacağı üzere davalının %100 kusurlu olduğu, müvekkili tarafından sigorta poliçesi kapsamında sigortalının zararının karşılandığını, sigortacıya ödediği tazminatı zarara sebebiyet verenlerden ve bu fiilden sorumlu olanlardan kendi sigortalısına halef olarak geri alma hakkı tanındığını, müvekkili şirketin ödediği bedelin rücuen tahsili nedeniyle yasal sürecin başlamasından önce , davalı tarafından ödenen hasar tazminatı için ödeme talebinde bulunulduğunu, ancak davalıdan herhangi bir cevap alınamadığını, bu nedenle davalı aleyhine ———— sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edip takibi durdurduğunu, tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikli olarak davalıya ait —— plakalı aracın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına, ———— sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davacı tarafın belirttiği %100 kusur oranına itiraz ettiklerini, müvekkilin davaya konu —– yüklenmesi için aracını dava dışı —- bıraktığını ve aracın yüklenmesinin —– yetkililerince yapıldığını, müvekkilinin aracının kaza yapmasına sebep olan —– yanlış yüklenmesi olduğunu, —– yanlış yükleyenlerin —– olduğunu, ekspertiz raporundaki kusur oranlarını kabul etmediklerini, kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkilinin bir anlık %100 kusurlu olduğu kabul edilse dahi kaza neticesinde oluşan hasarın davacının iddia ettiği miktarda olmadığını, davaya konu kaza sonrasında araçta yüklü bulunan —–hasar gördüğünü ve diğer ———– kaza yerinde sağlam şekilde bulunduğunu, kırılan ——- kullanılabilecek durumda olup, mutfak tezgahı olarak kullanılmasalar dahi basamak, süpürgelik, vb olarak kullanılabilecek halde olduklarını, —— bloklarının çoğunun sağlam olduğu halde —– tarafından ———- çağrılarak sağlam olan —— bloklarının kırdırıldığını, kazanın etkisi ile şokta olan müvekkilinin araç başında beklerken —– firma yetkilisinin kaza yerine geldiğini, kaza şokunu atlattıktan sonra olup bitenin farkına varan müvekkilinin —— bloklarının sağlam kısımlarının —-tarafından kırıldığını öğrendiğini, —– kaza sonrasında ——— çoğunun sağlam olduğunu, bu halleri ile kullanabileceklerini, —– kullanılamayacağını belirtmesine rağmen ——sigortadan para alınabilmesi için hepsinin kırılması gerektiğini belirttiğini ve —- bloklarını kırdırdığını, tüm bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı açılan ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Davanın tevzi edildiği ———– sayılı yetkisizlik ilamı üzerine dosya Mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, takibe konu belgeler, ———- mahkememizce alınan bilirkişi raporu, ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
———dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- alacağın takip tarihinden itibaren —avans faizi ile birlikte tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya —- tarihinde tebliğ edildiği, davalının —–tarihinde süresinde itiraz ettiği ve davanın yasal 1 yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce olayın çözümü teknik bilgiyi gerektirmekle tarafların sunduğu deliller ve tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak üzere bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş —— tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu —— plakalarında meydana gelen gelen hasar seyir halindeki —- kasasındaki emtianın üzerine istiflendiği çelik sehpanın kırılması sonucunda meydana geldiği, —-görüntülerinden; —- plakaların —– yan taraftan kırılması sonucu tamamının kütlesel olarak yola düştüğü, gerek düşme, gerekse bağlandığı zincirin kesmesi sonucunda ——— plakalarının büyük oranda hasar gördüğü, düşme yüksekliği ve şekli göz önüne alındığında yola düşen tüm —- hasar görmüş olmasının kuvvetle muhtemel olduğu, yola düşen —— kaldırılması için çalışan ——- veya hasar verme gibi bir eylemi bulunmadığı, ——– bu şekilde yoldan kaldırmanın ancak hızlı bir şekilde enkaz/moloz kaldırma gayesiyle yapıldığı, dosya muhtevasından meydana gelen hasarın oluşumunda etken olan sehpanın kırılmasının 6102 sayılı TTk’nun 876.maddesinde belirtilen, davalı taşıyıcının kaçınamayacağı ve sonuçlarını önlenemeyeceği bir neden olduğundan davalının meydana gelen hasardan sorumlu olamayacağı, bu nedenle davalı taşıyıcının davacı — —– dosyası ile başlatılan takibe itirazının yerinde olduğu, mahkeme heyetinin yukarıda ulaştıkları görüş aksine hasarın, davalı taşıyıcının yüklemeye nezaret kuralına uymaması nedeniyle meydana geldiği yönünde kanaate ulaşması durumunda davalı taşıyıcının %50 oranında sorumlu olabileceği, ödemekle yükümlü olabileceği tazminatın TTK’nun 882.maddesi gereği sorumluluk sınırlarının belirlenmesi gerekeceği, ancak bu sınırın belirlenmesi için gerekli olan hasar gören emtianın ağırlık bilgisinin dosyada mevcut olmadığından hesaplanamadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi için dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, —– tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın itiraz dilekçesinde yeni bir belge ve bilgi sunulmadığı, söz edilen konuların kök raporda da ve ek raporun II.bölümünde detaylı olarak değerlendirildiği üzere; meydana gelen hasarın oluşumundaki sehpanın kırılmasının ağır kusur olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı gibi taşıyıcıya bu yönde bir kusur atfedilemeyeceği, davalının önleyebileceği bir durum olmadığı yönündeki kök rapordaki görüşlerinin muhafaza edildiği, mahkemenin heyetin ulaştığı görüş aksine, davalının meydana gelen hasarda müterafik kusuru olduğu yönünde bir kanaate ulaşması durumunda davalı taşıyıcının %50 oranında meydana gelen kazada sorumlu olabileceği, bu tutarın gerçek zarar tutarı olan —- olacağı ve bunun sorumluluk sınırları içerisinde yer aldığı, davalının başlatmış olduğu takibin asıl alacak olarak — kadar kısmı için yerinde olacağı, davacı —- şirketinin halefiyet şartlarının ve zararın rücu durumunun dosyaya sunulu olmayan —- —- incelenmesi sonucu değerlendirilebileceği, davacının hesaplanan alacağına, ödeme tarihinden takip tarihine kadar avans faiz oranında işlemiş faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava dava taşıma sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.Davaya konu taşıma davacı —– tarafından tanzim edilen —- kapsamında bulunmaktadır.Bu durumda zararın davalılar sorumluluğunda gerçekleştiğinin isbatı halinde tazminat talep edilebilecektir. Davacı—- buluna dekont ile sabit olduğu üzre dava dışı sigortalısına ——– tarihinde ödeyerek sigortalısının haklarına halef olmuştur. Bu durumda somut olayda ortada geçerli bir sigorta sözleşmesi mevcut olmakla halefiyetin ilk şartı gerçekleşmiş, riziko kapsamında ödeme yapıldığı da dosya kapsamında sabit olmakla halefiyetin ikinci şartı da sağlanmıştır.Bu durumda irdelenmesi gereken taşınan emtianın hasarlı olarak teslim edildiğine veya teslim edilmediğine ilişkin bir tutanağın dosya kapsamında bulunup bulunmaması halidir.Somut olayımızda ise emtia alıcısına teslim edilememiş olup yolda zayi olmuştur.Meydana gelen hasar ise hem davalının ifadesi hemde ekspertiz raporunda bildirildiği üzere kamyonun kasası üzerinde bulunan sehpanın kırılması neticesinde oluşmuştur.
Tekmil dosya kapsamından mahkememizce somut olayda kamyonun kasasındaki sehpa kırılmasının herhangi bir bakım eksikliğinden meydana gelmediği, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzre bu durumun metal yorgunluğu ile meydana gelebileceği , bu durumun ise davalı tarafından öngörülemeyeceği dolayısıyla 6102 sayılı yasanın 876. Maddesi gereğince davalı taşıyıcının öngöremeyeceği ve sonuçlarından kaçınamayacağı nedenlerden dolayı hasarın vücuda geldiği bu durumda kanun gereği taşıyıcının sorumluluğuna gidilemeyeceği mahkememizce değerlendirilmiş, gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun bilirkişi kök ve ek raporu hükme esas alınmış ve açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE ,
2-Alınması gerekli 59,30 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından dava açılırken yatırılan 319,26 TL peşin harç ve 46,00 TL tamamlama harcından mahsubu ile arta kalan 305,96 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça herhangi bir masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaen iki hafta içerisinde ————– nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı 01/03/2021