Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/938 E. 2019/72 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/938
KARAR NO : 2019/72

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/08/2016
KARAR TARİHİ : 05/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı ile ticari ilişkisi olduğunu, bu kapsamda davalıya ——- tarih 60.416 TL ve 01.06.2016 tarih 7.081.13 TL bedelli iki adet fatura düzenlenerek içeriği mallarla birlikte davalıya teslim edildiğini, davalının buna karşılık 30.000 TL lik çek verdiğini, bakiye alacağın tahsili için davalı aleyhine Anadolu ———–. İcra Müdürlüğünün 2016/13279 Esas sayılı dosyası üzerinden davalı şirket aleyhine takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve % 20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisinin cevap dilekçesinde özetle; davacı ile bazı dönemlerde ticari ilişki çerçevesinde mal alışverişi yapıldığını, buna ilişkin bedellerin ödendiğini, davacı tarafça kabul edilmeyen ayıplı mal ve hizmetlerinde talep edildiğini, bu nedenle icra takibine itiraz edildiğini, alacağın likit olmadığını savunarak davanın reddini ve davacı aleyhine % 20 oranında kötüniyet tazminatın hükmedilmesini istemiştir.
Dava; davalının yapmış olduğu itiraza yönelik yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali ve takibin devamı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, icra takibine konu İstanbul Anadolu ———–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/13279 Esas sayılı takip dosyası, mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davaya dayanak İstanbul Anadolu ———-. İcra Müdürlüğü’nün 2016/13279 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalı aleyhine 60.416,00 TL ve 7.081,13 TL bedelli iki adet faturadan kaynaklanan toplam 35.196,13 TL asıl alacak, 282,62 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.478,75 TL alacağın tahsiline yönelik ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının süresi içerisinde ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup yapılan inceleme neticesinde bilirkişi tarafından sunulan 29/06/2018 tarihli raporda özetle; davacı tarafça ticari defterlerin inceleme günü ibraz edilmediği, davalı tarafça sunulan 2015-2016 yılı ticari defterlerden yevmiye defterlerinin süresinde noter kapanış tasdiklerinin yapıldığına ilişkin noter onaylarının ibraz edilmediği, davalı şirket kayıtlarından davacı tarafça takip konusu yapılan toplam 67.497,13 TL tutarlı 2 adet faturanın kayıtlı olduğu, buna karşılık davacıya 30.000,00 TL ödeme yapıldığı, 2.301,00 TL gider faturası kesildiği, davalının davacıya 35.196,13 TL bakiye borcunun bulunuğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça davalının fatura bedelinin ödenmediğinin iddia edildiği, davalı tarafça fatura konusu mal ve hizmetin ayıplı olarak yapıldığının iddia edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişkiye ilişkin herhangi bir itiraz bulunmayıp uyuşmazlığın davacının fatura konusu malların ayıplı olup olmadığı, takip konusu yapılan fatura bedelleri itibariyle davalının davacıya borçlu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Davalı tarafça her ne kadar davacı tarafça faturaya konu edilen malların ayıplı olduğu iddia edilmiş ise de mahkememiz dosyasına malların ayıplı olduğuna ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı gibi davacı tarafa süresinde yapılmış bir ayıp ihbarına ilişkin de bir bilgi ve belge sunulmadığı, takip konusu faturaların davalı defterine aynen kayıt edildiği, ticari defterlerin sahibi lehine delil oluşturması gerekmekte ise de usulüne uygun tutulmayan defterlerin sahibi aleyhine delil oluşturacağı, bilirkişi raporunun davalı şirkete tebliğ edilmesine rağmen 2 haftalık sürede bir itirazda bulunmadığı, davacı tarafça icra takibi ile işlemiş faiz talep edilmiş ise de dosya kapsamında davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu gözetilerek; rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerektmiştir.
Takibe konu alacak faturaya dayılı olup miktarı kesin ve belirli olduğu gibi hesaplanması bir tespit yapılmasını gerektirmediğinden davalının haksız itirazı nedeniyle alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olduğu anlaşıldığından asıl alacağın yüzde yirmisi oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu sabit olmadığından reddedilen kısım yönünden davalının kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiştir.
Her iki taraf tacir olup uyuşmazlık ticari işten kaynaklandığından takipten itibaren asıl alacağa ticari avans faizi uygulanmasına dair karar verilmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda yukarıda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Sabit olan 35.196,13 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren uygulanacak artan azalan oranlarda yıllık % 10,5 oranını aşmayacak şekilde avans faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile davalıdan alınarak davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu ——.İcra Müdürlüğü’nün 2016/13279 esas sayılı takip dosyasındaki borca itirazının kısmen iptaline ve takibin belirtilen şekilde devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Takip konusu asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
Reddedilen kısım yönünden davacının takibinde kötü niyetli olduğu sabit olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 2.404,25 TL’den icra dosyasında peşin alınan ve dava açılırken mahsup ettirilen 177,39 TL, dava açılırken yatırılan 428,50 TL olmak üzere toplam peşin harç olarak alınan 605,89 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 1.798,36 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 4.221,57 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça icra dosyasında ve bu dosyada yatırılan toplam 605,89 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 4,30 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 639,39 TL harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarfedilen 900 TL bilirkişi ücreti ve 143,00 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 1.043,00 TL yargılama giderinden davada haklı çıktığı %99,20 oranında olmak üzere 1.034,69 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama gideri sarf edilmediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.