Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/935 E. 2019/114 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/935 Esas
KARAR NO : 2019/114
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 18/08/2016
KARAR TARİHİ: 07/02/2019
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıdan 10 adet —- makinesi karşılığı 26/01/2016 tarihinde —–bankasından 11.800 TL ödeme yapıldığını, sürekli erteleyerek gereken malzemeleri göndermediklerini, müvekkilini maddi ve manevi zarara uğradığını, bunun üzerine —- Noterliği’nin ——— yevmiyeli ihtarnamesinin gönderildiğini, bir sonuç alınmaması üzerine paranın tahsili amacıyla davalı aleyhine İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalı tarafça haksız olarak takibe itiraz edildiğinden bahisle itirazın iptaline karar erilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkili şirket arasındaki anlaşma gereği müvekkili şirketten 10 adet —– makinesi alınacağını ve karşılığında 11.800 TL ücret ödeyeceğini, taraflar arasındaki anlaşmaya göre davacı şirketin sürekli çalışmakta oldukları nakliyat firması ile malları müvekkili şirketin deposundan aldırtacağını ve nakliye ücretini de müvekkili şirketin üstleneceğini, ancak tüm bu anlaşmaya rağmen davacı şirketin nakliye şirketini bir türlü göndermediğini, müvekkili şirketi bugün yarın diyerek oyaladığını ve malları teslim almaktan kaçındığını, müvekkili şirketin bir nakliye şirketi bulmak ve malları teslim etmek istediğini söylemesi üzerine müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, satış konusu malların müvekkili şirketin deposunda bulunduğunu ve teslime hazır olduklarından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 6. İcra Dairesi’nin—— Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalısı aleyhine —-TL asıl alacak ve —- TL işlemiş faiz üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafça süresi içerisinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, eldeki davanın yasal süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacı tanığı … talimat ile alınan yeminli beyanında özetle; nakliye işi ile uğraştığını, davacının pastane işi ile uğraştığını, yaklaşık bir yıl evvel——— bulunan bir firmaya pastane makinesi karşılığında para gönderdiklerini söyleyerek makineleri gidip teslim almalarını istediğini, —— karşı tarafın numarasını verdiğini ve bir iki kez aradığını, görüştüğü kişinin ilk aradığında yurt dışında olduğunu, o gün için gelmemesi gerektiğini söylediğini, 15 gün sonra aradığında da bulundukları yerin inşaat halinde olduğunu ve araba girmez, gelmeyin dediğini ifade etmiştir.
Davacı tanığı … talimat ile alınan yeminli beyanında özetle; davacı şirkette imalat bölümünde çalıştığını, davalı şirketin davacıya bir tane —– makine satıp teslim ettiğini, davacının makineyi beğendiğini ve davalıya—— makinesi siparişi verdiklerini, parasını ödediklerini, ancak karşı taraf malı teslim etmediğini, telefon trafiği yaşandığını, davalı adına görüştükleri bayanın sürekli hastayım, yurt dışındayım, yeni geldim yorgunum, müsait değilim gibi bahanelerle malı teslim etmekten kaçındığını ifade etmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça taraflar arasında kurulan mal alım sözleşmesi nedeniyle davalının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle ödenen bedelin iadesine ilişkin başlatılan takibe yapılan itirazın iptalinin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. TBK’nın 212.maddesinde satış sözleşmelerinde satıcının temerrüdü halinde borçlunun temerrüdüne ilişkin genel hükümlerin uygulanacağı, borçlunun temerrüdüne ilişkin TBK’nın 117.maddesinde borçlunun alacaklının ihtarı ile temerrüde düşeceği düzenlenmiştir. Eldeki dava bakımından davacı tanıklarının beyanları ile davacı tarafça sunulan taraflar arasındaki yazışmalar dikkate alındığında davacı tarafça malın teslimi için davalı ile iletişime geçildiği, ancak davalının malı teslim için hazır etmediği, davacı tarafça malın teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmeden dönüldüğü ve davacının sözleşmeden dönmesinin haklı olduğu, paranın iadesi için ihtarat gönderildiği, ihtara rağmen davalının bedel iadesinde bulunmadığı, bu hali ile davacının davasını ispat ettiği ve davanın kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalının İstanbul Anadolu 6. İcra Müdürlüğünün——— Esas sayılı takibine yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, takibin kaldığı yerden devamına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile kabul edilen alacak miktarının %20’si oranında tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Alınması gereken karar ve ilam harcı 811,62 TL’den peşin alınan 201,52 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 610,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinin altında olamayacağından 2725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 201,52 TL peşin harç, 177,15 TL tebligat ve posta gideri ile 90,00 TL talimat giderinden ibaret toplam 468,67 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
6- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 07/02/2019