Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/882 E. 2019/304 K. 12.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/882 Esas
KARAR NO : 2019/304
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/08/2016
KARAR TARİHİ: 12/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan olan alacağı nedeniyle davalı aleyhine İstanbul 19. İcra Müdürlüğü ——- E. sayılı takip dosyasıyla yaptığı icra takibi başlatıldığını, borçlunun borcun tamamına itirazı ile takibin durdurduğunu, müvekkili ile davalının uzun süreden beri ticari ilişki içerisinde olduklarını ve cari hesap ilişkileri ile muhasebelerini tuttuklarını, ancak davalının açık hesaptan kaynaklanan 1.255,33 TL borcunu ödememesi üzerine icra takibinin başlatıldığını, ticari defterler ve hesap dökümlerinin incelemesi neticesinde davalının borçlu olduğunun ortaya çıkacağını, borçlunun itirazının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve takibin devamına, %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; söz konusu icra takibine İstanbul 19. İcra Müdürlüğünde başlansa da iş bu davanın İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemelerinde açıldığını, itirazın iptaline yetkili olan Mahkemenin icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bulunduğu yerdeki mahkeme olduğunu, davanın İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılması gerektiğini, müvekkilinin adresinin ——-adresi olduğunu, genel haciz yolu ile ilamsız takiplerde, yetkili icra dairesinin neresi olduğunun İİK.mad.50’de düzenlendiğini, HMK. madde 19-22 gereğince borçlunun ikametgahı sayılan yerdeki icra dairesinin genel yetkili icra dairesi olduğunu, icra takibinin kanuna aykırı bir şekilde İstanbul İcra Dairesinde yapıldığını, davacı tarafından başlatılan icra takibi kötü niyetli olduğunu, davacının kesmesi gereken fatura bedellerinin çok üstünde miktarlarda faturalandırma yaptığını, davacı ile rulo adeti (139 adet) üzerinden depo anlaşması yapıldığını, ancak depodan sevk edilen rulo adeti azalmasına karşın davacı firmanın fatura bedellerini azaltmadığını, yüksek bedellerle faturalandırmaya devam ettiğini, yüksek fatura bedellerinin müvekkili tarafından davacıya sözlü şekilde bildirildiğini, ancak davacının kötü niyetli tutumunu değiştirmediğini, yüksek bedellerde faturalandırma yapmaya devam ettiğini, müvekkilinin bu kötü tutuma rağmen fatura bedellerini gerektiği gibi ödediğini, herhangi bir borç bırakmadığını, davacının belirtmiş olduğu şekilde bir açık hesap borcu bulunmadığını, bu nedenlerle müvekkilinin haklı olarak söz konusu borca itiraz ettiğini beyanla; davanın öncelikle yetki yönünden reddine, müvekkilinin davacı tarafa borcu bulunmaması sebebiyle davanın esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, icra takibine konu İstanbul 19. İcra Müdürlüğü’nün ———– Esas sayılı takip dosyası, mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davaya dayanak İstanbul Anadolu 19. İcra Müdürlüğü’nün ——— Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalı aleyhine 1.180,00 TL asıl alacak, 75,36 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.255,36 TL alacağın tahsiline yönelik ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının süresi içerisinde ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz 22/02/2018 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişinin 25/04/2018 tarihli raporu ile özetle; taraf defterlerinin kapanış onaylarının süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, davacının kayıtlarında davalıdan 1.180,00 TL alacaklı olduğunun görüldüğü, davalının davacıyı takip ettiği herhangi bir açık hesap ekstresini dosyaya ibraz etmediği, satıcılar hesabında davacıya ait herhangi bir ayrıntı bakiyenin bulunmadığı, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 1.180,00 TL alacaklı olduğu, takip öncesinde temerrüt oluşmadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı tarafça davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle cari hesap ilişkisinde kaynaklanan borcun tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptalinin talep edilmiş, davalı tarafça davanın reddi talep edilmiştir. Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, davacı tarafın ticari defterlerine göre davacının davalıdan 1.180,00 TL alacaklı olduğu, davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir ihtarnamenin dosyaya sunulmadığı, bu nedenle talep edilen işlemiş faiz miktarının yerinde olmadığı, talep edilen faiz oranının yerinde olduğu, takibe konu alacağın yargılamayı gerektirdiği, likit bir alacak bulunmaması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığı, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Sabit olan 1.180,00 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak ve yıllık %10,50 oranını aşmayacak avans faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul 19.İcra Müdürlüğü’nün ——— esas sayılı takip dosyasında borca itirazının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Likit bir alacak bulunmaması nedeni ile davacı tarafın icra inkar tazminat talebinin reddine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 80,61 TL’nin dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL’nin mahsubu ile bakiye kalan 51,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç ve 4,30 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 62,70 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti, 105,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 605,00 TL yargılama giderinin davada haklı çıktığı %94 oranında olmak üzere 568,70 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesine göre belirlenen 1.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7. Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesine göre belirlenen 75,36 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.13.03.2019