Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/757 E. 2019/367 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/757
KARAR NO : 2019/367
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 02/10/2013
KARAR TARİHİ: 28/03/2019
İstanbul Anadolu 19.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin——- E/K sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilmiş, dosya Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2016/2087 – 1939 E/K sayılı ilamı ile Mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilerek Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı —-adına kayıtlı ————— plakalı aracın ——–poliçe numaralı Karayolları ZMSS ile sigortalı olduğunu, söz konusu aracın araç malikinin sevk ve idaresinde 1,35 promil alkollü iken 06.11.2012 tarihinde dava dışı——— plakalı araca arkadan çarpması sonucu trafik kazasının meydana geldiğini ve —— plakalı araçta oluşan 9.500,00 TL maddi hasarın ——– tarihinde ödendiğini, Genel Şartlarda belirtildiği üzere alkollü araç kullanımından kaynaklanan ve kaza tespit tutanağına göre de asli kusurlu olan davalı araç maliki/işletene rücu haklarının doğduğunu, davalıya mezkur zararın ödenmesi konusunda yapılan talebin 31.01.2013 tarihinde kendisine ulaştığını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını beyan ederek, müvekkil şirketçe ödenmiş olan 9.500,00 TL miktarlı rücu alacaklarının 12.12.2013 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın——- plakalı araç sürücüsünün kusuru ile meydana geldiğini, bu nedenle yapılan ödemenin hatalı olduğunu ve davacının rücu hakkının bulunmadığını, konuyla ilgili kusur raporu alınması durumunda anlaşılacağını, ayrıca 9.500,00 TL tutarındaki ödemenin fahiş bir fiyat olduğunu, gereksiz yere ödeme yapıldığını, gerçek zararın Sayın Mahkemece tespitinin yapılmasını talep ettiğini, dava dışı ——— karşı istirdat davası açılması gerekirken işbu haksız ve mesnetsiz davanın açıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava, 06/11/2012 tarihinde meyadana gelen kazada kusur durumu, dava dışı araçta meydana gelen zarar miktarı, kazanın münhasıran davalının aldığı alkolün etkisi ile gerçekleşip gerçekleşmediği, kazanın oluşumunda alkol dışında başkaca etmenler bulunup bulunmadığı, kazanın münhasıran alkol etkisiyle gerçekleştiğinin tespit edilmesi halinde davacı sigorta tarafından ———– plakalı araç sahibinin yapılan ödemenin kadri maruf bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, tanık anlatımları, mahkememizce dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce 01/11/2018 tarihli celsesinde dinlenen davalı tanığı ——– beyanında; “ben kaza anını gördüm davalı ile aynı araç içerisindeydik bizim gittiğimiz yol iki aracın gecçebilecveği kadar geniş bir yoldu sağ tarafta seyir halindeydik yol çiseli gibi kaygandı modifiye bir araç bizi solladı ve sağ tarafa önümüze doğru geçerken araç şöförü el freni çekti ve araç önümüzde durdu bunun üzerine davalı da durumayarak öndeki araca çarptı, öndeki aracın şöförün el freni çektiğini aracın durmasından stop etmesinden dolayı tahmin ediyorum kaza olduktan sonra araçlardan indik davalının kullandığı araç ile diğer araç hasarlanmıştı daha sonra kaza sonunda polis geldi tutanak tutulup tutulmadığını şu an haütırlmayorum tahminimce tutulmuştur,” şeklinde beyanda bulunarak bu beyanını imzası ile tevsik etmiştir.
Mahkememiz 01/11/2018 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişinin 18/12/2018 tarihli raporu ile özetle; olayın ———- günü saat 23.45 sıralarında sürücü——-sevk ve idaresindeki ———-plakalı otomobili ile———– Caddesinde seyri sırasında olay mahalli kavşağa geldiğinde, seyir istikametine göre önünde aynı istikamette doğru seyrini sürdüren ve yolun sağında bulunan —— girmek isteyen sürücü —— idaresindeki ———– plakalı otomobile arkadan çarptığı, çarpma sonucu maddi hasar ile neticelenen dava konusu olay meydana geldiği, kusur durumu değerlendirilmesi neticesinde sürücü——– olayda % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, dava dışı sürücü ——- olayda kusursuz olduğu, somut olayda ————– plakalı araç sürücüsü ——- 06/11/2012 tarihinde yaptığı kaza anında 1,34 promil alkollü olup 1,00 promil üzerinde alkollü olduğundan alkol etkisiyle güvenli sürüş yeteneğini kaybetmiş durumda olduğu, kazanın meydana gelmesinde alkol dışında başka herhangi bir faktör rol oynamadığından kaza münhasıran alkole bağlı olarak meydana geldiği, ———plakalı aracın maliki ve işleteni davalı——– olduğu, davacı sigorta şirketi dava dışı kişilere ödemiş olduğu tazminat tutarı kadar halef olduğu, ZMSS Genel Şartlarının B.4/c maddesinde, aracın, uyuşturucu madde veya karayolları Trafik Yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar teminat dışı bırakıldığı ve davaya konu kazanın—— plakalı araç maliki ve sürücüsü davalı ———– % 100 kusuru ve münhasıran alkolün ektisinde gerçekleştiğinin kabulü ile davacı sigorta şirketinin davalı isletenden dava dışı 3. Kişiye ödemiş olduğu maddi zararı rücuen talep edebileceği, ödenen 9.500,00 TL ‘lik zararın, ödeme tarihi olan 12.12.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edilebileceği, kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı vekilince meydana gelen trafik kazası nedeniyle ödenen hasar bedelinin davalıdan tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, ödenen bedelin fahiş olduğundan bahisle davanın reddini savunmuştur. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalının %100 oranında kusurlu olduğu, kazanın münhasıran alkolün etkisi altında gerçekleştiği, Genel Şartlar gereğince alkollü araç kullanılması sırasında meydana gelen zararların teminat dışında olduğu, bu nedenle davacı sigorta tarafından dava dışı üçüncü kişiye yapılan 9.500,00 TL tutarlı ödemenin davacından rücuen talep edilebileceği, davacının ödeme tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile
Sabit olan 9.500,00 TL’ nin ödeme tarihi olan 12.12.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar ve ilam harcı 648,95 TL’nin davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 162,25 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 486,70 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 162,25 TL peşin harç, 24,30 TL başvurma harcı, 3,75 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 190,30 TL harcı davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 198,40 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 1.698,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenecek nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı asilin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 28/03/2019