Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/713 E. 2022/47 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/713 Esas
KARAR NO: 2022/47
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/09/2014
KARAR TARİHİ: 20/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —- Mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —- güzergahında davacı — plakalı araç ile tek taraflı meydana gelen trafik kazası sonucunda eşi olan —-adına kayıtlı olduğunu, müvekkili —- adına kayıtıl olan aracın davalı —- tanzim tarihli —-sigortalandığını, bu sigortanın poliçedeki miktarla sorumlu olduğunu, bedeli ödemediğini, —- önerdiğini, kendilerinin bunu kabul etmediğini, oysa davalı sigortanın hukuki sorumluluğunu üzerine almış olduğunu, sürücünün ölümü veya kusuru olmaksızın gerçekleşecek kaza nedeni ile sigortacının sorumlu olacağını, diğer davalının kazanın meydana geldiği güzergahta kazadan önce yol yapımı başlattığını, olay günü de bu yöndeki çalışmalarının devam ettiğini, güzergahta sürücülerin dikkatli olmaları yönünde çalışma yapıldığına dair bir levha ve işaret konmamış olduğunu, sürücünün stabilize çalışması yapıldığını farketmediğini, çakıllı yola girdiğini, aracın kontrolünü kaybetmesi sonucu kazanın meydana geldiğini, mahallinde keşif yapılmadan sadece zabıtaca kaza tespit tutanağı düzenlendiğini ve ölümden— tarafından ——– verdiğini, davacı sürücünün kusursuz olduğunu, oysa raporda davacının tam kusurlu gösterildiğini, yolda stabilize çalışması olduğunun da kaza tespit tutanağında yer almadığını, hatta kaza yapan aracın yönünün dahi yanlış gösterildiğini, sürücü davacının alkollü olmadığını, olay yerine bir levha veya işaret konmasının zorunlu olduğunu, bu davalının hizmet kusurunun sözkonusu olduğunu, sürücü davacının eşinin ölümüne bu şekilde kusurlu gösterilmesinin de onu kahrettiğini, hüzne boğulduğunu, çocuklarının da hüzne boğulduğunu, annelerinin yokluğunu kabul edemediklerini, en küçük olan — ızdırap içinde yaşadığını bildirmiş,tüm mirasçılar için —- de tedavi gideri olmak üzere –şimdilik belirsiz maddi tazminat alacağının kaza tarihi olan —tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte davalılarca ödenmesine, davacı eş —- manevi tazminatın kaza tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hizmet kusuru bulunan davalı idareden tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı —- vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz mahkemede açıldığını, —olduğunu, —-arasında geçerli olmak üzere sigorta teminatı altında olduğunu, davaya konu kaza ile meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağı bulunmadığını, davacının kazanın ve zararın meydana gelmesinde kusurlu bulunduğunun kabulü halinde kendilerinin sorumluluğu olmayacağını, destekten yoksun kalma talepleri yönünden aktüerya inceleme yapılması gerektiğini, defin ve cenaze masraflarının sigorta kapsamı dışında olduğunu, manevi tazminattan da sorumlu olmadığını, faizin ancak dava tarihinden itibaren istenebileceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ——-tarafından usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası neticesinde meydana gelen maddi ve manevi zararının tazmini talebidir.
—- dosyası görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, sigorta poliçeleri, hasar dosyaları, tanık beyanları, maluliyet raporu, bilirkişi raporu, —– dosyası ile dosya içerisindeki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davacı gerçek şahısların ve müteveffanın —– dosyaya kazandırılmıştır.
— dinlenmesi için — talimat yazılmış, — numaralı dosyası ile dinlenilen davacı tanığı — olur kaza olur olmaz beni aradı — —- gittim onların iyi olduğunu görünce dayım bana arabada cüzdanım var al dedi bende olay yerine — içinde ulaştım ve dayımın cüzdanını aldım kaza yapılan —– yol iyi değildi çakıllı idi ben olay yerine gittiğimde kimse yoktu benim dayım —- doğru seyir halindeydi ancak tutanak tam tersine — doğru tutulmuş bu durumu — bana söylemesinden biliyorum yol çalışması yoktu bir levha da farketmedim” beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizin — tarihli celsesinde dinlenen davacı tanığı — kaza nedeniyle vefat eden—- benim kardeşimin hanımıdır, davacı kardeşim ve onun çocuklarıdır, kazanın nasıl olduğunu görmedim, cenazeyi alıp defnettikten sonra ben olay yerine gittim gördüm, bir hafta sonra gittiğimde olay yerine ait fotoğrafları çektim, kazanın olduğu yerde yol çalışması vardı ve mıcır dökülüyordu, ben oraya gittiğimde yola tabela koymak için yeni görevliler gelmişti, bende kendilerine kızdım, onlarda biz emirkuluyuz dediler, ben çektiğim resimleri cd haline getirip bundan önceki davacı avukatına vermiştim ancak kayboldu bende resimleri kaybettim bulamıyorum orda herşey belliydi, vefat eden —-ev hanımıydı bir yerde çalışmıyordu,— düzenlediği rapor ile birlikte kazanın olduğu yere gittim, davacı —- doğru seyrederken yolun sol tarafındaki dereye yuvarlamışken, düzenlenen tutanakta aracın istikameti yanlış düzenlenmiş, ve yolun diğer tarafına yukarıya doğru aracın yuvarlandığına ilişkin tutanak düzenlenmiş, ve her şeyde bu tutanak rapor üzerinden gittiği için yanlış tespit yapılmıştır, ben karakola gidip bu tutanağın mahalline gidilip gidilmediğine ilişkin sordum, mahalline gitmeden tutanak tuttuklarını söylediler. beyanında bulunmuş ve beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce tarafların yüzdeli kusur oranlarının ve davacıların talep edebileceği maddi tazminatın hesap edilebilmesi için dosya aktüer bilirkişi ve makine mühendisi bilirkişiden oluşturulan heyete sevk edilmiş, aldırılan — tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; —- yönetimindeki ———-olarak belirlenen yere geldiğinde,direksiyon hakimiyetini kaybederek, yolun, gidişine göre sağ tarafından yol dışına çıkmış ve bu esnada yol kenarında yığılmış vaiyette durmakta olan kaya parçalarına çarparak devrilmiş, aracında maddi hasarlarla ve araç içersinde yolcu olarak seyahat etmekte olan şahısların yaralanmaları ile sonuçlanan trafik kazası meydana geldiği, kaza tespit tutanağında sürücü —– aracının süratini, aracının teknik özelliklerine, yol, hava ve trafik durumuna göre ayarlamadığı gerekçesi ile kusur atfedildiği, başkaca kusurdan bahsedilmediği, sürücü —- kaza teslim tutanağındaki tüm özellikleri tespit edilerek açıklanmış olan yolda seyrederken, —– belirtildiği üzere, aracının süratini, aracın yükü ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurması, dikkatli ve tedbirli olarak seyretmesi gerekirken, kazanın meydana geliş şeklinden ve tutanaktaki açıklamadan anlaşıldığı üzere, bu kurallara uyamayıp, kontrolsuz bir şekilde ve dikkatsiz olarak sür’atli seyretmekte oluşu nedeni ile, kaza yerine geldiğinde, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda, yolun —— gidişine göre sağ tarafına doğru kayarak yoldan çıkması esnasında yol dışında bulunan kayalara çarpması ve devrilmesi ile kazanın meydana gelişinde, tamamen ve %100 oranında kusurlu olduğu, Kaza Tutanağı’nda, yolda herhangi yol bakım ve onarım çalışmasının mevcut olduğuna dair açıklama bulunmamış olması nedeni ile de, diğer davalılara atfedilecek herhangi kusurun bulunmadığı, davacı tarafın, kaza meydana gelişindeki beyan, açıklama ve iddialarını kanıtlayacak nitelikte, dosyada herhangi belge ve bilginin mevcut olmadığından, bu beyan ve iddialarının değerlendirilmesinin mümkün olamadığı görüş ve kanaatine varıldığı, maddi tazminat talebi yönünden; kural olarak müteveffanın ölümü nedeniyle kocanın desteğini yitirdiği, koca kadın için bir destek olduğu gibi kadının da kocasının desteği olduğu, zira —– de eşler birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve malvarlığıyla katılacağı, bu nedenle davacı koca ve çocukları kural olarak desteğini yitirmiş sayıldığından —— destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanacağı, ancak kocanın aracın sürücüsü olmasını ve yukarıda tam kusurlu olarak belirlenmesine göre TBK.m.52/1 hükmü uyarınca davalıdan talep hakkı bulunup bulunmadığı hususunun mahkememizin takdirinde olacağı, davacılardan müteveffanın kızı —– olay tarihi itibariyle — yaşında evli olduğu, ev kadını olan annesinin desteğine ihtiyaç duyacak çağda bulunmadığı, davacı — olay tarihi itibariyle — yaşında olduğu, evli ve — çocuğu bulunduğu, tekstil işinde çalıştığı, ev kadını olan annesinin desteğine ihtiyaç duyacak çağda bulunmadığı, davacı —— olay tarihi itibariyle —–yaşında olduğu, evli ve—- çocuğu bulunduğu, —- işinde çalıştığı, ev kadını olan annesinin desteğine ihtiyaç duyacak çağda bulunmadığı, müteveffa —-göre muhtemel bakiye —- olduğu, kural olarak aktif yaşam süresi sonu kadınlarda —- sınırı kabul edilmekle somut olayda davacıların murisi aynı zamanda ev kadını olduğundan, ev kadınların ev işlerini muhtemel yaşam sürelerinin sonuna kadar yapabilecekleri kabul edilmekle muhtemel yaşam süresi destek süresi kabul edildiği, müteveffanın kocası davacı —– muhtemel bakiye ömrünün —–olduğu, muhtemel bakiye ömrü müteveffadan uzun olduğundan müteveffa—– muhtemel yaşam süresi olan —- yoksun kaldığı süre kabul edilmesi gerekli ise de dosyada mevcut elektronik ortamdan temin edilen nüfus kayıt örneğinde müteveffanın eşi—– tarihinde evlendiğinin görüldüğü, evlenmekle destekten yoksun kalma zararının ortadan kalktığı, hal böyle olunca —- tarihine kadar olan devrenin destekten yoksun kaldığı süre kabulü cihetine gidildiği, müteveffanın çocuğu davacı —– doğumlu olduğu, kaza tarihinde — yaşında olduğu, dosyada mevcut —-araştırması içeriğine göre —- olduğu ve yüksek öğrenim yaptığı dikkate alınarak takdir mahkememize ait olmak üzere ——— destek süresi sonu kabul edilmekle —-yıl destekten yoksun kaldığı süre kabul edildiği, sonuç itibariyle; kaza tutanağında ki saptamalara nazaran yolda herhangi bir bakım onarım çalışması mevcut olduğuna dair işaretleme bulunmamasına göre davalı —– kabil kusur belirlenemediği, müteveffanın yolcu olduğu ve kusuru bulunmadığından cihetle kusur indirimi yapılmadığı, ancak davacı eşin aynı zamanda aracın sürücüsü ve bu aşamada %100 kusurlu olduğu benimsendiğinden ve tazmin hakkı bulunup bulunmadığı takdirinin mahkememize ait olduğundan ——- üzerinden herhangi bir kusur indirimi yapılmadığı, davacı —- destekten yoksun kaldığı — yıllık devre kapsamında uğradığı destekten yoksun kalma zararının —- olarak hesaplandığı, davacılardan ——yönünden açıklanan nedenlerle destekten yoksun kalma zararı talep koşulu gerçekleşmediği, davacıların defin ve cenaze gideri tazmin talebi bulunduğu, bu yönde bilirkişi görüşü sorulması ihtimaline binaen yapılan incelemede; olay tarihi ekonomik koşullarına nazaran —– kadri marufunda olduğu, hesaplanan zararlarla mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının somut olay özelinde gerçekleşmediği; kaza tarihinde cari —— de aşılmadığı; —– davacıların davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yaptıklarına ilişkin ikame edilen delil bulunmadığı, buna göre temerrüt tarihinin mahkememiz takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edildiği, taraf vekillerinin rapora karşı itirazları ve dosyaya sunulan —- incelenip değerlendirilmesi için dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilerek ek rapor aldırılmasına karar verilmiştir. —tarihli ek raporda özetle; somut olayda tüm kusurun kazanın meydana geldiği yolda gerekli bakım ve onarımı yapmayan, tedbirleri almayan kuruluşa ait olmasına göre; üçüncü kişinin bu kusurunu illiyet bağını kestiği, bu bağlamda işletenin sorumluluğunu üstlenen sigorta şirketinin KTK.m.86 hükmü uyarınca kurtuluş kanıtı getirip getirmediğinin takdir ve değerlendirilmesinin mahkememiz yargı yetkisi dahilinde olduğu, — araştırmasında —–okuyor öğrenci anlatımı yer aldığı, — kaydının dosyaya sunulmadığı, buna karşılık davacı vekilinin —- tarihli dilekçesi ekinde internet üzerinden bir çıktı sunduğu, herhangi bir tasdik içermediği, sunulu belgede kayıt tarihinin — olarak yer aldığı, öğrenci durumunun pasif olarak gösterildiği, bir başka anlatımla kaydını yeniletmediğinin anlaşıldığı, durumun tahkiki gerekip gerekmediğinin takdirinin mahkememize ait olduğu, kusur yönünden; —günü meydana gelen tek taraflı trafik kazasında kazanın oluşumuna, yolda bakım ve onarım yapmakla yükümlü kuruluşun %100 kusurlu olduğu, davacı sürücü —-atfi kabil kusur bulunmadığı, buna göre davacının kusura yönelik itirazlarına iştirak edildiği, müteveffanın —kullandığı araçta yolcu olduğu, kök rapordan farklı sonuca varılma sebebinin bilahere sunulu —- incelenmesinden kaynaklandığı, maddi tazminat yönünden; kök raporda hesaplanan tutarların cari olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya ek raporu veren bilirkişi heyetine tevdi edilerek 2. Kez ek rapor aldırılmasına karar verilmiş,—- tarihli ek bilirkişi heyeti raporunda özetle; itirazlar doğrultusunda yapılan incelemede kök ve ek rapordaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik olmadığı, —- yönelik sigorta şirketinin itirazının ayrıca değerlendirildiği, —- —- devam ettiği hususunun sübuta ermemesi halinde ön lisanstan fiili mezuniyet tarihine göre, uğradığı destekten yoksun kalma zararının —- olduğu, devam ettiğinin usulen anlaşılması halinde kök raporda hesaplanan tutarların cari olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce tarafların yüzdeli kusur oranlarının belirlenebilmesi açısından dosyamız —- gönderilmiş, düzenlenen —- tarihli —- raporunda özetle; dosya kapsamının, tanık ifadeleri ile birlikte, tümü ile tetkik edildiği, olayın araç sürücüsü davacının sevk ve idare hatası ile meydana geldiği, olaydaki asli ve tek kusurlunun davacı sürücü—- olduğu, başka da kusur izafe edilecek kişi ya da unsur bulunmadığı, kazadan sonra çekilmiş kamera görüntülerinin kayıtlı olduğu —- alınmış, fotoğraf kareleri dikkatlice incelendiğinde, kaplama üzerinde olayda etkenlik arzedecek bir bozukluk ya da mıcır görülmediği, mıcırların tamamının kaplama dışında olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle sözkonusu ek rapordaki kusur oranlarının isabetsiz olduğu kanaatine varıldığı, davacı sürücü —- seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, direksiyon hakimiyetine ve aracını kaplama dışına çıkarmamaya özen göstermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olup dikkatsiz ve tedbirsizliği ile neden olduğu olayda asli ve tam kusurlu olduğu, olayda etkenlik arzedecek bir yol bozukluğu ya da yol üzerinde gevşek malzeme —- olmadığından davalı — olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—-düzenlenen raporun taraflara tebliğ edildiği, davacılar vekilinin itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya yeniden — sevkedilerek yeniden kusur raporu aldırılmış, — tarihli 2. Kusur raporunda özetle; davacı sürücü — sevk ve idaresindeki—- seyri sırasında yola gereken dikkatini vermesi, direksiyon hakimiyetine ve aracını kaplama dışına çıkarmamaya özen göstermesi gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmemiş olup dikkatsiz ve tedbirsizliği ile neden olduğu olayda asli ve tam kusurlu olduğu, olayda etkenlik arzedecek bir yol bozukluğu ya da yol üzerinde gevşek malzeme —olmadığından Davalı—- kusursuz olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
—raporu taraflara tebliğ olunmuş, mahkememizce alınan kusur raporları arasında çelişki olduğu anlaşılmakla, kusur yönünden çelişkinin giderilmesi elzem olmuş ve mahkememizce—- oluşturulan bir heyete dosya tevdi edilerek kusur oranının aydınlatılması maksadı ile rapor düzenlenmesi istenilmiş ve —- tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı sürücü, yönetimindeki —-,—- yeterince önceden kolayca görünüp, değerlendirilmesine uygun ve açık bir kesimde taşıt yönettiği, belirlilen durumda kendisinin ardışık ——buna bağlı ivmelenmeleri ön görmesi, aracı ile mevcut yol şartlarına uygun seviyede bir hızla seyredip, özellikle —- öncesinde hızını azaltarak, —– girişte ortaya çıkacak olan aracı savurma ve devirme yönünde —- dengeleyip, yol içinde kendi şeridinde kalarak seyrini sürdürmesini mümkün kılacak seviyeye ayarlaması gerekeceği, mevcut bilgiler ve olayın cereyan tarzından, kendisinin belirtilen hususlara uygun davranmadığı, mevcut yol geometrisine göre yüksek sayılacak hızla seyredip, bu hızı gereğince uzaltmadan girdiği virajda, —–dengeleyemeyip, taşıtının hakimiyetini kaybederek, yol dışı olmak süretiyle kazaya karıştığı açıklık kazandığı, yolun banket kısmında arızi olarak görülen, sökülme ile oluşmuş serbest malzemenin banket işlevi itibariyle kazanın meydana gelmesinde neden teşkil etmesinden söz edilemeyeceği, aynı durumun şevlere süpürülmüş serbest granüler malzeme için de geçerli olacağının aşikar olduğu, diğer taraftan, motorlu taşıtların kullanmasına mahsus olarak tesis edilmiş olan ve seyir sırasında davalı sürücünün de kullanmak zorunda olduğu yolun kaplamalı kısmını da kapsayan görüntülerin ise, nispeten uzak planda kalmakla birlikte, yüzey dokusunun banket yüzey dokusundan farklı dizaynda olduğu görülmekte, motorlu taşıt seyrine açık bu kısım yüzeyinde kazanın meydana gelmesine neden olacak türden granüler serbest malzemeye dair bulgu saptanamadığı, nitekim farklı tarihlerde tanzim edilmiş —- raporlarında da bu hususun açıkça belirtildiği, keza görüntülerde —- olayın meydana gelmiş olduğu sırada inşai faaliyet emaresi ve buna bağlı olacak engel ve farklılaşma da görülemediği, kaza akabinde olay yerine gitmiş bulunan, tanık —- tarafından da, olay yerinde inşaat olmadığı belirtildiği, belirtilen hususlar nazara alındığında, kazanın meydana gelmesi ile illiyetli sayılacak bir hatasına dair her hangi bir iz delil sabit bulunmayan davalı —- kusursuz sayılmasının uygun olacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının talep edebileceği maddi tazminatın hesap edilebilmesi için dosya aktüer bilirkişiye sevk edilmiş, aldırılan— tarihli aktüer bilirkişi raporunda özetle; davacı eş — eşini kaybetmesi sonucu toplam destekten yoksun kalma zararının —- yeniden evlenme tarihine kadar —olduğu, kazanın oluşumunda müteveffanın içinde yolcu olarak bulunduğu aracın tam ve asli kusurlu sürücüsü olduğunun kabulü durumunda, davalılardan maddi ve manevi tazminat talep edip edemeyeceğinin — göre tüm takdir ve hukuki münakaşasının mahkememize ait olduğu, davacı oğlu —-; annesi kaybetmesi sonucu toplam destekten yoksun kalma zararının— olduğu, davacı oğlunun meydana gelen trafik kazasında üçüncü şahıs olması ve kazada kusurunun bulunmadığı dikkate alındığında davalı –plakalı aracın —- işbu maddi zararını talep edebileceği, davacılar —- desteğinde bulunma çağlarının üzerinde olmaları nedeni ile maddi tazminat talep edemeyecekleri, davalı sigorta şirketi tarafından— sigortalı araç sürücüsü davacı—-kazanın oluşumunda %100 kusurlu olduğunun mahkememiz tarafından kabulü durumunda, davalı sigorta şirketi yönünden ancak,—- havale tarihli müzekkere cevabında belirtilen —masrafın davalı sigorta şirketinden talep edilebileceği, müteveffanın tüm tedavi giderlerinin —tarafından karşılandığı, dava öncesi davalı sigorta şirketine herhangi bir başvuru yapılmadığı, davanın — tarihinde açıldığı, bu bağlamda, dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğinin —- manevi tazminatın tüm takdir ve hukuki değerlendirmesinin mahkememize ait olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
ISLAH
Davacı vekili — tarihli ıslah dilekçesi ile; dava değerini —arttırmış, ıslah harcını yatırmış ve ıslah dilekçesi davalılara tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; açılan davanın — tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle vefat eden —- desteğinden yoksun kaldıklarını beyan eden davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talepli olduğu, dosya incelendiğinde ölümün — tarihinde davacı —- plakalı aracın tek taraflı kazası neticesinde meydana geldiğinin sabit olduğu, davacı vekili her ne kadar tek taraflı kazanın meydana gelmesinde davalı —- kusurlu olduğunu iddia etmiş ise de mahkememizce kusur yönünden alınan — düzenlenen her iki raporda da davacı sürücü — %100 oranında kusurlu olduğu davalı — ise kusursuz olduğunun rapor edildiği, mahkememizce itirazlar üzerine kusur yönünden dosyanın bu kez —tevdii edildiği, düzenlenen —tarihli raporda da —- %100 oranında kusurlu olduğunun rapor edildiği, bu yönüyle mahkememizce de usul ve yasaya uygun bulunan gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun kusur raporlarının hükme esas alındığı, davacı — meydana gelen kazada %100 kusurlu olduğu, %100 kusuruyla eşi olan müteveffa —- sebep olduğu, —- göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere—-bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verildiği ,—– “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı—–sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edildiği, açıklanan madde hükümlerinden, —–motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğunun anlaşıldığı,
motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu —-kabul edilegeldiği —– kanun koyucunun, —- işletenin aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası —- yaptırma zorunluluğunu getirdiği , işletenin sorumluluğunun hukuki niteliğinin tehlike sorumluluğuna ilişkin olmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen— düzenlenen sorumluluğunun da bu kapsamda değerlendirileceği , —- ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan hallerin de açıkça düzenlendiği, —–
“Aşağıdaki hususlar, — kapsamı dışındadır:
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.”
hükmü ile,—- sorumlu olmadığı düzenleme altına alınmış; burada örnekseme yoluna gidilmeyip; tek tek ve tahdidi olarak sorumlu olunmayan hallerin sıralandığı,
somut olayda davacı— maliki ve davalı sigorta şirketinin — plakalı aracı kullanırken — gerçekleşen tek taraflı trafik kazası sonucu müteveffa eş —-vefat ettiği, işleten- sigortalı davacı eş —- kendisi için kendi —- destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiği, oysa ki yukarıdaki açıklamalar ışığında zorunlu trafik sigortasının amacının, trafik kazaları sonucu 3. kişilere verilecek zararların güvence altına almak olduğu, —– tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri”nin teminat kapsamı dışında kalacağının hüküm altına alınmış olduğu, buna göre işleten davacı —– işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı —- tazminat talebinde bulunması mümkün olmadığı, zira — olan davalı şirketin, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığından ve olayda davacı işleten—- davalı sigorta şirketi karşısında zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunmadığı mahkememizce değerlendirilmekle davacı —- — kanun ve kaza tarihinde geçerli genel şartlar çerçevesinde destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceği mahkememizce değerlendirilmekle bu davacının talebi reddedilmiş, davacı çocuk — annesini kaybetmesi sonucu toplam destekten yoksun kalma zararının— olduğu, davacı çocuğun meydana gelen trafik kazasında üçüncü şahıs olması ve kazada kusurunun bulunmadığı dikkate alındığında davalı –plakalı aracın — işbu maddi zararını talep edebileceği anlaşılmakla davacı —-üzerinden kabul edilmiş, diğer davacılar —– desteğinde bulunma çağlarının üzerinde olmaları nedeni ile maddi tazminat talep edemeyecekleri anlaşılmakla bu davacılar yönünden destekten yoksun kalma talebi reddedilmiş, davacılar her ne kadar cenaze gideri talep etmiş ise de davacı —- eşi olan müteveffa’nın ölümüne münhasıran %100 kusuruyla sebebiyet vermesi karşısında davalı sigorta şirketinin cenaze giderinden mesul olmayacağı anlaşılmakla bu talep reddedilmiş, müteveffanın tüm tedavi giderlerinin —- tarafından karşılandığından tedavi giderlerine yönelik talep de reddedilmiş, dava öncesi davalı sigorta şirketine herhangi bir başvuru yapılmadığı, davanın —- tarihinde açıldığı anlaşıldığından temerrüt dava tarihi olarak kabul edilmiş sigortalı araç hususi olmakla faizin nevisi yasal faiz olarak tesbit edilmiş, davalı — meydana gelen kazada kusuru olmamakla manevi tazminat talepleri ise tümden reddedilmiş ve —- gerekçeli, bilimsel ve denetime uygun olmakla hükme esas alınmış ve davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
A-Maddi tazminat istemi yönünden; davanın KISMEN KABULÜ ile;
— destekten yoksun kalma tazminatının davalı —- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı —– verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
B-Manevi tazminat istemi yönünden; davalı—- meydana gelen kazada kusuru olmamakla manevi tazminat talebinin tüm davacılar yönünden REDDİNE,
HARÇLAR
a-Maddi tazminat davası yönünden Alınması gerekli 1.519,51 TL harçtan davacı tarafından dava açılışı sırasında yatırılan 1.383,30 TL peşin harç ve ıslah harcı olarak yatırılan 80,00 TL olmak üzere toplam 1.463,3‬0 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 56,21 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
b-Manevi tazminat davası yönünden alınması gerekli 59,30 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına,
VEKALET ÜCRETİ
2-Maddi tazminat talebinin kabul edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı —- vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı —– verilmesine,
3-Maddi tazminat talebinin red edilen kısmı yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/2 maddesine göre davalı —-vekili için takdir olunan 180,00 TL vekalet ücretinin davacı —- verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesinin 10/3 maddesine göre davalı —- vekili için takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı —- verilmesine,
YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından harç olarak yatırılan 1.492,3‬ TL’nin davalı davalı—–verilmesine,
6-Davacılar tarafından sarf edilen 5.800 TL bilirkişi ücreti ve 637,25 TL posta ücreti olmak üzere toplam 6.437,25‬ TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.398,03 TL’nin davalı —alınarak davacı — davacılar üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı —-posta ücretinin davacılardan alınarak davalı ——- verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——– nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.20/01/2022