Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/696 E. 2019/376 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/696
KARAR NO : 2019/376
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/06/2016
KARAR TARİHİ: 02/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı 07.06.2016 tarihli dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili şirket ile davalı-borçlu şirket arasında ticari ilişki olduğunu, müvekkili şirketin geçmiş dönem faturalı alacaklarından kaynaklanan bakiye cari alacaklarını tahsil edememesi üzerine davalı hakkında İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün ———— Esas sayılı takip dosyası ile takibe geçildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesinde özetle; müvekkil ile davacı arasında 2014 yılı içinde Müşteri Sözleşmesi (taşıma yemek) başlıklı sözleşme kurulduğunu, sözleşme ile davacı, 4 çeşitten oluşan öğle yemeği birim fiyatının 4.75 + KDV, 4 çeşitten oluşan akşam yemeği birim fiyatının 4,75 TL+KDV, kahvaltı birim fiyatının ise 2.00 TL + KDV olduğunu, çay ve şekerin taraflarınca karşılanacağını, suyun ayrıva fatura edileceğinin kararlaştırıldığını, davacının sözleşme uzadıkça müvekkiline gönderdiği faturalardaki birim fiyatını şişirdiğini ve fazladan tahsilat yaptığının farkedildiğini bunun üzerine davacı şirket yetkilisi ile konuşularak 31.12.2015 tarihli KDV dahil 8.880.84 TL bedelli 2015 yılı yemek alış fiyat farkı kesilerek davacıya gönderildiğini, davacı yanca takip dosyasına kanulan cari hesap özetine göre müvekkilinin 2015 yılında bakiye 21.157,46 TL borçlu göründüğünü, bu durumun gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin bütün defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğunu bu kayıtlara göre davacının müvekkiline 3.038.68 TL borçlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 06/05/2016 tarihinde cari hesaba dayalı olarak 17.027,50 TL asıl alacak ve 484,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.512,43 TL üzerinden icra takibi başlattığı, davalının yasal sürede borca itiraz ettiği, iş bu davanın yasal 1 yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan raporda özetle; davacının 2014-2015-2016 yılı ticari defterlerden, zorunlu kapanış tasdikine tabi yevmiye defterlerinin süresinde noter kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve kayıtların birbirini doğruladığını, davacı kayıtlarına göre davalıdan bakiye 17.027,60 TL alacağı bulunduğunun tespit edildiğini, davalının 2014-2015-2016 yılı ticari defterlerden 2014 ve 2016 yılı yevmiye defterlerinin süresinde noter kapanış tasdiklerinin yaptırıldığını ancak envanter defterinin ibraz edilmemesi nedeniyle kayıtların birbirini doğruladığından söz edilemeyeceğini, davalının kayıtlarına göre davacıdan 7.168,64 TL alacağı bulunduğunun tespit edildiğini, taraf defterlerinin birbiriyle uyumlu olmadığını,30.06.2014 tarih 646,65 TL bedelli, 10.10.2014 tarih 1.763,10 TL bedelli, ——-tarih ———- bedelli 3 adet faturanın davacı defterlerinde olup davalı defterlerinde olmadığını, —- tarih ve—TL tutarlı ödeme ile — tarih ve—-TL bedelli iade faturasının davalı defterlerinde olup davacı defterlerinde olmadığını, davacının toplam 6.314,49 TL tutarlı 3 adet faturayı davalıya teslim ettiğini ispatlaması gerektiğini, davalının da iade faturasını teslimi ile 9.000,00 TL’lik ödemeyi ispatlaması gerektiğini, taraf defterlerine göre davacının davalıdan 10.713,11 TL alacaklı olduğu, davalı tarafından yapılan ödemelere ilişkin dekontların sunulmadığı, tüm fatura,sevk irsaliyesi ve ödeme belgelerinin sunulması gerektiği belirtilmiştir.
Davalı vekilinin talebi üzerine —— müzekkere yazılarak—— numaralı, —-keşide tarihli, —-TL bedelli çekin ödeme bilgilerinin celbine karar verilmiş, gelen cevabi yazıda davalı tarafından keşide edilen çekin ——— ödendiği bildirilmiştir.
—-numaralı, —– keşide tarihli, ——–TL bedelli çekin davacıya teslim edildiği davacının da kabulündedir.
Garanti bankasından müzekkere cevabı geldikten sonra taraf vekillerinin rapora karşı beyan ve itirazlarını değerlendirmek üzere dosya önceki bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan ek raporda özetle; davalının defterlerinde — tarihinde, —– çek ödemesi” açıklamasıyla-TL ödeme kaydının,- tarihinde “çek ile ödeme” açıklamasıyla — lik ödeme kaydı yer aldığını, bu kayıtlarda sadece bir tanesinin davacı kayıtlarında yer aldığını, davacı defterinde—- tarihinde davalı defter kaydına giren —- nolu 9—- TL ödeme çek kaydının, davacı defterlerinde olmadığını, davalının banka kayıtları ile ödemeyi ispatladığını, davalı defterinde olup davacı defterinde olmayan —- tarihli (2015 yemek alış fiyat farkı)- TL bedelli faturanın 2015 yılı sonunda kesilen iade faturasının kabul edilip edilmeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğu, davacının takip tarihi itibari ile —-TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Davalı vekili, – tarihli (2015 yemek alış fiyat farkı) 8.880,84 TL bedelli fatura aslını ve yurtiçi kargoya ait gönderi formunu dosyaya sunmuştur ancak gönderinin içeriğinde fiyat farkı faturasının olup olmadığı anlaşılamadığı gibi gönderi formunda davalıya atfen imzada mevcut değildir. Bu hali ile fiyat farkı faturasının davacıya teslimi ispatlanamamıştır.
13.11.2018 tarihli duruşmada davacı vekiline bilirkişi kök raporunda belirtilen 30.06.2014 tarihli 646,65 tl bedelli,—- tarihli —TL bedelli ve –tarihli 3.904,074 TL bedelli fatura asıllarını sunması süre v-erilmiş olup, davacı vekili fatura sunmuştur. Sunulan faturaların teslim alan kısmının boş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın, cari hesaba dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, cari hesabı oluşturan faturaların mal satışına ilişkin olduğu, davalının davanın reddini talep ettiği, bu durumda davacı satıcının faturalara konu malları davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, davacı kendi ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle 17.027,60 TL alacaklı görünmekte ise de davalının ticari defterlerinde bu alacağın tespit edilemediği, davacının defterlerinde kayıt edilen ancak davalı defterlerinde yer almayan 3 adet fatura aslının sunulması mahkememizce talep edilmesi üzerine davacı tarafça faturalar sunulmuş ise de sunulan faturalarda teslime ilişkin bilgi yer almadığı gibi teslime dair başka bir delil de sunulmamıştır. Teslim alan kısımlarının boş olması nedeniyle sunulan belgelerin iddiayı ispata yeterli görülmediği, davacının davalının defterlerinde yer almayan 3 adet faturaya konu malları davalıya teslim ettiğini ispat edemediği, davanın sübuta ermediği anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 44,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 211,51 TL harcın mahsubu ile bakiye 167,11 TL nin davacıya iadesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 02/04/2019