Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/658 E. 2020/36 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/658 Esas
KARAR NO : 2020/36
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 08/03/2016
KARAR TARİHİ: 16/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılardan ———–babaları——- tarihinde davalılardan …’in yönetiminde olan ——– plakalı aracın çarpması sonucu hastaneye kaldırıldığını ve fakat kurtarılamayarak ——– tarihinde vefat ettiğini beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile müvekkili …’nın maddi zararların şimdilik ——–TL’sinin ———- tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkillerinin manevi zararların tazmin edilebilmesi için … bakımından ——- TL diğer müvekkilleri için —– TL olmak üzere toplam —– TL manevi tazminatın davalılar … ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsiline, dava konusu ihtilaf bakımından temerrüt gerçekleşmiş olduğundan müvekkillerinin tazminat alacaklarının tahsilini garanti altına alınabilmesinin temini maddi tazminat istemi bakımından tüm davalılara manevi tazminat istemi bakımından ise davalılar … ve …’e yönelik ihtiyati haciz taleplerinin taktiren teminatsız olacak şekilde kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça müvekkili şirkete başvuru yapılmadığından dava şartı yokluğundan usulden davanın reddine, aksi taktirde müteveffanın yaşı sebebi ile eşin destekten yoksun kalmadığı gerekçesi ile davanın reddine, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar———usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, poliçe ve hasar dosyası, ——————- kayıtları, ceza dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce meydana gelen trafik kazasında araç sürücülerinin kusur durumlarının belirlenmesi için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen ——— tarihli raporda özetle; müteveffa ——– karşıya geçmek için yakındaki trafik ışıklı yaya geçidini kullanmadığı, taşıtlara yeşil ve yayalara kırmızı ışık yanarken taşıt yolunun karşısına geçmeye çalışarak———– plakalı araç ile kazaya karıştığı hayatını kaybettiği için Karayolları Trafik Kanunu’ nun 68/b/1 ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 138/b/1 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği, trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğu, davalı sürücü …’in yönetimindeki ——– plakalı otomobili ile normal seyrederken taşıt yolunun karşısına geçmek isteyen yaya ———yaya geçidini kullanmaması, trafik ışıklarına uymaması ve taşıtların arasında aniden önüne çıkması nedeniyle çarptığı ve ölümüne neden olduğu için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı kanaatini bildirimiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; davacılar tarafından, meydana gelen trafik kazası neticesinde desteklerinden yoksun kaldıklarından bahisle maddi ve manevi zararlarının tazmininin talep edildiği; davalılar tarafından davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır. Eldeki davada; davalılardan …’e yöneltilen husumetin genel hükümlere göre kusur sorumluluğu esas alınarak değerlendirilmesi; diğer davalılara yöneltilen husumetin ise KTK hükümlerine kusursuz sorumluluk ilkesi esas alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda; TBK’nun 49. maddesinde “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmü düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 52. Maddesinde “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yine 2918 sayılı KTK’nun 85. maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükmü düzenlemiştir. Aynı Kanunun 86/1. Maddesinde ise “İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulur.” düzenlemesi yer almaktadır.
Somut olay bakımından; dosya kapsamında alınan ve soruşturma ve ceza dosyası ile uyumlu bilirkişi raporlarının değerlendirilmesinde, meydana gelen trafik kazasında davacılar murisinin asli ve tam kusurlu olduğu, davalı araç sürücüsünün meydana gelen trafik kazasından herhangi bir kusurunun bulunmadığı, TBK’nun 52. Maddesi uyarınca zarar görenin zararın meydana gelmesinde etkili olduğu, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunmayan araç sürücüsüne karşı tazminat isteminin yerinde olmadığı, yine KTK’nun 86/1. Maddesi uyarınca sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle işleten ve sigortanın meydana gelen zarardan sorumluluğunun ortadan kalktığı (Yargıtay ——– Hukuk Dairesi’nin ——–E. ——— K. Sayılı İlamı) kanaatine varılmakla davacıların destekten yoksun kalma istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacıların manevi tazminat istemleri bakımından ise; meydana gelen trafik kazasında her ne kadar davacıların oğullarını vefatı nedeniyle manevi olarak üzüntü içinde oldukları açıkça ortada ise de, davalı araç sürücüsüne atfı kabil kusur bulunmadığı, kendi kusuru bulunmaksızın meydana gelen zararın davalılardan tazmininin hakkeniyet ilkesi ile bağdaşmayacağı kanaatiyle, davacıların iş bu istemi yönünden de davanın reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 218,60 TL harçtan mahsubu ile kalan 164,20 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Davalı ———- kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca davacı …’ nın reddedilen maddi tazminat davası yönünden 1.000,00 TL. avukatlık ücretinin adı geçen davacıdan alınarak davalı —— verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
4-Davacılar tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile … Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/01/2020