Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/651 E. 2018/425 K. 10.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/651 Esas
KARAR NO : 2018/425
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/05/2016
KARAR TARİHİ : 10/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı şirkete ait emtiaların uluslararası taşımasını çeşitli zamanlarda üstlendiğini, davalıya verilen taşıma işlemi karşılığında 31/10/2013 tarihli 16.050,00 USD bedelli demuraj ücreti fatura düzenlendiğini, davalı tarafın borcunu ödememesi üzerine alacaklarının tahsili için başlatılan takibe itirazın iptaline karar ve takibin kaldığı yerden devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin …………i müşterisine ihraç edilmek üzere 17/02/2011 tarih ve…………. sıra numaralı fatura ve buna bağlı sevk irsaliyesi ile davacıya teslim edilen ürünlerin, tutanak ile teslim alındığı tarih olan 02/10/2013 tarihine kadar davacının hatasından öte kasta varan davranışları sebebi ile limanda bekletilerek müvekkili firmanın büyük zarar görmesine sebebiyet verildiğini, buna rağmen bir alacak talebinde bulunmak sureti ile dava ikame edilmesinin mümkün olmadığını, böyle bir taleple dava açılmasının iyi niyetli bir tacirin başvuracağı bir yol olmadığını, davacı firmanın ile üstlenmiş olduğu ihracatı gerçekleştirmediği gibi teslim aldığı malları dahi iade alma hususunda kasıtlı davranmak sureti ile müvekkiline zarar verdiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce alınan 15/01/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; demuraj bedelinin, dış ticaretlerde konteynerdeki emtianın boşaltılması için alıcı ile satıcının anlaşması ile belirlenen süre nedeniyle alıcı tarafından ödenen bedel olduğunu, taraflar arasındaki yazışmalarda belirtilen liman masrafının demuraj bedeli olduğunu, deniz yolu ile taşımalarda limandaki bekleme süresinin taşıma başlamadan kararlaştırılmış olması gerektiğini, belirlenen sürenin aşılması halinde ise demuraj bedelinin ödenmesi gerektiğini, davacının demuraj bedeli ödemesi için emtianın ya kendi sahasında beklemesi yada emtianın beklediği yere ödeme yapmış olması gerektiğini, ancak eldeki dava bakımından demuraj bedelini ödeyen kişinin davalı olduğundan bahisle davacının davasında haklı olmadığı kanaatine varılıdğını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; ilamsız icra takibne yapılan itirazın iptali olduğu, davacı tarafça davalı adına demuraj bedeli altında düzenlenen fatura bedelinin ödenmediğinden bahisle başlattığı takibe yapılan itirazın iptalini talep ettiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. HMK’nın 114.madddesinde dava şartları belirlenmiş, Mahkemenin görevi daşa yartı olarak düzenlenmiştir. 6102 sayılı TTK’nın 5/2.madde ve fıkrasında “Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve 4 üncü madde hükmünce ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır. Bir yerde ticaret davalarına bakan birden çok asliye ticaret mahkemesi varsa, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, asliye ticaret mahkemelerinden biri veya birkaçı münhasıran bu Kanundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilebilir.” düzenlemesine yer verilmiştir. Eldeki dava bakımından taraflar arasında deniz yolu ile taşımaya ilişkin ticari ilişki bulunduğu, davalının emtialarının davacı tarafça taşınması nedeniyle düzenlenen demuraj bedelinin tahsili için icra takibi başlatıldığı, demuraj bedelinin 6102 sayılı TTK’nın deniz ticareti başlığını taşıyan 5.kitabında yer alan 1155.maddesinde düzenlendiği, bu hali ile eldeki davanın deniz ticaretine ilişkin olduğu ve yargılamaya Deniz İhtisas Mahkemesi Sıfatı ile İstanbul 17. ATM tarafından bakılması gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle davanın HMK nın 115/2. Mad uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesine (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla bakılmak üzere ) gönderilmesine,
3- Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğıinden itibaren iki haftalık süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.10/04/2018