Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/650 E. 2019/1050 K. 24.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/650 Esas
KARAR NO: 2019/1050
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2016
KARAR TARİHİ: 24/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından davalıya farklı tarihlerde plastik malzemeler satıldığını ve teslim edildiğini, faturaların ve malların ——- ile davalıya teslim edildiğini, davalı tarafça malların ve faturaların teslim alınmasına rağmen —-TL toplam fatura bedelinin ödenmediğini, alacağın tahsili için İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça takibe haksız ve dayanaksız şekilde itiraz edildiğini, alacağın likit olduğunu belirterek; itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün —-Esas sayılı dosyası, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası, dosyamız arasına alınmış tetkik edilmiş, dosyanın incelenmesi neticesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —– TL asıl alacağın yıllık %9 oranında yasal faizi ile tahsili amacıyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin —- tarihinde borçlu davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafça icra takibine —- tarihinde takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
Mahkememizce davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması için Adana Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, talimat mahkemesince alınan —– tarihli bilirkişi raporu ile özetle; davacı şirket kayıtlarının incelenmesi neticesinde davacının davalıdan takip tarihi itibari ile —- TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davalı yanın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılması için dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli rapor ile özetle; davalı tarafça ticari defter ve kayıtların sunulmadığı, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan takip tarihi itibari ile —- TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı tarafça fatura konusu malların ve faturaların teslimine ilişkin kanıt olarak gösterilen —– firmasına ait kayıtların incelenmesinde; davacı kayıtlarında —– firmasına ilişkin cari hesap kayıtları ile buna ilişkin sunulan fatura ve örneklerinin birbiri ile uyuştuğu, —– tarihinde davalının fatura adresine dava dışı kargo firması tarafından toplam —- parça ve ağırılığı belirtilen malzemelerin teslim edildiği, teslim tutanağında irsaliye tarihi olarak belirtilen —- tarihinin davacı yanca düzenlenen fatura ve sevk irsaliye tarihleri ile uyuştuğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı tarafça, davalı tarafça ödenmeyen fatura alacaklarının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, davaya herhangi bir cevap verilmeyerek dava dilekçesinde vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacı yana ait ticari defter ve kayıtların usulüne uygun olarak tutulduğu, kendi lehine delil teşkil ettiği, davalı tarafça ticari defter ve kayıtların belirlenen inceleme gün ve saatinde usulüne uygun çıkarılan davetiyeye rağmen ibraz edilmediği, bu hali ile; davalı yanın HMK md. 222/5 uyarınca ticari defterlerini ibrazdan kaçınmış sayıldığı, davacı tarafça fatura konusu malların ve faturaların dava dışı kargo firması aracılığı ile davalı şirketin adresine tebliğ edildiği, sonuç itibariyle; davacı tarafça taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve malların teslim edildiğinin ispatlandığı, davalı tarafça ödeme iddiasında bulunulmadığı gibi davaya da herhangi bir cevap verilmediği, bu hali ile; davacının davalıdan —– TL alacağının bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar tarafları tacir olması ve taraflar arasındaki işin ticari iş olması nedeni ile icra takibi ile avans faizi talep edilebilecek ise de; davacı yana icra takibi ile %9 oranında yasal faiz isteminden bulunulmuş olup, taleple bağlılık ilkesi uyarınca; asıl alacağa takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak ve yıllık %9 yasal faiz oranını aşmayacak şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
Takibe konu alacağın miktarı kesin ve belirli olduğu gibi hesaplanması bir tespit yapılmasını gerektirmediğinden davalının haksız itirazı nedeniyle alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olduğu kanaatine varılmıştır.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
Sabit olan —– TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda işleyecek ve yıllık %9 oranını aşmayacak yasal faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü’nün —— esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına,
Asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 234,37 TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 41,45 TL peşin harç ve icra dosyasında peşin alınan ve dava açılırken mahsup ettirilen 17,15 TL peşin harç olmak üzere toplam 58,60 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan 175,77 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça icra dosyasından ve iş bu dosyadan alınan toplam 58,60 TL peşin harç ve 29,20 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 87,80 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 179,30 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.179,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Tarafların yokluğunda miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 24/10/2019