Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/647 E. 2022/283 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/647 Esas
KARAR NO: 2022/283
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/05/2016
KARAR TARİHİ: 31/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Yukarıda adı ve adresi yazılı davacı tarafından açılan hukuk davasının —-yapılan yargılaması sonucunda aşağıda gerekçesi yazılı hükme ulaşılmıştır.
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirkete—- sayılı aracın davalı şirkete sigortalı —plakalı araç ile karıştığı trafik kazasında dava dışı —yaralandığı ve maluliyeti nedeniyle uğradığı zararların tazmini için müvekkili—–tazminat davası açtığı ve— karar çıktığı, karar neticesinde müvekkili şirketin— ödermle yaptığı, ödeme tarihinin — olduğu, davalıya karşı icra takibinin — tarihinde yapıldığı ve zamanaşımı süresinin dolmadığı, davalı –yapan sigorta şirketi olduğu, — plaka sayılı aracın %50 kusurlu olduğu, müvekkili şirket kusur oranı nispetinde ödediği tazminatın —- yönünden icra takibi başlattığı, davalı sigorta şirketinin de —plakalı aracın %50 kusuruna isabet eden tazminat tutarı olan — tamamından sorumlu olduğu, her ne kadar —– içinde icra takibi yapılmış ise de bu borçlu bakımından tebligat aşaması tamamlanamadığından , bu borçlunun itirazı halinde bu borçlu hakkında da itirazın iptali davası açılıp birleştirme talep edileceği, tüm bu sebeplerle müvekkili şirketin —–uyarınca ödediği tazminatı rücuen talep etme hakkı doğduğu, müvekkili şirket alacağının ödenmesi için davalıya başvurduğu ancak olumlu cevap alamadığı, bu güne kadar da alacağın ödenmediği, alacağın tahsili için —- dosyası ile takip yapıldığı fakat bu takibe davalının haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği, tüm bu nedenlerle davalının —- sayılı dosyasına yapmış itirazın iptalini, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili şirkete icra takibi başlatmadan önce dava konusu — maluliyeti sebebiyle herhangi bir başvuru yapmadığı, ayrıca —— sayılı dava da taraflarına ihbar edilmediği, bu nedenle sorumluluklarının sadece sigortalısının kusuru oranında asıl alacak ile sınırlı olduğu, poliçe dahil, delillerin şirkete tebliğinden itibaren uygun olan meblağ derhal ödeneceğinden, davacı sigorta şirketinin bu yola gitmeden dava açması protokol ihlali olup, faiz, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinden gerek sigortalısının ve gerekse şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığı, davayı kabulü anlamına gelmemek kaydıyla davacı taraf, müvekkili şirketin kusurlu olduğunu ve zararını usulen ispat etmesi gerektiği, davacı tarafından talep edilen hasar miktarının fahiş olduğu, kazanın hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde iddia edildiği gibi meydana geldiğinin ispatı gerektiği, maddi vakanın ispatı halinde müvekkili şirket, davacının gerçek zararını tazminle sorumlu olacağı, ayrıca sigortalının kaza sebebiyle kusurunun tespit edilmesini, ceza davasının sonucu bekletici mesele yapılmasını, aleyhe açılan davanın reddini, davacının davasının ispatı halinde müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı—- sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleti ve vekâlet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, İİK’nun 67/1 maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, ibraz ettikleri tüm deliller, mahkememizce alınan bilirkişi raporu—- sayılı dosyası ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—-sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine — asıl alacak ve —işlemiş faiz olmak üzere toplam— tahsiline yönelik icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya — tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafından —-tarihinde icra takibine itiraz edildiği, davanın yasal – yıllık süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
—- sayılı dosyası uyap sistemi üzerinden celbedilmiş ve dosyamız arasına alınmıştır.
— karar çıktığı, verilen kararın— Sayılı karar ilamı ile bozulduğu ve akabinde — numarasına kaydının yapıldığı, —- tarihinde karar verildiği, verilen kararın —- tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya aktüer bilirkişiye sevk edilmiş, aldırılan —-tarihli aktüer bilirkişi raporunda özetle; davalının zamanaşımı definde bulunduğu, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 73/1. maddesine göre müteselsil sorumluların birbirine karşı açtıkları rücu davalarında zamanaşımı süresi ödeme tarihinden itibaren 2 yıl, rücu alacağının muaccel olduğu tarihte (ödeme tarihinde) yürürlükte bulunan 818 Sayılı Türk Borçlar Kanununda, müteselsil borçlular arasındaki iç ilişkide uygulanacak zamanaşımı süresinde ilişkin açık bir düzenleme bulunmadığından,—— gereğince ödeme tarihinden itibaren — zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiğinin kabul edildiği, bu doğrultuda ödeme yapan davacı sigortacı şirketinin aracın—- olarak diğer araç sigortacısına açtığı rücu davasında zamanaşımı süresinin dolmadığı sonucuna ulaşıldığı, davacı sigorta şirketince ödenen — bakiye tutardan %50 kusura karşılık gelen kısmında davalı açısından sorumluluk tutarı olacağı, bu oran da —–olabileceği,
icra dosyasında alacağa yasal faiz istendiği, talep gibi davacı alacağına icra günündenitibaren yasal faiz işletilebileceği, takdirinin mahkemede olduğu, tüm delil ve değerlendirmeler sonunda davacı sigorta şirketi alacağının —kadar olabileceği, itirazın bu tutar kadar iptaliyle takibin devamına karar verilebileceği, —– gününden —- işletilebileceği, icra inkar tazminatına hükmedilip edilmeyeceği mahkemenin takdirinde olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde ; davacının — plakalı aracın —–olduğu, davaya konu kaza sebebiyle dava dışı —-dosya ile davacı aleyhine maddi tazminat davası açtığı ve davanın bozma neticesinde yeni esası olan — numarası ile tekrar karara çıkıp —tarihinde kesinleştiği, dosyamız davacısının karar üzerine — ödeyerek dosya borcunu kapattığı—– düzenlemiş olduğu kusur raporunda davaya konu kazada —- plakalı araç sürücülerinin %50’şer oranda eşit kusurlu olduklarının belirtildiği, mahkememizce alınan —- tarihli bilirkişi raporunun da belirlenen bu kusur raporu baz alınarak düzenlendiği anlaşılmakla gerekçeli , bilimsel ve denetime uygun bilirkişi raporu hükme esas alınmış ,davacının icra dosyasına ödemiş olduğu — hasar bedeli için, ödemiş olduğu tazminatın %50 kusuru oranında davalıdan talep edebileceği kabul edilmiş, davacının takip tarihi itibariyle — alacaklı olduğu, işlemiş yasal faiz olan— de eklenmesi suretiyle alacağın toplamının —– olduğu anlaşılmakla itirazın iptaline ve takibin bu bedel üzerinden devamına karar verilmiş, asıl alacağın likit olduğu değerlendirilmekle asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına da hükmedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile,
—- sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin —— üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faizi işletilmesine
Alacak likit olmakla asıl alacağın %20’si oranında hesap edilen 17.791 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- KARAR HARCI;
Davanın kabul edilen 90.205,27-TL’lik bölümü üzerinden belirlenen 6.161,92-TL nisbi karar harcının 1.090,00-TL’lik bölümü dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan, geriye kalan 5.071,72-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-AVUKATLIK ÜCRETLERİ
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 12.519,50-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 17,35-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
a-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 1.090,00-TL peşin harç, 29,20-TL başvurma harcı toplamı 1.119,2‬0-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b-Davacı tarafından sarfedilen 800,00-TL bilirkişi ücreti ve 118,40-TL posta ücreti olmak üzere toplam 918,40-TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 918,22-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 0,18-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —— nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.31/03/2022