Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/614 E. 2018/752 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/614 Esas
KARAR NO : 2018/752

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 03/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkil ………….. tarafından işyerinde kullandığı elektrik tüketim miktarına göre fatura tahakkuk edildiği, bu fatura bedelleri kendisinden tahsil edildiğini, Müvekkil faturalarında hizmet bedeli karşılığı olmayan “K/K bedeli” adı altında kayıp ve kaçak bedeli, sayaç okuma bedeli, parekende satış hizmet bedeli (psh), iletim ve dağıtım bedeli alındığını , haksız yere kendisinden tahsil edilen bu bedellerin iadesi talebiyle bu davayı açma zarureti doğduğu, şikayet olunan elektrik dağıtım şirketi tarafından, müvekkilin kullandığı elektrik tüketim miktarına göre kendisine fatura tahakkuk edilmekte ve bu fatura bedelleri kendisinden tahsil edildiğini, bu faturalarda hizmet bedeli karşılığı olmayan “K/K bedeli” adı altında kayıp, kaçak bedeli, sayaç okuma, perakende satış hizmet bedeli(psh), iletim ve dağıtım bedellerinin alındığı, üstelik kayıp ve kaçak oranları bölgeler arasında oransal olarak da farklılık oluştuğu, faturalara “K/K Bedeli” adı altında % 15 ve daha yüksek oranlarda ücret yansıtıldığı, müvekkile gönderilen faturalarda kayıp-kaçak ve diğer kesintiler ayrı kalem olarak gösterilmediğini, bu sebeple ve elektrik dağıtım şirketinden istenmesine rağmen gerekli dökümlerin alınamaması üzerine müvekkilden tahsil edilen bedellerin tespiti yapılmadığı ve davamız belirsiz alacak davası olarak açılmak durumunda kalındığından bahisle davacıdan haksız olarak elektrik faturalarına yansıtılmak suretiyle tahsil edilen geriye dönük on senelik elektrik kayıp-kaçak, sayaç okuma, perakende satış hizmeti (psh), iletim ve dağıtım bedellerinden ayrıca bu bedellerden alınan ……… payı, Belediye Tüketim Vergisi ve bunlara ilişkin KDV tahsilat bedellerinin tam tutarının hesaplanması şimdilik mümkün olmadığından fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 1.000,00 TL’sinin avans faiziyle beraber davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazında bulunduklarını,Kanun’un 27/6. maddesi nedeniyle dağıtım şirketleri, genel aydınlatma ile teknik ve teknik olmayan kayıplarından dolayı enerji ihtiyaçlarını. ……..Şirketi’nden (“……..n etmek zorunda olduğunu, davacı iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, dava konusu bedellerin muhatabı Davacı’nın bulunduğu bölgedeki elektrik dağıtım şirketi olduğunu, davalının dava konusu hiçbir bedel üzerinde tasarrufu bulunmadığından bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Dava, hukuki niteliği itibari ile; elektrik abonesi olan davacıdan, kayıp-kaçak, sayaç okuma bedeli adı altında tahsil edilen bedellerin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Taraflar arasında elektrik satışı konusunda abonelik ilişkisi kurulmuş olduğu hususu uyuşmazlık konusu değildir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespitiyle uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilmiştir.
Yargılama sırasında 17/06/2016 tarih 29745 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Yasa ile 6446 sayılı Enerji Piyasası Kanunu’nda bir kısım maddelerde değişiklik yapılarak yeni maddeler ilave olunmuştur. Getirilen değişikliklerin bir kısmının Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla İstanbul ………….ATM.2015/1121 esas sayılı dosyasında Anayasa Mahkemesine müracaat edilmiştir. Anayasa’nın 152.maddesi Anayasa’ya aykırılığın diğer mahkemelerde ileri sürülmesi halini düzenlemekte olup, maddenin 3.fıkrasında Anayasa Mahkemesinin işin kendisine gelişinden başlamak üzere 5 ay içinde karar verip açıklayacağı bu süre içinde karar verilmezse mahkemenin davayı yürürlükteki kanun hükümlerine göre sonuçlandıracağı kabul edilmiştir. Aynı yöndeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulü Hakkında Kanun’un 40/5 maddesinde de yer almaktadır. Anayasa Mahkemesi Başkanlığı Genel Sekreterliği tarafından İstanbul ……….. ATM.’ye hitaben düzenlenmiş 30/06/2016 tarihli yazı ile 2015/1121 esas sayılı başvuru, karar ve eklerinin 27/06/2016 tarihinde alınıp …….. esasa kaydının yapıldığı bildirilmiştir. Bu tarihten itibaren 5 aylık süre dolmuş, Anayasa Mahkemesince herhangi bir karar verilmediği tespit edilerek yürürlükteki yasa hükümlerine göre yargılamaya devam olunması gerektiği anlaşılmıştır.
Kayıp kaçak, sayaç okuma vb. bedellerle ilgili olarak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu ve Yargıtay ……..Hukuk Dairesi’nce verilen kararlar ile bu bedellerin mevcut mevzuat kapsamında abonelerden tahsilinin hukuka uygun olmadığı kabul edilmiştir.
Mahkememizde açılan davadan sonra 17/06/2016 tarihinde 29745 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6719 sayılı Kanun’un 21.maddesiyle 6446 sayılı Kanun’un 17.maddesinin 1, 3 ve 4.fıkraları ile 6.fıkrasının (a,ç,d,f) bendleri değiştirilmiş, aynı maddeye eklenen 10.bend ile “kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda Tüketici Hakem Heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.”hükmü getirilmiştir.
6719 sayılı Kanun’un 26.maddesi ile 6446 sayılı Yasaya eklenen Geçici 20.maddesinde ise “Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17.madde hükümleri uygulanır.”hükmü düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre Tüketici Hakem Heyetlerinin ve mahkemelerin bu konuda açılacak davalarda inceleme ve araştırma yetkisi sadece dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedellerinin Kurumun bu konuda düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlanmıştır.
Kanunun yürürlüğünden önce mahkememizde açılan iş bu davada davacı yanın tahsilatların EPDK’nın düzenleyici işlemlerine aykırı olduğu yönünde bir iddiası bulunmayıp yapılan tahsilatların haksız ve hukuka aykırı olduğu iddiasıyla davalıdan tahsili istenmiş, EPDK’nın düzenleyici işlemlerine uygunluk denetimi yönünden bilirkişi incelemesi yapılması yönünde bir talepte bulunulmamıştır.
Bir davanın yargılaması sürerken yürürlüğe giren yeni bir Kanun ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararı nedeniyle davanın konusuz kalması mümkündür. Bu durumda mahkemece davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmektedir. Mahkememizde açılan davanın yargılaması sırasında 17/06/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6719 sayılı Yasa ile 6446 sayılı Yasaya getirilen yeni düzenlemeler uyarınca dava konusuz kalmıştır. Yürürlüğe giren yeni yasa nedeniyle konusuz kalan davada yeni yasanın yürürlüğe girmemiş olması halinde davanın açıldığı tarih itibariyle haklı olan ve kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gereklidir. Mahkememizde açılan davanın tarihi itibariyle gerek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu gerekse Yargıtay ……..Hukuk Dairesi kararları ile davacının bu davayı açmakta haklı olduğu sabittir. Dava açıldığı anda haklı durumda olan tarafın yargılama sırasında oluşan yasa değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden ve dolayısıyla karşı tarafın vekalet ücretinden sorumlu kılınması da mümkün değildir. Bu nedenle davanın açıldığı tarih itibariyle davasında haklı olan davacı taraf lehine maktu vekalet ücreti takdir edilmiş, yapılan yargılama giderlerinin de davalıdan tahsiline karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 6,70 TL nin davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 62,70 TL, sarfedilen 108,65TL posta gideri olmak üzere toplam 171,35 TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacı tarafa iadesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan …………gereğince 1.000 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsiline , davacıya verilmesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.