Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/466 E. 2019/224 K. 26.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/466
KARAR NO : 2019/224

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/04/2016
KARAR TARİHİ : 26/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı tarafla yapılan anlaşma gereğince müvekkili tarafından davalı şirkete, dondurulmuş taze fasulye, milföy hamuru, mantı, mısır vs gıda malzemeleri satış ve teslimatını yapıldığını, ancak davalının cari hesap bakiye borcunu ödemediğini, Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün 2016/3319 E sayılı dosyası üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve % 20 inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesinin bulunmadığını, dava konusu olayda müvekkil şirkete teslim edilen bütün fatura bedellerinin ödendiğini, bu nedenle davacının, ödenmemiş hangi fatura kalmış ise bunu sevk irsaliyesi ile müvekkiline teslim edildiğinin kanıtlanması gerektiğini, faturanın tek başına ispata yeterli olmadığını, davacıya bir borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini ve % 20 kötü niyet tazminatına mahkumiyetini istemiştir.
Dava, İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, icra takibine konu İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/3319 Esas sayılı takip dosyası, mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda alınan bilirkişi raporu ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Davaya dayanak İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/3319 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından davalı aleyhine 8.743,30 TL asıl alacak, 5,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.748,33 TL alacağın tahsiline yönelik ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının süresi içerisinde ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğu ve eldeki davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz 06/04/2017 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişinin 10/07/2017 tarihli raporu ile özetle; davacının e-defter tuttuğunu, noter açılış ve kapanış tasdiklerini yaptırma zorunluluğu olmadığı, davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan 8.743,30 TL bakiye alacağının bulunduğu, davalı firmanın defter ve belgelerini ibraz etmediği, takip dayanağı olan faturalara ilişkin düzenlenen sevk irsaliyelerinin bir kısmında isim ve imzanın yer aldığı, sevk irsaliyesinde ismi yazılı şahıslardan ——— adına teslim edilen ve dava konusu edilmeyen faturaların bedelinin davalı tarafça ödendiği, bu sebeple bu şahsın davalı şirket çalışanı veya yetkilisi olduğunun kabulünün gerektiği, diğer faturalara ilişkin malların teslim edildiğinin ispatlanamadığı, davacının takipten davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin herhangi bir delil sunulmadığı, bu nedenle talep edilen işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davacının davalıdan icra takibi tarihi itibariyle 5.574,13 TL alacaklı olduğu, bu alacağın yıllık % 9.75 ve değişen oranlardaki avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği, davacının % 20 tazminat talebinin ise tamamen yüce mahkemenin takdirlerine ait olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 05/06/2018 tarihli celsesinde yeni gelen kayıtlar ve davacı itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın bir önceki bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişinin 24/09/2018 tarihli ek raporunda özetle; —- kayıtlarında yapılan incelemede sevk irsaliyelerinde isim ve imzaları bulunan —–davalı şirket çalışanı olduğu, bu faturalara konu alacağın tesliminin ispat edildiği, isimsiz imzalı 374,76 TL bedelli faturanın ise teslim edildiğinin ispatlanamadığı, davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 8.368,54 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; davacı tarafça davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle düzenlenen faturalardan kaynaklanan borcun tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptalinin talep edildiği, davalı tarafça teslimi yapılmış ve bedeli ödenmemiş herhangi bir fatura olmadığını belirterek borçlu olmadıklarının iddia edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, davacı tarafça icra takibine konu edilen 14/08/2015 tarihli ve 164,16 TL bedelli ve 18/08/2015 tarihli ve 210,60 TL olmak üzere 374,76 TL bedelli faturalara konu malların davalıya teslim edildiğini ispatlayamadığı, bunun haricindeki takibe konu faturalara ilişkin malların davalı şirket çalışanlarına teslim edildiği, davacının faturadan kaynaklı olarak davalıdan 8.368,54 TL bakiye alacağının bulunduğu, davalının icra takibinden önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, talep edilen faiz oranının yerinde olduğu, takibe konu alacak faturaya dayalı olup miktarı kesin ve belirli olduğu gibi hesaplanması bir tespit yapılmasını gerektirmediğinden davalının haksız itirazı nedeniyle alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olduğu, davacı tarafın kötü niyeti sabit olmadığından reddedilen miktar yönünden davalı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin yerinde olmadığı, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Sabit olan 8.368,54 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren artan azalan oranlarda uygulanacak ve yıllık % 9,75 oranını aşmayacak avans faizi ile ve isabet eden takip giderleri ile davalıdan alınıp davacıya verilmek üzere borçlu davalının İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğünün 2016/3319 esas sayılı takip dosyasına itirazının kısmen iptaline, takibin belirtilen şekilde devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Kabul edilen asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Reddedilen miktar bakımından davacının kötü niyeti sabit olmadığından davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı 571,66 TL’den icra dosyasında peşin alınan ve dava açılırken mahsup ettirilen 43,74 TL, dava açılırken yatırılan 105,58 TL olmak üzere toplam peşin harç olarak alınan 149,32 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 422,34 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça icra dosyasında ve bu dosyada yatırılan toplam 149,32 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 4,30 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 182,82 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —— göre belirlenecek nisbi vekalet ücreti maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım için karar tarihinde yürürlükte bulunan —– 13/2.maddesine göre belirlenen 374,76 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine
6-Davacı tarafından sarfedilen 193,20 TL tebligat ve müzekkere gideri, 1.000,00 -TL bilirkişi gideri olmak üzere toplam 1.193,20 TL yargılama giderinden davada haklı çıktığı %95,66 oranında olmak üzere 1.141,42 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan masrafların davacı üzerine bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.