Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/311 E. 2021/1089 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/311 Esas
KARAR NO : 2021/1089
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 17/03/2016
KARAR TARİHİ : 19/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; —- plakalı araca kırmızı ışıkta arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, davalı araç sürücüsünün olay yerinden hızla uzaklaşarak olay yerini terk ettiğini, bu nedenle kaza tespit tutanağı düzenlenemediğini, müvekkilinin kendi çabaları ile kaçan aracın plakasını ve sigorta bilgilerini elde ettiğini, meydana gelen kazada davalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, kaza edeniyle müvekkilinin aracında — plakalı aracın davalı — kayıtlı olduğunu, diğer davalı sigorta şirketi tarafından —- sigortalandığını, davalıların müvekkilinin aracında meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda ödeme yapılmadığını belirterek; şimdilik —- tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan — dava tarihinden önce — tarihinde vefat etmiş olduğu anlaşılmış olup, davacı yana adı geçen davalı yönünden taraf teşkilini sağlamak üzere süre ve yetki verilmiş, tespit olunan mirasçılar davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Dava dilekçesi davalı —-tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalılar tarafından yasal süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından, HMK md. 128 uyarınca, dava dilekçesindeki vakıaları inkar ettikleri kabul edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, araç fotoğrafları, poliçe ve hasar dosyası, tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
—Tarafından düzenlenen poliçe ve hasar dosyasının incelenmesinde; —- olduğu, aracın kullanım şeklinin otomobil olduğu, teminat limitinin —- tarihinde başvuruda bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizin —– kaza tarihinde davacının aracındaydım, aracı davacı kullanıyordu, ben sağ ön koltuktaydım, kaza olmadan önce kırmızı ışıkta durduk, biz yaklaşık olarak ortada duruyorduk, kazanın meydana geldiği yerde şerit çizgisi yoktu, ancak sağ ve sol taraftan araç geçebilecek şekilde yaklaşık üç aracın sığdığı bir yoldu, yeşil ışık yandı, biz harekete geçtik, yaklaşık iki üç metre gittikten sonra arkadan bir araç çarptı hatırladığım kadarıyla çarpan araç —- plakalı bir araçtı, araç aşırı hızlı şekilde bize çarptı çarpmasının etkisiyle içinde bulunduğumuz araç beş altı metre sürüklendi ve kavşağın ortasında durduk, daha sonra kazaya karışan şahıs yanımıza geldi, bizi fark etmediğini, yeşil ışığa odaklandığını söyledi, kendisinin sigorta bilgilerini verdi, beyan ettiği üzere üniversitede görevli olduğunu söyledi bunun üzerine kendisine güvendik, bu nedenle de herhang ibir tutanak tutmadık, —– bizim kırmızı ışıkta durduğumuz yerde hem tepede hem de yan tarafta trafik ışığı vardı” beyanında bulunmuş ve işbu beyanını imzası ile tasdik etmiştir.
Mahkememizce meydana gelen trafik kazasında kusur durumlarının tespiti için bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen — tarihli raporda özetle; meydana gelen trafik kazasının —- araca arkadan çarpması neticesinde meydana geldiğinin kabulü halinde, davalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı aracında meydana gelen hasar miktarının tespiti için bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen —- tarihli raporda özetle; meydana gelen trafik kazası ile davacı aracındaki hasarın uyumlu olduğu, ekspertiz incelemesinde belirtilen hasarın kaza sonucu gerçekleşebileceği, araçta yurt dışında tespit edilen hasar miktarı — piyasa şartları ile uyumlu ve kadri maruf olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalı — yargılamanın devamı sırasında—- tarihinde vefat ettiği anlaşılmış olup, adı geçen davalı yönünden taraf teşkilini sağlamak üzere davacı vekiline süre ve yetki verilmiş, tespit olunan mirasçılara duruşma gün ve saati ile bilirkişi raporları tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesi neticesinde; davacı tarafça, meydana gelen trafik kazası nedeniyle aracında meydana gelen hasar bedelinin tahsilinin talep edildiği; davalılar tarafından, davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamında öncelikli olarak davacıya ait aracın, davalıların sürücüsü, maliki ve sigortacı olduğu aracın çarpması neticesinde meydana geldiğinin ispatı gerekmektedir. Davalılar tarafından davaya cevap verilmediği ve mirasçılar tarafından da kazanın meydana gelmediği savunulduğuna göre bu hususu ispat yükü davacı yana aittir. Bu hususun ispatına ilişkin olarak ise davacı tarafından dosyaya bir takım fotoğraflar, —- eksper raporu ve tanık beyanına dayanılmıştır. Ancak dosyada mevcut fotoğrafların hangi tarih ve saatte çekildiği, kaza anına ait olup olmadığı belirsizdir. Davacı tarafından kazanın —- tarihinde meydana geldiği iddia edilmiş, düzenlenen eksper raporu ise belirtilen tarihten yaklaşık iki ay sonra—– tarihinde düzenlenmiştir. Yine davacı tarafından kazanın kırmızı ışıkta durur vaziyetteyken davalı aracının arkadan çarpması şeklinde gerçekleştiği ve davalı araç sürücüsünün kazadan sonra olay yerini terk ettiği iddia edilmiştir. Ancak dinlenilen tanık ise; kazanın yeşil ışığın yanması ile birlikte harekete geçtikten sonra meydana geldiğini, kazadan sonra davalı araç sürücüsünün yanlarına geldiğini ve duyulan güven nedeniyle kaza tutanağının düzenlenmediğini beyan etmiştir. Bu hali ile davacının iddiaları ile dinlenilen tanık beyanı arasında çelişkiler bulunduğundan, tanık beyanına da itibar edilmemiştir. Dosya içerisinde düzenlenmiş herhangi bir kaza tespit tutanağı bulunmadığı gibi, davacı tarafından dosyaya sunulan başkaca bir delil de bulunmamaktadır. Bu hali ile davacı taraf iddiasını ispat edemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere —gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Kanıtlanamayan davanın REDDİNE,
2.Alınması gerekli 59,30 TL harçtan dava açılırken yatırılan 152,71 TL harcın mahsubu ile bakiye 93,41 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4.Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5.Dahili davalılar—– kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalılara verilmesine,
6.Kararın kesinleşmesi halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde —— İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.19/10/2021