Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/291 E. 2018/813 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/291 Esas
KARAR NO : 2018/813

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 11/03/2016
KARAR TARİHİ : 17/07/2018 (Tefhim Tarihi) – 06/08/2018 (Yazılma Tarihi)

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın sigortacısı olduğu …….Plakalı aracın 30/09/2015 tarihinde yaptığı trafik kazası nedeniyle müvekkilinin eşi ve desteği konumundaki…. vefat ettiği ve davacının eşinin desteğinden yoksun kaldığından bahisle doğan zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; zarar görenin zorumlu sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiğini, ancak davacı tarafından istenilen eksik belgelerin müvekkil şirkete iletilmediğini, bu nedenle davacının dava açma hakkı bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur oranının tespiti bakımından dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilmesini, söz konusu kazada karşı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun belirtildiğini dolayısıyla araç sürücüsüne dava açılması gerektiğini müvekkili şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, tüm bu nedenlerle aracın hususi araç olması nedeniyle faizin yasal olması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davaya konu kazaya ilişkin olarak görülen ceza davasının yapılan yargılaması sırasında alınan ATK raporuna göre davalının sigortacısı olduğu araç sürücüsü ……. asli ve tam kusurlu olduğu kanaatine varıldığının bildirildiği, ….. Ceza Mahkemesi’nin 25/05/2016 tarihli 2016/73-115 Esas ve Karar sayılı ilamı ile ……. mahkumiyeti ile hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 02/06/2016 tarihinde kesinleşiği görülmüştür.
Mahkememizce kazaya ilişkin kusur durumu ve davacının maddi zararına ilişkin olarak alınan 14/12/2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda; dosyamız davacısının desteğin davalıya sigortalı araçta yolcu olduğu ve kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalıya sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu, davacının destek zararının 82.769,28 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan destek zararının tazmini olduğu, davacı tarafça davacının desteğinin vefat ettiğinden bahisle tazminat talebinde bulunulduğu, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. Kazaya ilişkin olarak yapılan ceza yargılaması sırasında alınan kusura ilişkin ATK raporu ile dosyamız kapsamında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen kusur raporunun birbirleri ile uyumlu olduğu ve dosyamız davacısının desteğinin yolcu olduğu ve kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, ancak davalıya sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olması nedeniyle davacının doğan zararından sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır. Davacının maddi zararına ilişkin olarak düzenlenen bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla hüküm kurulurken dikkate alınmış ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, 82.769,28 TL’nin 30/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile birlikte davacıya ödenmesine,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 5653,97 TL olduğundan peşin alınan 29,20 TL ile, 279,30 TL tamamlama harcının mahsubu ile eksik kalan 5345,47 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan …….’ye göre belirlenen 9.372,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 29,20 TL peşin harç, 279,30 TL tamamlama harcı 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ile 173,90 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 1682,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. .
.