Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/270 E. 2019/645 K. 30.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/270 Esas
KARAR NO : 2019/645
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 07/03/2016
KARAR TARİHİ: 30/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06.12.2006 tarihinde,——- Hastanesi önünde otobüs bekleyen müvekkiline plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen bir aracın çarparak kaçtığını, düzenlenen kaza tespit tutanağında göre araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, meydana gelen kaza neticesinde müvekkilinin yaşamını tehlikeye sokan, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyen ve sürekli sakat kalmasına neden olacak nitelikte yaralanmasına neden olduğunu, müvekkişinin temizlik işçisi olarak çalıştığını, kazaya neden olan aracın tespit edilemediğini, bu nedenle davalıya karşı dava açıldığını, trafik kazası sonucu beden gücü kaybına uğrayan müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 500 TL bakıcı bedeli, 500 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.000 TL sürekli sakatlık tazminatı olmak üzere toplam 2.000 TL tazminatın temerrüt tarihi itibariyle avans faizi ile tahsili talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, kazaya sebebiyet veren araç plakasının tespit edilmesi halinde müvekkilinin sorumluluğunun doğmayacağını, müvekkilinin sorumluluğunun kaza tarihi itibari ile 57.500 TL ile sınırlı olduğunu, davacının yaralanmasından kaynaklanan tedavi giderleri nedeniyle ———- tarihinde 3.075,70 TL ödeme yapıldığını, kazanın meydana geliş şeklinin, kusur durumunun ve maluliyet derecesinin tespit edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik zararının teminat içinde olmadığını, bakıcı giderleri talebinde SGK’nın sorumlu olduğunu, dava tarihi itibariyle yasal faiz talep edilebileceğini savunarak davanın reddi talep edilmiştir.
Dava; trafik kazası nedeniyle uğranılan maddi zararın tazminine ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, soruşturma dosyası, ——– kayıtları, emniyet araştırmaları, tanık beyanları, mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın——–Soruşturma sayılı soruşturma dosyasının incelenmesinde; dava konusu kazaya ilişkin olarak soruşturma başlatıldığı, şüpheli araç sürücüsünün bulunamaması nedeniyle daimi arama kararı verildiği, 2014/146999 Karar numaralı karar ile şüphelinin tüm aramalara rağmen bulunamadığı, zamanaşımını kesen usulü bir muamele yapılmadığı gerekçesiyle kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
—– 23/11/2017 tarihli yazı cevabında; davacıya 06/12/2006 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile ilgili olarak ——- tarihleri arasındaki istirahat süreleri için 2.437,64 TL, ——- tarihleri arasındaki istirahat süreleri için 112,53 TL,—— tarihleri arasındaki istirahat süreleri için 112,53 TL geçici iş göremezlik ödeneği ödendiği, davacıya 01/05/2017 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, sürekli iş göremezlik geliri bağlanmadığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davacının maluliyetinin tespit için ——– Kurulu’ndan rapor alınmış, alınan rapor ile 06/12/2006 tarihli trafik kazası nedeniyle————-hükümlerine göre davacının %5,2 oranında meslekte kazanma gücü kayıp oranına sahip olduğu, geçici iş göremezlik süresinin dokuz aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 19/01/2017 tarihli celsesinde dosyanın kusur yönünden bilirkişiye tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 19/02/2018 tarihli rapor ile özetle; dava dışı bilinmeyen sürücünün trafik kazasının meydana gelmesinde asli ve %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yayanın kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir
Mahkememizin 26/06/2018 tarihli ara kararı ile dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından düzenlenen 30/01/2019 tarihli rapor ile özetle; davacının geçici iş göremezlik zararının 2.313,33 TL, sürekli maluliyet tazminatı zararının 42.041,77 TL, bakıcı gideri zararının 5.086,70 TL olduğu, görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı tarafça sunulan 01/02/2019 tarihli talep arttırım dilekçesi ile toplam 2.000,00 TL olan dava değeri 47.441,90 TL arttırılarak 49.441,90 TL’ye çıkartılmış, tamamlama harcının ikmal edilmiş, talep arttırım dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde özetle; davacı tarafça meydana gelen trafik kazası nedeniyle uğranılan maddi zararın tazminin talep edildiği, davanın yetkisiz mahkemede açıldığı, davanın haksız ve mesnetsiz olduğundan bahisle davanın reddinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalının yetki ilk itirazı bakımından; davanın haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat talebine ilişkin olduğu, bu itibarla zarar gören davacının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olduğu anlaşılmakla davalının yetkiye ilişkin itirazının mahkememiz ön inceleme duruşması ile reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının maluliyet oranının kaza tarihinde yürürlükte bulunan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerine göre tespitinin yapıldığı, dosya kapsamında alınan kusur raporunun trafik kazası tespit tutanağı, ceza dosyası ile uyumlu olduğu, yapılan aktüerya hesabının yerinde olduğu, (her ne kadar bilirkişi raporunun 2. Sayfasının (D) başlığında ———tarafından düzenlenen rapora göre davacının maluliyet oranını %22,2, geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğu belirtildiği, belirtilen rapor numarasının dosyamızda mevcut rapor ile uyuşmadığı görülmüş ise de, yapılan hesaplamaların dosyada mevcut——–raporu esas alınarak yapıldığı anlaşılmakla iş bu durumun maddi hatadan kaynaklandığı kanaatine varılmıştır.) taraflarca dosya kapsamında alınan raporlara herhangi bir itirazda bulunulmadığı, davacının yaralanmasına sebep olan kazada %100 oranında kusuru bulunan aracın plakasının tespit edilemediği, bu hali ile 2918 sayılı KTK ve Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1. Maddesi uyarınca; davacının zararından davalının sorumlu olduğu, davalı Güvence Hesabının yaralanma ve sürekli sakatlık halinde teminat limitinin 57.500,00 TL olduğu, tespit edilen maddi tazminatın teminat limiti içerisinde kaldığı, davalı Güvence Hesabının davadan önce temerrüde düşürüldüğüne ilişkin herhangi bir belgenin bulunmadığı, talep edilebilecek faizin yasal faiz olduğu, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ ile
42.041,77 TL sürekli işgöremezlik tazminatı, 2.313,33 TL geçiçi işgöremezlik tazminatı ve 5.086,80 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 49.441,90 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan 3.377,38 TL’den 29,20 TL peşin harç ve 163,00 TL tamamlama harcı toplamı 192,20 TL nin mahsubu ile bakiye kalan 3.185,08 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL peşin harç, 29,20 TL başvurma harcı, 4,30 TL vekaletname harcı ve 163,00 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 225,70 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 1.150,00 TL bilirkişi ücreti, 362,90 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.512,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 5.788,61 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.30/05/2019