Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/24 E. 2020/452 K. 21.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/24 Esas
KARAR NO: 2020/452
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 08/01/2016
KARAR TARİHİ : 02/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; olay günü olan —— tarihinde, sürücü———– yönetimindeki ——– plakalı —— ile sürücü ——- yönetimindeki —— plakalı —– aracın çarpıştığını, müvekkili ———— kaza esnasında ——– plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu, müvekkilinin yaralandığını, ——– kaldırıldığını, kaza nedeniyle sol kolunda kırık olduğunu ve yüzünde yara izleri olduğunu, müvekkillinin meydana gelen kırıklar nedeniyle hareket kısıtlılığına ve işgücü kaybına uğradığını, kazaya sebebiyet veren —— plakalı aracın davalı ——— poliçesiyle sigortalı bulunduğunu, kazaya sebebiyet veren bir diğer ——– plakalı aracın ise —— şirketinde —————poliçesiyle sigortalı bulunduğunu beyan ederek, fazlaya dair haklarının saklı kalmak kaydıyla, davacıya ödenmesi gereken işgücü kaybından doğan ———- daimi sakatlık tazminatının, ——- daimi maluliyet tazminatının davalı ——- başvuru tarihi olan ———- tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ——- daimi maluliyet tazminatının dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte ———– tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı ——- vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ——– plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ———— sigortalı olduğunu, davacı tarafın sigortalısının kusurunu ve zararını usulden ispat etmesi gerektiğini, davacının kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, sigorta poliçesinde yazılan teminat tutarının maluliyet halinde hak sahiplerine ödenmediğini, davacı tarafın zararını ispat etmesi gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğunu, müvekkili şirkete davadan önce de başvuru yapılmadığını beyan ederek, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ——- tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası sonucu yaralanması nedeniyle maluliyet(sakatlık) nedeni ile —- maddi tazminat isteminde bulunduğunu, dava konusu kazaya karışan —– plakalı araç————numaralı poliçe ile ——– tarihleri arasında geçerli olmak üzere müvekkili şirket nezdinde ——— teminat altına alındığını, ——– —– olmayıp bir zarar sigortası olduğunu, ——— kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, bu sebeple davacının, müvekkili şirket sigortalısı ————plakalı araç sürücüsünün, dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini beyan ederek, şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletimine rücu hakkları saklı kalmak kaydıyla, davanın reddini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, Trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili —– tarihli dilekçesi ile davalı ———— karşı açtıkları davadan feragat ettiğini bildirmiştir.
HMK’nın 307 ve devamı maddelerinde davaya son veren taraf işlemlerinin düzenlendiği, feragat beyanının davayı sonuçlandıran işlemlerden olduğu, karşı tarafın veya mahkememizin kabulüne bağlı olmadığı, HMK’nun 311. maddesinde “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” düzenlemesine yer verildiği, feragatin ifade edildiği anda sonuç doğurduğu ve karşı taraf ile Mahkememizin kabulüne bağlı olmadığı anlaşılmakla davalı ——— yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar karar verilmiştir.
——– yönünden ——– tarihli duruşmaya tarafların katılmadığı ve Mahkememizce dosyanın işlemden kaldırıldığı,7226 sayılı kanunun Geçici 1. Maddesi uyarınca duran süreler de dikkate alınarak yasal üç aylık süre içerisinde taraflarca yenilenme talebinde bulunulmadığı anlaşılmakla, davalı ———- yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1———-yönünden DAVANIN FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2————yönünden HMK.nın 150/1. maddesi hükmünce işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak, üç aylık hak düşürücü süre içinde yenilenmeyen iş bu davanın, HMK.nın 150/5. maddesi hükmünce AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
3-Alınması gerekli olan 54,40 TL maktu harçtan, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 29,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 25,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı —— tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı ———-verilmesine,
6-Davalı ——- vekilinin feragat nedeniyle avukatlık ücreti talep etmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı ———- kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlülükte bulunan Avukatlık ücret tarifesine göre 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde ———-nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 21/09/2020