Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/227 E. 2018/552 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/227 Esas
KARAR NO : 2018/552
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2016
KARAR TARİHİ : 15/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında yangın sigorta poliçesi düzenlendiğini, 15/04/2015 tarihinde iş yerinin kundaklandığını, camlarının kırılarak iş yerinde yangın meydana geldiğini, söz konusu olayla ilgili ceza yargılamasının devam ettiğini, sigorta edilen iş yeri yetkilisi Nuran Deniz’in sigortaya yangın olayını bildirdiğini ve sigorta eksperi tarafından yapılan inceleme sonucunda hasar dosyası oluşturulduğunu, yaşanan olaylardan sonra müvekkilinin davalıya ödeme miktarını sorduğunda kendisine 120.000,00 TL civarında ödeme yapılacağının bildirilmesine rağmen 23/06/2015 tarihinde 63.626,00 TL hasar ödemesi yapıldığını, yangın nedeniyle müvekkilinin işinin durduğunu, hatta bir daha iş yerini açamaz hale geldiğinden bahisle davalı tarafça gerçek değer üzerinden ödeme yapılmaması ve eksik ödeme yapılması nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini, sigorta sözleşmesindeki ilgili madde gereğince ödenecek tazminatın %10’u oranında ayrıca ödenmesi gereken iş durması tazminatından şimdilik 500,00 TL iş durması tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya ait iş yerinin müvekkili şirket tarafından sigortalandığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe azami limitleri ile sınırlı olduğunu, 15/04/2015 tarihinde meydana gelen hırsızlık ve yangın hadisesinin müvekkil şirkete aynı gün ihbar edildiğini, müvekkili şirketçe hasarın belirlenebilmesi amacıyla ekspertiz incelemesi yapıldığını, müvekkil şirketçe düzenlenen iş bu rapor dikkate alınarak davacıya 63.626,37 TL ödeme yapıldığı ve müvekkili şirketin başkaca bir borcu kalmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunda özetle; davacıya ait iş yerinde meydana gelen yangın nedeniyle iş yerinin büyük ölçüde hasar gördüğü, yangın nedeniyle iş yerinin zemin katındaki camların kırıldığı, duvar seramiklerinin, tabelaların dış cephesinin, muhtelif demirbaşların emtiaların ve makinelerin yanarak ve islenerek hasarlandığını, soğuk hava deposu ve alt katta bulunan depoda temizlik işleri dışında herhangi bir hasar oluşmadığını ilgili mahalde bahse konu emtialar üzerinde yapılan inceleme sonucu ………firmasının meydana gelen hasarın yangın tarihi itibariyle hasar bedelinin 63.626,37 TL olarak hesaplandığı ve söz konusu bedelin piyasa koşullarında kadr-i maruf değer taşıyabileceği, davacı tarafça dava dilekçesinde bildirilen eşyaların davaya konu hasar nedeniyle değil daha sonra meydana gelen hırsızlık olayı ile ilgili olarak talep edildiğini, poliçede yazılı İş Durması teminatının poliçe kapsamında hasarın %10’u ile sınırlı olduğunu ve iş durma tazminat miktarı da eklenerek davacıya 63.626,37 TL ödeme yapıldığı, davacının istemde bulunduğu tüm zarar kalemlerini ispat ile yükümlü olduğunu, zarar gören eşyalar bakımından kıymet takdiri yapılırken genel şartlar uyarınca eskime-kullanma ve yıpranma hususlarının da dikkate alınması ve tenzilat yapılması gerektiği, dosya kapsamında da davalı tarafça yapılan ödemenin üzerinde bir zararın varlığının tespit edilemediği kanaatine vardıklarını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; tarafların arasında imzalanan yangın sigorta poliçesi nedeniyle davacının iş yerinde meydana gelen yangından dolayı zarar gören eşyalar nedeniyle, davalı tarafça ödenen tazminatın yeterli olmadığından bahisle eldeki davayı açtığı, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği, dosya kapsamına alınan ve denetime, hüküm vermeye elverişli olan bilirkişi raporu dikkate alındığında davacı tarafın, yapılan ödemeden fazlasına ilişkin zararını ispat edemediği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 35,90 TL olduğundan peşin alınan 29,20 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 6,70 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ giderleri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
5- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2.maddesine göre belirlenen 1500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta akalan kısmının karar kesinleştiğinde advacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi. 15/05/2018