Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1386 E. 2021/883 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1386 Esas
KARAR NO: 2021/883
DAVA: Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 20/12/2016
KARAR TARİHİ: 08/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA;Davacı vekili dava dilekçesinde özetlme; müvekkili şirketin ——- yılından itibaren —- veren bir şirket olduğunu ve müvekkil şirketin davalı—- —-olarak atandığını, müvekkil ——– başlayan davalı ———unvanıyla bir firma kurarak, üretim ve faaliyete geçtiğini ve bu şirketin % 100 hissesinin diğer davalı —- ait olduğunu,
Davalıların, ——– müşterek hareket eden iç içe geçmiş şirketler olduğunu, bu bağlamda, — tarihinde davalılar tarafından, — % 100 hisselerine sahip bulunduğu —— şirket kurulduğunu, bu şirketin, müvekkil firmanın münhasır —– elinden almak maksadıyla davalılar tarafından müşterek anlaşma ve ortak irade ile hayata geçirildiğini, ancak müvekkil şirketin bu kuruluştan haberinin olmadığını, hedeflerinin, müvekkil şirkete mal satmamak, ayıplı mal vermek, mali açıdan güç duruma düşürerek elindeki —– almak ve bu suretle müvekkilin müşterilerine doğrudan mal satışı yapmak olduğunu,
Taraflar arasında—-imzalanarak davalılarca müvekkil şirkete —– ettirildiğini, müvekkil şirketin, hem —- alamadığı ücretleri tahsil edebilmek ve hem de kesintisiz —–yıldır devam eden—– devam edeceği zannı ile hareket ederek bu belgeyi imzaladığını, dolayısıyla da davalılardan———-durumunda olduğun, aslında her iki davalının da müvekkiline karşı bir arada ve adi ortaklık şeklinde hareket ederek iyi niyetli olmayan bir irade birliği halinde müvekkilini piyasadan silmek üzere anlaştığını ve müvekkilinin elindeki —— ile müşterilerini elinden alarak haksız olarak müvekkilini şirkete zarara uğrattığını, haksız rekabet içerisine girdiklerini,
Taraflar arasında cari hesap borçlarının ödenmesi ile ilgili bir sorun yaşanmadığı halde müvekkile keşide ettikleri ——- sayılı ihtarnameyle —- tarihine kadar cari hesap borcunun ödenmesinin istenildiğini, yapılan karşılıklı görüşmelerde açık cari hesap borcunun—–olduğu, bu borcun —— düştüğünü, bu meblağın —— ödenmesinin karara bağlanmış olmasına rağmen davalıların müvekkil şirketten her türlü iletişimi kestiğini,
Müvekkili şirketin, davalılara sağladığı iki farkla ticari hizmet mevcut olduğunu, bunlardan birincisinin —– yılından itibaren davalılara sağlanan — üretimi ve davalıların ürünlerini — — olduğunu, dolayısıyla da münhasır —- hizmeti verdiğini öne sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere,
-Şimdilik —
-Şimdilik —
-Şimdilik ——- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davacı arasında herhangi bir —- bulunmadığını, müvekkil —– üretimini yaptığını, davacı şirketin de müvekkili şirketlerden bu malları tedarik ederek piyasaya sattığını, müvekkillerinin davacıya, bilerek veya isteyerek hatalı ürün gönderdiği iddiasının dayanaksız olduğunu, kaldı ki müvekkilleri şirketin davacı şirketle ———– sözleşmesinin de bulunmadığını, davacının buna ilişkin olarak delil olarak sunduğu belgeler incelendiğinde, bir sözleşme olarak yorumlanması mümkün olmayan, sadece —- tarafından tedarik edilen bir kısım malların —–tarafından satılabileceğine dair beyanlardan ve bir takım yazılardan ibaret olduğunun görüleceğini, davacı şirketin, müvekkili şirketlere olan cari hesap borcunu ödememesi üzerine davacıya —- yevmiye sayılı ihtarname gönderilerek, bakiye ödenmemiş —— tarihine kadar ödenmesi, aksi halde ticari ilişkinin sonlandırılacağı hususunun bildirildiğini, ancak ödemenin yapılmaması üzerine ticari ilişkinin haklı olarak sona erdirildiğini, müvekkili tarafından —alacağın tahsili amacıyla, —- sayılı dosyası üzerinden davacı aleyhine takibe geçildiğini, —- tarihli haksız itiraz üzerine takibi durdurduğunu, bunun üzerine — sayılı dosyası üzerinden —— tarihli itirazın iptali davası ikame edildiğini, dosya derdest olduğundan bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava hukuki niteliği itibari ile; davalı şirketin, —- haksız feshetmesi sebebiyle şimdilik —– tazminat, —– tazminatın, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek —- incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Talimat Mahkemesince alınan bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış yasal süresi içinde usulüne uygun olarak yapılmış olduğu, faturaların belgelerin defter —-uyumlu olduğu, defterlerin —— tutulduğu, defterler üzerinde herhangi bir silinti, kazıntı ve karalamanın bulunmadığı, davacının—-yıllarına ait yevmiye defterinin—- ilgili hükmü gereğince yeni senenin içindeki sürenin sonuna kadar notere yaptırılması gereken kapanış tasdikinin yapılmadığı bu yıllara ait ticari defterlerinin — sahibi lehine kesin delil vasfına haiz olmadığı——- Kanunun’nun ilgili hükmü gereğince yeni senenin içindeki sürenin sonuna kadar notere yaptırılması gereken kapanış tasdikinin yapıldığı bu yıllara ait ticari defterlerinin —- hükümlerine göre sahibi lehine kesin delil vasfına haiz olduğu, taraflar arasındaki sözleşmede davacı tarafın yıllık —– ve üzerinde sipariş/satış rakamını sağladığı sürece davalı tarafların—– piyasasında faaliyet göstermeyeceklerini, davalı tarafın sadece ——— almayan ve davacı davacı tarafından hizmet verilmeyen —— hizmet verebileceğinin anlaşıldığı, bu sözleşmenin münhasır distribötürlük sözleşmesi olduğu, söz konusu szleşmenin —– açık hesap olarak aşağıdaki koşullara tabi olmak üzere bir sipariş kabul edecektir. Sipariş tutarı en fazla —-olacaktır. Ödeme süresi —–gün olacaktır. Bir önceki sipariş ödenmeden yeni bir açık hesap siparişi kabul edilmeyecektir.” hükmünü içerdiği, tarafların birbirini teyit eden—- yılı cari hesap ekstrelerinde bu şartlara tarafların uymadığı, davacı tarafın haklı olduğu sonucuna karar verilmesi durumunda —-elde ettiğinin hesaplandığı,— olduğu, —- davacının alabileceği en yüksek —–azminatı olduğu, davacı tarafın ———- belge ve kayıtlarının incelenmesinde davalı tarafa herhangi bir danışmanlık faturası düzenlemediği mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi heyet raporunda özetle; Davalının incelenen ticari defterlerine göre dava tarihi itibariyle davacı şirketten bakiye —— bulunduğu, davacının, maddi tazminat taleplerinin irdelenebilmesi için öncelikle —— sözleşmesinin, davalı tarafından haksız olarak feshedilip edilmediğinin değerlendirilmesi gerektiği, davalı şirketin davacı ile olan ticari ilişkisini sonlandırmasını, başka bir deyişle davacıya mal göndermeyerek ilişkiye son vermesi hususunu; davacı şirkete keşide edilen —– yevmiye sayılı ihtarnamede de belirtildiği üzere, —— ödenmemesi durumuna bağladığı, ödeme konusuyla ilgili düzenlemenin taraflar arasında imzalanan —– sözleşmede kararlaştırıldığı, bu sözleşmede; sipariş tutarının en fazla —–olacağı, ödeme süresinin —– olacağı, bir önceki sipariş tamamen ödenmeden yeni bir açık hesap siparişi kabul edilmeyeceği, hususlarının kararlaştırıldığı, ancak bu koşullara uyulmaması halinde sözleşmenin feshedileceği ve/veya ticari ilişkinin kesileceği hususunda bir düzenlemenin yer almadığı, davacının taraflar arasındaki sözleşmede sipariş limitlerine ve ödeme limitlerine uymadığı, davacının ödemelerdeki düzensizlikleri —– durumuna bağlayarak ödemdeki gecikmeyi kabul ettiği, ——dayanan akdi ilişkilerde, taraflardan birinin ekonomik durumunun bozulması nedeniyle borçlarını ödeyemez hale gelmesi durumunda, diğer taraf için akdi ilişki çekilmez hale gelir, akdi ilişkiye olan güveni sarsılır ve karşı tarafın kusuru——nedeniyle haklı sebeple sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, davalılar bakımından da, davacının borçlarını ödememesi nedeniyle akdi ilişkinin çekilmez hale geldiği, akdi ilişkiye olan güvenlerinin sarsıldığı ve bundan dolayı akdi ilişkiyi haklı olarak feshettikleri, davacının distribütörlük sözleşmesinin feshinden dolayı herhangi bir tazminat alacağına hak kazanmadığı, davacının haksız rekabete dayalı alacağı yönünden; davacının müşterisi olan ——davalının bilerek ve isteyerek eksik ve ayıplı mal göndermesi sebebiyle bu piyasayı kaybetmesi ve ayrıca davalıların —— göndermesi sebebiyle tek satıcılık sözleşmesine aykırı harekette bulunarak kar mahrumiyetine sebebiyet vermesinden dolayı talep ettiği anlaşıldığı, talimat raporunda, davacı şirketin, —— adında bir müşterisinin olup olmadığı hususunda bir değerlendirmeye yer verilmediği, bununla beraber davacının defterinde, ——bir müşterinin olduğu tespit edilmiş olsa bile, bu firmaya davalının ayıplı veya eksik mal gönderdiği hususunun sunulacak eşdeğer belgelerle—– kanıtlanması gerektiği, —- davacı şirkete gönderilen herhangi bir mail veya yazışma olmadığı,—— muhtelif tarihlerde gönderilen —– hususların bildirildiği, verilen cevaplarda da yerine yenilerinin gönderileceği hususunda cevaplar verildiği, ayıplı/eksikli mallar yüzünden davacının sipariş veya gelir kaybına uğradığına ilişkin somut delillerin sunulmadığı, taraflar arasındaki akdi ilişkinin —- başlamış olduğu ve davalıların akdi ilişkiyi haklı olarak feshettikleri —— kadarki zaman dilimi içinde, davacı tarafından davalılara haksız rekabete ilişkin herhangi bir uyarıda dahi bulunulmadığı, bu nedenlerle, davalıların haksız rekabette bulundukları yönündeki davacı iddiasının ispat edilemediği, bu nedenle de davacının davalılardan, haksız rekabetten kaynaklanan tazminat alacağının bulunmadığı davacının danışmanlık ücreti ile ilgili iddiasında; davacı şirketin —– araya geldiğini, birlikte işbirliği yapmak üzere anlaşmalı suretiyle müvekkil şirketin piyasadaki haklı ün ve şöhretini kullanarak—–, davalıların ürettiği —– bağırsakları yasaklanan maddeler listesinden çıkarılmasını sağladığını, bu kapsamda —- davalının ürettiği —- ithaline izin verildiğini, ayrıca —-olduğu hususunun, —– münhasır distribütörlük yazılı ile tevsik kılındığını, halen bu belgeye dayanarak —– hatta üretim yapan davalıların, bu belgenin alınmasındaki emeğine ve danışmanlığına karşı müvekkil firmaya herhangi bir ödeme yapmadığını, ayrıca müvekkil şirketin, —– şirkete devamlı —- sunduğunu, bu bağlamda, ———- yasal izinlerin alınması hususunda devamlı bir danışmanlık sağladığını, ayrıca söz konusu inşaatla ilgili tüm takip ve —–piyasadan indirim alma, fiyatlandırma ve ilgili mercilerle olan ilişkilerin de müvekkil firma tarafından yürütüldüğünü, buna ilişkin —– görüşme tutanaklarının mevcut olduğunu, verilen bu —- asla karşılıksız kalamayacağını öne sürerek, şimdilik —– bulunduğu, taraflar arasında süregelen ticari ilişkiden ——– anlaşıldığı ancak bu onay için davacı şirkete, danışma ücreti verileceği hususunda spesifik olarak veya genel mahiyette düzenlenmiş yazılı bir sözleşme bulunmadığı, davacının danışmanlık ücretine hak kazanmadığı mütalaa edilmiştir.
Mahkememizce alınan Bilirkişi ek raporunda özetle; davalı satıcı firmanın —– tarihleri arasındaki cari hesap ilişkisinde, davacıdan devamlı alacak durumda olduğu, cari hesap akışındaki borç bakiyeleri bu durumu açıkça göz önüne serdiği, bu hesap seyrinde davalının bakiye alacağının en az limiti —- arasında seyrettiği, ticari ilişkinin bittiği —– olduğu, bu durumda ortalama bakiye alacak miktarı —— olduğu, borç bakiye tutarlarının azami ödeme vadeleriyle bir —– bulunmadığı, bu sebeple davalının, ticari bakiye borçlarını ödemekte temerrüde düşen davacıya mal vermemesinin temel nedeninin, borçların ödenmemesinden kaynaklandığı, davacının ödemelerdeki düzensizliklerin, —- durumuna bağlayarak ödemedeki gecikmeleri bizzat kendisinin de kabul ettiği, davalının talep ettiği ——tarihindeki —– alacak miktarının bulunduğunu bu nedenle davacının itirazının varit olmadığı, —– günlü anlaşma ile davacı tarafından verilecek sipariş tutarının en fazla—- ödeme süresisinin —-gün olacağının kararlaştırıldığı, davacı vekili ise bu anlaşmanın baskı altında imzalattırıldığını ifade ettiği ancak bu iddiasını delillendiremediği, bu itirazla ilgili konu yeniden incelendiğinde, davacının gerek sipariş limitlerine ve gerekse ödeme limitlerine uymadığını, davacının bu limitlere uyduğu konusunda herhangi bir delil dosyaya sunmadığı, davacının —- tarihlerinde —– ödeme vade tarihinin ——- dolacağını, çekilen ihtarnamenin hem vadeden önce çekildiğini ve hem de——– getirilerek organize bir şekilde ayarlandığını öne sürdüğünü, bahse konusu faturaların davalının ticari defterlerine ——-ettiğini, defter hesap seyrine bakıldığında, talep edilen —– alacak, bu iki faturadan kaynaklı bir alacak olmadığını, daha öteden beri süregelen ticari ilişkiden oluşan son bakiye olduğunu, bu iki fatura kesilmeden önce davalının, davacıdan olan bakiye alacağı —–olduğunu, bu sebeple davalının vadeden önce ihtar çektiği durumunun söz konusu olmadığını, bu nedenle davacı itirazının varit olmadığını, davacının denkleştirme ——-tazminat talep edebileceği, talimat raporunda belirtildiğini, davacı vekilinin tespit edilen bu tutardan, işletme faaliyet ve giderleri düşülmeden —— hizmetlerinden elde edilen yıllık —– hesaplanması gerekeceğini öne sürdüğünü, hesaplanan —- maliyet ve genel giderler düşüldükten sonra elde edilmiş dönem karı olduğunu, ———- hesaplanması mümkün olmadığı, gerek müspet zarar ve gerekse denkleştirme tazminatlarında kural olarak, maliyetler ve giderler tenzil edildikten sonra kalan kar miktarının esas alınması gerektiğinden davacı itirazının varit görülmediği, talimat raporunda, davacı şirketin——– adında bir müşterisinin olup olmadığı hususunda bir tespit ve değerlendirmeye yer verilmediği bununla beraber davacı defterinde bu isimde bir şirket olduğu tespit edilmiş olsa bile bu firmaya, davalının ayıplı veya eksik mal gönderdiği hususunun davacı tarafça ispat edilmesi gerektiği, davacının itiraz dilekçesinde —-olarak beyan ettiği delil incelendiğinde; —- davacı şirkete gönderilen herhangi bir mail veya yazışma olmadığı, Sonuç itibariyle kök raporda varılan sonuçta bir değişiklik olmadığı mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının münhasır ——- haksız feshi sebebiyle şimdilik —– haksız rekabet tazminatı olmak üzere toplam ——- davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ettiği davalıların davanın reddini savunduğu görülmüştür. —— yönünden; davacı vekili davalılardan—– tek satıcı olarak atandığını,—— serbest bölgede diğer davalı ——–kurarak faaliyete geçtiğini, davalılardan—– numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasındaki ticari ilişkinin sona erdirildiğini bildirildiğini, ——— sözleşmenin—— kullanılarak müvekkiline imzalatıldığını, taraflar arasında ———- sözleşmesi olduğunu, sözleşmenin haksız olarak fesih edildiğini, portföy tazminatı ödenmesi gerektiğini beyanla tazminat talep ettiği, davalı tarafın taraflar arasında tek satıcılık sözleşmesi olmadığını, taraflar arasında imzalanan ——- tarihli davacı tarafa dikte ettirilmediğini, davacının faturada kaynaklanan —– ödemediğini, ticari ilişkinin haklı olarak sonlandırıldığını savunduğu görülmüştür. — tarafından davacı şirkete hitaben düzenlenen —— yazılarda —— arasında geçerli olmak üzere ürünlerimizin —– satışı için münhasır dağıtım hakkının şirketiniz ——— verilmesi konusunda mütabıktır” ifadesinin yer aldığı, ———-tarafından hizmet verilmeyen ——– uygun gördüğü zaman doğrudan ticari ilişki başlatacaktır. Burada amaç ——–şirketinin mevcut iş ilişkilerine müdahale olmayıp, hizmet sunulmayan ——– ifadelerine yer verildiği, söz konusu belgeler birlikte değerlendirildiğinde taraflar arasında tek satıcılık ilişkisinin kurulduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunda davalının incelenen ticari defterlerine göre dava tarihi itibariyle davacı şirketten bakiye ——– alacağı bulunduğu, davacı şirkete keşide edilen ——-yevmiye sayılı ihtarnamede de belirtildiği üzere, ——- fatura borcundan bakiye kalan ——- ödenmemesi durumuna bağladığı, ödeme konusuyla ilgili düzenlemenin taraflar arasında imzalanan ——tarihli sözleşmede kararlaştırıldığı, bu sözleşmede; sipariş tutarının en fazla ———-gün olacağı, bir önceki sipariş tamamen ödenmeden yeni bir açık hesap siparişi kabul edilmeyeceği hususlarının kararlaştırıldığı, davacının taraflar arasındaki sözleşmede sipariş limitlerine ve ödeme limitlerine uymadığı, davacının ödemelerdeki düzensizlikleri ülkenin ekonomik durumuna bağlayarak ödemedeki gecikmeyi kabul ettiği, ——- sözleşmesine dayanan akdi ilişkilerde, taraflardan birinin ekonomik durumunun bozulması nedeniyle borçlarını ödeyemez hale gelmesi durumunda, diğer taraf için akdi ilişki çekilmez hale gelir, akdi ilişkiye olan güveni sarsılır ve karşı tarafın kusuru ——— haklı sebeple sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, davalılar bakımından da, davacının borçlarını ödememesi nedeniyle akdi ilişkinin çekilmez hale geldiği, akdi ilişkiye olan güvenlerinin sarsıldığı ve bundan dolayı akdi ilişkiyi haklı olarak feshettikleri, davacının distribütörlük sözleşmesinin feshinden dolayı herhangi bir tazminat alacağına hak kazanmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir. Davacı vekili ——- tarihlerinde —— ödeme vade tarihinin ——- dolacağını, çekilen ihtarnamenin hem vadeden önce çekildiğini ve hem de ——- —–getirilerek organize bir şekilde ayarlandığını beyanla bilirkişi raporuna itiraz etmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda bahse konu faturaların davalının ticari defterlerine——tutarlı faturanın ödeme vadesi —–tutarlı faturanın ödeme vadesi de —- tarihinde dolduğu, davalının bakiye ——- tarihinde talep ettiği, defter hesap seyrine bakıldığında, talep edilen—— tutarlı alacak, bu iki faturadan kaynaklı bir alacak olmadığı, daha öteden beri süregelen ticari ilişkiden oluşan son bakiye olduğunu, bu iki fatura kesilmeden önce davalının, davacıdan olan bakiye alacağının ——- olduğu, bu sebeple davalının vadeden önce ihtar çektiği durumunun söz konusu olmadığı anlaşılmakla davacının itirazlarına itibar edilmemiştir. —–ücreti yönünden; davacı vekili —– şirketinin ürettiği ürünleri——çıkardığını, ——– hizmeti verdiğini, —— —- gerekli izinleri aldığını beyan ederek yaptığı hizmetler karşılığı ——- taraflar arasında danışmanlık ücreti verileceği hususunda düzenlenmiş yazılı bir sözleşme bulunmadığı, tarafların ticari defterlerinde —– bir faturanın olmadığı dolayısıyla davacının danışmanlık ücreti talebinin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Haksız rekabet tazminatı yönünden; davacı vekili, dava dışı—— tarafından gönderilen ürünlerin ayıplı olduğunu, davalıların müvekkili şirketi —-ihracat yapar duruma getirmemek için bilerek ve isteyerek hatalı ürün gönderdiğini, davalıların ——- müvekkilinin büyük müşterilerine mal satmaya başladıklarını, davalıların açık hesaptaki süreleri dikkate almadan müvekkiline mal vermediklerini ve müşteri çevresinin davalılara geçtiğini, davalıların ürettiği ürünlerde —– bulunduğunu, ——edildiğini, —— iadeleri olduğunu beyanla haksız rekabet tazminatı talep etmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı şirketin, —— bir müşterisinin olup olmadığı hususunda talimat raporunda bir değerlendirmeye yer verilmediği, bununla beraber davacının defterinde, ——bir müşterinin olduğu tespit edilmiş olsa bile, bu firmaya davalının ayıplı veya eksik mal gönderdiği hususunun sunulacak eşdeğer belgelerle —– kanıtlanması gerektiği,—- davacı şirkete gönderilen herhangi bir mail veya yazışma olmadığı, ——-muhtelif tarihlerde gönderilen ——hususların bildirildiği, verilen cevaplarda da yerine yenilerinin gönderileceği hususunda cevaplar verildiği, ayıplı/eksikli mallar yüzünden davacının sipariş veya gelir kaybına uğradığına ilişkin somut delillerin sunulmadığı, taraflar arasındaki akdi ilişkinin —— tarihinde başlamış olduğu ve davalıların akdi ilişkiyi haklı olarak feshettikleri —— tarihine kadarki zaman dilimi içinde, davacı tarafından davalılara haksız rekabete ilişkin herhangi bir uyarıda dahi bulunulmadığı, bu nedenlerle, davalıların haksız rekabette bulundukları yönündeki davacı iddiasının ispat edilemediği, bu nedenle de davacının davalılardan, haksız rekabetten kaynaklanan tazminat alacağının bulunmadığı mütalaa edilmiştir. Diğer yandan davalıların davacı şirketin büyük müşterilerine mal sattığına ilişkin ve davalıların kasıtlı olarak ayıplı ürün gönderdiğine ilişkin delilin dosyaya sunulmadığı dolayısıyla davacının haksız rekabet tazminatına hak kazanmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.
Açıklanan nedenlerle davacının reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-DAVANIN REDDİNE,
2-KARAR HARCI
Alınması gereken 59,30 TL maktu karar harcının 14.684,69 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan ayrıca karar harcı alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 14.625,39 TL karar harcının, karar kesinleştiğinde ve istem halinde davacı şirket yetkililerine yada yetkili vekillerine iadesine,
3-AVUKATLIK ÜCRETİ:
Tümü reddedilen davanın değeri olan 859.885,00 TL üzerinden davada avukatla temsil edilen davalılar yararına belirlenen 60.044,25 TL nisbi avukatlık ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalılara verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ:
a-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
b-Davalı tarafından yatırılan 4,60 TL vekaletname harcı ile 14,00 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 18,60 TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalılara verilmesine,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, hazır olan taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——- Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 08/09/2021