Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1287 E. 2018/440 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1287 Esas
KARAR NO : 2018/440
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 28/11/2016
KARAR TARİHİ : 12/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesine özetle; müvekkiline ait ……….tescil plakalı araç ile davalıya sigortalı ……. ‘a ait ……. plakalı aracın karıştıkları trafik kazası neticesinde müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini, davalının sigortacısı olduğu araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduğu, kazaya ilişkin düzenlenen kaza tespit tutanağına göre davalıya sigortalı aracın tam kusurlu olduğu, kazadan dolayı müvekkilenin aracında meydana gelen hasar miktarı 2.205,,21 TL olduğu, dava açılmadan önce İstanbul Anadolu 15.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ……… D.İş sayılı ile delil tespiti yaptırıldığı ve düzenlenen bilirkişi raporunda değer kaybınının 1.500-TL olduğu, davalıya yapılan başvuruya rağmen herhangi bir bedel ödenmediğinden bahisle müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybının tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında adva dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesine özetle; poliçeden dolayı maddi zarar halinde araç başına azami sorumluluk limitinin 26.800,00-TL olduğunu ve sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur aranında ve zarar nispetinde olduğu, davaya konu kazaya ilişkin olarak şirketimizce yapılan araştırma sonucu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik )Sigortası Genel Şartları ekinde yer alan esaslara göre yapılan ğerlendirme doğrultusunda davacı araçta değer kaybı tespit edilemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 15. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2016/80 Değişik iş sayılı dosyasının incelenmesinde; dosyamız davacısı tarafından, davalısı aleyhine delil tespiti talebinde bulunulduğu, Mahkemece talebin kabul edilerek davacıya ait araç üzerinde inceleme yapıldığı, inceleme neticesinde sunulan bilirkişi raporunda özetle; aracın kazadan önceki hasarsız ikinci el değerinin 18.500,00 TL ve kazadan sonraki değerinin ise 17.000,00 TL olduğu, bu nedenle değer kaybının 1500,00 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiş, Mahkemece bilirkişi raporu dosyamız davalısına tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir itiraz dilekçesi sunulmadığı görülmüşütr.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, trafik kazası nedeniyle doğan zararın tazmini talebi olduğu, davacı tarafça davalıya sigortalı aracın kusuru ile aracında hasar ve değer kaybı meydana geldiğinden bahisle değer kaybı zararının tazmininin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği, davacı tarafça dava açılmadan önce tespit talebinde bulunulduğu ve bilirkişi tarafından düzenlenen aporda davacının aracında meydana gelen değer kaybının 1500,00 TL olduğunun bildirildiği, davalı tarafça söz konusu rapora itiraz edilmediği, raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
1.500 TL değer kaybı zararının …….. tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜTnin 13/2.maddesine göre belirlenen 1500,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3- Alınması gereken karar ve ilam harcı 102,46 TL olduğundan peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 66,56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 35,90 TL peşin harç 72,80 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 108,70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.12/04/2018