Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1137 E. 2018/229 K. 01.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1137 Esas
KARAR NO : 2018/229
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 19/10/2016
KARAR TARİHİ : 01/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete İİK 89 madde uyarınca haciz ihbarnameleri gönderildiğini, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine sehven itiraz edemediklerini, üçüncü haciz ihbarnamesinin davacıya tebliğ edilmesi ile kendisine haciz ihbarnamelerinin tebliğ edildiğinin öğrenildiğini, …….. İcra Müdürlüğünün……. esas sayılı icra dosyasında dava dışı icra dosya borçlusu … – …… Ticarete karşı icra takibi başlatıldığını ve müvekkili şirkete haciz ihbarnamelerinin gönderildiğini, ancak dava dışı icra dosya borçlusu ………. Ticarete karşı müvekkili şirketin herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmeyerek İİK 89 maddesine göre borcun zimmetinde olduğunu kabul ettiğini, davacı taraf İzmir 28. İcra Müdürlüğünün…… esas sayılı dosyasıyla dava dışı borçlu … ‘e karşı başlatılan icra dosyasında üçüncü kişi konumunda olduğunu, gönderilen haciz ihbarnamelerine davacının süresinde itiraz etmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; İİK’nun 89/3 maddesi uyarınca açılmış olan menfi tespit istemine ilişkindir.
İzmir 28 İcra müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyasından gönderilen 1.haciz ihbarnamesinin 19/08/2016 tarihinde hükümlü haciz ihbarnamesinin 07/10/2016 tarihinde davacı şirkete tebliğ edildiği, haciz ihbarnamelerinde belirtilen süre içersinde davacı tarafından yanıt verilmediği İİK. 89/3 maddesi gereğince 15 günlük yasal süre içinde mahkememize menfi tespit davasının açıldığı görülmüştür.
Hamiline ait olmayan veya cirosu kabil bir senettte müstenit bulunmayan alacak veya sair bir talep hakkı veya borçlunun hükümlü şahıs elindeki menkul bir malı haczedilirse icra müdürü; borçlu olan hakiki veya hükmi şahısa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödeyebileceğine ve takip borçlusuna yapılan ödemenin mutebel olmadığını veya malı elinde bulunduran hükmi şahsa bundan böyle borcunu ancak icra dairesine ödeyebileceğine ve takip borçlusuna yapılan ödemenin muteber olmadığını veya malı elinde bulunduran 3. Sahsa bundan böyle menkul malı ancak ira dairesine teslim edebileceğini, malı takip borçlusuna vermemesini, aksi takdirde malın bedelinin icra dairesine ödemek zorunda kalacağını bildirir.
3.şahıs burcu olmadığı veya malın yedinde bulunmadığı veya haciz ihbarnamesinin tebliğinden önce borç ödenmiş veya mal istihlak edilmiş veya kusuru olmaksızın telef olmuş veya malın borçluya ait olmadığı veya malın kendisine rehnedilmiş olduğu veya alacak borçluya vaya emrettiği yere verilmiş olduğu gibi bir iddiada ise, keyfiyeti, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine yazılı veya sözlü olarak bildirmeye mecbur olduğu,
3 şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz etmezse, mal yadinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, 3 şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren 7 gn içinde 2. Fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı taktirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir.
İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen 3. Şahsa 15 gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tispit davasa açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir.
Bu davada 3.şahıs, takip borçlusuna barçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur.
HMK’nun 187. Madde hükmü gereğince ispatın konusunun tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir.
Taraflar, kanunda belirtilen süre ve usule uygun olarak ispt hakkına sahiptir. Knunun belirli delillerle ispatını emrettiği hususlar başka delillerle ispat olunamaz.
HMK’nun 190. Madde hükmü gereğince ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
Bur hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukiki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar ve değerine göre senetle ispat olunması gerekir.
Davacı tarafından açılan işbu menfit tespit davasında davacı şirkete ait ticari defter ve müstenidatı belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması deliline dayanılmıştır.
Mahkememizce 25/05/2017 tarihli oturum ara kararının 3. Madde hükmünde davacı ve dava dışı …’e ait ticari defter ve dayanak belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp rapor alınmasına karar verilmiş taraf vekillerine, dilekçelerinde sözünü ettikleri tüm delillerini liste halinde ve ekleriyle birlikte ibraz etmeleri ve birer örneğini karşı tarafa tebliğ ettirmeleri, başka yerden celbi gerekli evrak varsa onun için gerekli izaat ve masrafı vermeleri için HMK’nun 140/5 madde hükmü gereğince iki haftalık kesin süre verilmesine bu süreye uyamayan tarafın başka delil bildirme hakkından vazgeçmeş sayılacağının ihtarına karar verilmiştir.
Yine mahkememizce bilirkişi inceleme deliline dayanan davacı avukatına takdir olunan bilirkişi inceleme giderine inceleme gününden 5 gün öncesine kadar yatırması aksi takdirde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar olunmuştur.
Davacı vekilinin takdir olunan bilirkişi ücretini yatırmamış olması nedeniyle belirlenen inceleme gün ve saatinde bilirkişi incelemesi yapılamamıştır.
HMK’nun 90 madde hükmü gereğince süreler kanunda belirtilir veya hakim tarafından tespit edilir. Kanunda belirtilen istisnai durumlar dışında, hakim kanundaki süreleri artıramaz veya eksiltemez.
Hakim kendisinin tespit ettiği süreleri, haklı sebeplerle artırabilir veya eksiltebilir, gerekli gördüğü takdirde bu konudaki kararından önce taraflarıda dinler.
HMK’nun 94 madde hükmü gereğince kanunun belirlediği süreler kesindir.
Davacı tarafından verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücretini yatırmadığı ve bu şekliyle bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, ispat külfeti davacıda olan tarafın kanunda belirtilen yasal delillerle davasını ispat edemediği belirlendiğinden kanıtlanmayan davanın reddine, İİK 89/3 madde hükmü gereğince %20 tazminatın davalıdan alınarak davalıcaya verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. ( Yargıtay 19. HD. 15.05.2017 gün 2016/11483 esas, 2017/3788 karar, Yargıtay 19. HD 25.10.2017 gün 2016/12215 esas, 2017/7293 karar)
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KANITLANAMAYAN DAVANIN REDDİNE,
2-İİK’nun 89/3 maddesi gereği 107.333,92 TL’nin % 20’si tazminatı davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-KARAR HARCI
Alınması gereken 35,90 TL maktu karar harcının 29,20 TL’si dava açılırken peşin olarak alınmış olduğundan geriye kalan 6,70 TL karar harcının davacı taraftan alınmasına,
3-AVUKATLIK ÜCRETİ:
Davada avukatla temsil edilen davalı yararına belirlenen 11.336,63 TL nisbi avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ:
a-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
b-Davalı tarafından yatırılan 4,30 TL vekaletname harcının davacı tarafa yükletilmesine,
c-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi. 01/03/2018