Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1128 E. 2020/17 K. 14.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1128 Esas
KARAR NO: 2020/17
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2016
KARAR TARİHİ : 14/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı firma ile davalı firmanın işlettiği—— müşterilerini konaklatmak üzere 01.05.2008 ile 31.10.2008 tarihleri arasında geçerli olacak 09.11.2017 tarihli kontenjan sözleşmesi imzalandığını, sözleşmede belrilenen çalışma aralığında davalı firmanın cari hesabında 966,75-TL borç bakiyesi olduğu, cari hesap borcunun ödenmemesi üzerine davalı aleyhine ——–. İcra Müdürlüğünün ——– Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, müvekkili ile davalı firma arasında cari hesap ilişkisi olduğunu, taraflara ait ticari defter ve kayıtları incelendiği takdirde doğruluğunun tespit edileceğini, ticari iş nedeniyle işletilen faizin yerinde olduğunu beyan ederek itirazın iptaline takibin devamına ve takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın davaya konu alacağa TBK 146 md.uyarınca 10 yıllık zamanaşımı iddiasının doğru olmadığını, yanlışlıkla fazla ödeme ise sebebsiz zenginleşmeden için uygulanacak zamanaşımı süresinin 2 yıl olduğunu, cari hesap ilişkisi ise zaman aşımı süresinin TTK 99 md.gereğince 5 yıl olduğunu beyan ederek davanın reddine,davacının haksız takibi nedeniyle %20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davaılya ödenmesine, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava, cari hesaptan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla mahkememizin ön inceleme duruşmasında dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile uyuşmazlık noktaları saptanarak tahkikat aşamasına geçilmiş, tarafların bildirdiği tüm deliller toplanmak suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Dava konusu icra dosyası incelendiğinde, davacının davalı hakkında 25.02.2016 tarihinde cari hesaba dayalı 966,75 TL asıl alacak 1.071,24 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.037,99 üzerinden icra takibi başlatmış olduğu, davalının yasal sürede borca itirazı ile takibin durduğu, iş bu davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalının ticari defterlerinin incelenmesi için Alanya Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış olup, talimat evrakı bila ikmal iade edilmiştir.
Dosya içinde yer alan mali müşavir tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda özetle; lehe delil vasfını haiz olan davacı defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacının 966,75 TL alacaklı olduğu, borçlunun takip konusu alacağa ilişkin temerrüde düşürlmediğini, takip öncesi dönem için işlemiş faiz borcunun olmadığı belirtilmiştir.
21/02/2019 ve 25/06/2019 tarihli celselerde davacı vekiline cari hesabı oluşturan tüm faturalar, faturalara ilişkin teslim belgelerini sunması için 2 hafta kesin süre verilmiş olup, kesin süre içerisinde fatura asıllarının sunulmaması halinde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmiştir.
14/01/2020 tarihli celsede davacı vekili faturaları sunmak için yeniden süre verilmesini talep etmiş ise de 21/02/2019 ve 25/06/2019 tarihli celselerde davacı vekiline cari hesabı oluşturan tüm faturalar, faturalara ilişkin teslim belgelerini sunması için 2 hafta kesin süre verildiği ve sonuçlarının ihtar edildiği görülmekle davacı vekilini yeniden süre verilmesi talebi red edilmiştir.
Davalı vekili her ne kadar zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de alacağın hizmet sözleşmesine dayandığı ve borçlar kanundaki 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu, —— tarihli sözleşme, 18/10/2016 dava tarihi birlikte değerlendirilerek zamanaşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; dava konusu icra takibinin cari hesaba dayalı olduğu, davalı tarafın icra takibine itirazında cari hesap borcunu kabul etmediği, davanın reddini talep ettiği, davacı defter kayıtlarına göre 966,75 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davacının cari hesabı oluşturan tüm bu faturalara konu hizmeti davalıya teslim ettiğini ispat etmesi gerektiği, ancak davacı tarafça cari hesabı oluşturan fatura ve sevk irsaliyelerinin(veya diğer hizmet teslim belgelerinin) sunulmadığı, davalının ihtaratlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini sunmadığı, ancak bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi ve talep edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesinin defter sahibinin aleyhine sonuç doğurmasının, ancak karşı tarafın münhasır delil olarak buna dayanmasına bağlı olduğu————– davacının davalının ticari defterlerine münhasır delil olarak dayanmadığı, davacının davalıya cari hesabı oluşturan tüm faturalara konu malları teslim ettiğini, dolayısıyla takip tarihi itibariyle cari hesap alacağı olduğunu ispat edemediği anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 54,40 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 34,81 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 19,59 TL nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 2.037,99 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından sarf edilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda dava değeri dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi. 14/01/2020