Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1002 E. 2018/718 K. 27.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1002 Esas
KARAR NO : 2018/718
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2016
KARAR TARİHİ : 27/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle ; Müvekkili şirket ile davalı şirketin 16.09.2014 tarihli sözleşme ile……… Mahallesi, ….. Sokak, No: ….. adresinde,…… Oteli içinde yer alan bar ve restoran işinin mimari ince işlerinin yapımı hususunda anlaşmaya vardıklarını, tarafların 09.12.2015 tarihinde mutabakat formu imzaladıklarını, bu formda, davalının müvekkili şirkete 350.613,82 TL borcu olduğu hususunun tartışmasız hale geldiğini, davalının borcunu ifa etmemesi üzerine, …… Noterliğinin ….. tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edilerek, müvekkilinin alacağının ödenmesi talebinde bulunulduğunu,
Davalı vekilinin …… Noterliğinin ….. tarih ve ….yevmiye nolu cevabi ihtarnamesinde, tarafların kendi içinde tuttukları 17.02.2016 tarihli tutanağı dayanak göstererek, mutabakat yapılıp, faturaların kesilmiş olsa dahi, müvekkili şirketin sözleşmeye uymadığı ve kesilecek cezanın (günlük 2.000,00 TL) çok daha yüksek olabilecek olması sebebi ile, borçlarının bulunmadığını bildirdiklerini,
Davalı tarafın bu beyanları yerinde olmamakla birlikte, müvekkili şirketin fatura ve mutabık kalınan bakiye alacak tutarına karşılık, “…Kesilecek ceza tutarının daha yüksek kalacak olması sebebiyle borcumuz bulunmamaktadır…” şeklindeki beyanlarının kendi içinde çelişkili beyanlar olduğunu, ortada fatura ve hesap mutabakatı gibi fiili bir gerçek varken, ileride oluşacak ceza tutarının yüksek olacak olması gibi bir sebebin maddi gerçekle de bağdaşmadığını,
Sözleşme yürürlüğe girdikten sonra karşı yanın adresindeki işletmecinin değiştiğini, işletmecinin değişmesi ve karşı yanın talepleri ile yapılacak işlemlerde bir takım değişiklikler talep edildiğini, bu değişikliklerin müvekkili şirketçe yerine getirildiğini, taraflar arasındaki görüşmelerin bir kısmının mail ortamında gerçekleştiğini, projedeki revizyonlar ve uygulamada ilave işlerin olduğu hususunda maillerin dosya ekinde sunulduğunu, 19.04.2014 tarihli sözleşmenin 4. maddesinde iki tarafında mail ortamında beyanat yapabilecekleri, yaptıkları beyanatların yasal prosedürde kullanılabileceğinin belirtildiğini,
Sözleşmeye göre, hiçbir engelle karşılaşamadığı takdirde, müteahhit firmanın süreyi aşma ve iş teslim etmeme durumunda geçen her gün için 2.000,00 TL ceza ödeyeceklerinin belirtildiğini, toplantılarda alınan bir takım kararların mail ortamında taraflarca teyit edildiği ve müvekkili şirketçe bu hususların yerine getirildiğinin gözlemlendiğini, ayrıca müvekkili şirketçe, davalı yana gönderilen maillerde, çalışma koşullarının zaman zaman elverişsiz olduğu, çalışma ortamının sağlanamadığı, kesintiye uğradığı, vb. olumsuzlukları içeren mailler de gönderildiğini,
Karşı yanın yapılan şifahi ve ihtarname dahil tüm uyarılara rağmen borcunu ödememekte ısrar etmesi üzerine Mahkemede açacak oldukları alacak davasına delil olmak üzere, sözleşmeye konu adreste bilirkişi incelemesi talep ettiklerini, sözleşme konusu işlemlerin ve mevcut yazışmaların İstanbul Anadolu 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin ……. D. İş sayılı dosyanın bilirkişi raporunda incelendiğini ve görüşlerin rapor halinde sunulduğunu, bilirkişi raporunda;
-Müvekkil şirketin yazışmalarından bir takım kararların mail ortamında taraflarca teyit edildiği ve müvekkili şirketçe bu hususların yerine getirildiği, çalışma koşullarının yetersizliği, çalışmanın kesintiye uğradığı, müvekkili şirketin işin gecikmesi ile davalı yana uyarılarda bulunduğunun gözlemlendiği,
-Karşı tarafa ait mekanda, sözleşmeye aykırı olduğu varsayılan işlerin tamamlanıncaya kadar bitirilmesi, karşı tarafın kendi teknik ekibinin kontrolündeki imalat sürecinde bu duruma müdahale etmemiş olması, sözleşmenin ilgili maddelerinin devreye sokulmamış olması, yapılan uygulamalarda mutabık kalındığını gösterdiği, yapılan işlemlerde karşı tarafın rızasının olmadığının kabul edilemeyeceği,
-Tespite konu mekanın hali hazırda kullanıldığı, mekanın iç projesi ve mekanda kullanılan ürünlerin büyük bölümünün tasarım ve imalatının mekana özel ve özgün olarak hazırlanmış olduğu,
-Tespit tarihinde ilgili mekanın tüm kullanım alanlarının, işletmeye açık, müşteri kabul edebilir / çalışabilir olduğu vs. tespitlerde bulunduğunu,
Tüm yazışmalar, sözleşme ve deliller bir yana, davalı yanca içeriğine itiraz edilmemiş faturalar ve 09.12.2015 tarihli hesap mutabakatı ile müvekkilinin alacağı net iken, müvekkili şirketin alacağının yok sayılması ve itiraz edilmesinin haksız ve mesnetsiz olduğunu,
Yukarıda arz edilen nedenlerle; Davalarının kabulü ile, davalı şirketten olan 350.613,82 TL alacaklarının ihtarname tarihi olan 12.02.2016 tarihinden itibaren ticari reeskont faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi özetle ; Davacı ile müvekkili arasındaki sözleşmenin; “…Yüklenici iş bu sözleşmenin imzalandığı gün 30.000,00 Euro bedelli 31.03.2016 tarihine kadar geçerli teminat senedini işverene verecektir. Teminat senedi\ geçici kabul tarihinden itibaren altı ay sonra kesin kabulün yapılmasını müteakiben iade edilecektir…” şeklinde düzenlendiğini, ancak sözleşmedeki bu şartın davacı tarafından yerine getirilmediğini,
Sözleşmenin; ” …Yüklenici, iç ve dış alım imalatları ve / veya malzemeleri işverenin işyerinden ……..Kulübü tesis alanında sözleşme tarihini müteakip 1 ay içinde çalışır durumda işverene ve işletmeci olan 360 firma yetkililerine teslim edecektir. Şantiye iş programına yüklenici uymakla yükümlüdür. Aksi davranışlardan dolayı yüklenici hiçbir hak iddia edemez. Yüklenici. işverenin onay ve malzemelerin şantiyeye tesliminden sonra montajı işverenin montaj yerlerini teslim etmesinden sonra 10 gün içerisinde tamamlanacaktır…” şeklinde düzenlendiğini, davacı şirketin sözleşmedeki bu kesin hükme uymayarak işveren konumundaki davalı şirketin onayını almadığını, sözleşmedeki malzemeler ile yapılan imalatlar arasında birçok farklılıklar bulunduğunu, davacı şirketin sözleşme gereği kesinlikle alması gereken işveren onayını almayarak sözleşmeyi ihlal ettiğini,
Sözleşmenin; “…Yüklenici imalata başlamadan önce tüm sistemlere ait imalat resimlerini oluşturacak ve işveren belirlemiş olduğu kontrol birim veya birimlerinin onayını aldıktan sonra imalata başlayacaktır…” hükmü gereği yüklenicinin imalatlarının ancak işverenin onayı ile yapılabileceğinin bir kez daha belirtildiğini, ancak yüklenici konumundaki davacı şirketin, işveren konumundaki davalı müvekkilinden hiçbir onay almadığını ve sözleşmenin bu kesin hükmünü de ihlal ettiğini, aynı maddede; .Yüklenici tarafından imalat resimleri hazırlanmış ve işveren tarafından onaylanmış olan çizim, proje, doküman vs. bilgilerine yüklenici kesinlikle uyacaktır. Bunun dışındaki yapılması zaruri olan değişiklikler işverene bildirilip onayı alınacaktır. Ayrıca yüklenici tarafından hazırlanmış proje, sistem merkezlerine ait projeler de dahil olmak üzere tüm sistemlere ait bilgi formları, dokümanlar, çalıştırma talimatları vs. gibi dokümanları sistem montajları bittikten sonra Otel işletme personeline tutanak karşılığı teslim edecektir…” şeklinde düzenlendiğini, davacı şirketin bu maddede de belirtilen onayları almadığını ve tutanak karşılığı teslim etmesi gereken proje ve dokümanları teslim etmediğini,
Davacı şirketin sözleşme gereği yapması zorunlu olan işlemleri yapmadığını ve yükümlülükleri yerine getirmediğini, bunların dışında kullandığı malzemelerden bazılarının sözleşmeye aykırı olarak yapıldığını ve bazılarının da ayıplı malzemeler olduğunu, bu durumun Uluslararası Hilton Otelinin prestij kaybetmesine yol açtığını, davalı gözüken müvekkilinin maddi ve manevi kaybının büyük olduğunu,
Davacı şirketin, sadece kestiği faturayı delil gösterip alacağının kesin olduğunu ve ödenmemesinin kötü niyet olduğunu iddia ettiğini, oysa burada taahhüde dayalı bir sözleşme olduğunu, davacı şirketin sadece mal satan değil, inşaatı, imalatı ve montajları yapan bir müteahhit konumunda olduğunu,
Yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava ; sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsiline ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek, kanıtlar toplanmak ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuçlandırılmıştır.
Toplanan deliller, Mahkememizce benimsenen bilirkişi raporu ve ek raporu, tarafların iddia ve savunmaları hep birlikte değerlendirildiğinde ;
Davacı firma ile davalı firma arasında 16.09.2014 tarihinde akdedilen sözleşme gereği, ……..bölümlerinin mimari ince işleri ve imalatlarının tasarımına uygun olarak yapılması konusunda anlaşmışlardır.
Davacının dava dilekçesi ile ; müvekkili şirket ile davalı şirketin 16/09/2014 tarihli sözleşme ile ……. Mahallesi, …. Sokak, No :….. adresinde,…… içinde yler alan bar ve restoran işinin mimari ince işlerinin yapımı hususunda anlaşmaya vardıklarını, tarafların 09/12/2015 tarihinde mutabakat formu imzaladıklarını, bu formda davalının müvekkili şirkete 350.613,82 TL borcu olduğu hususunun tartışmasız hale geldiğini belirterek, tüm yazışmalar, sözleşme ve diğer deliller kapsamında, davalı tarafça itiraz edilmemiş olan faturalar ve hesap mutabakatı gereğince, net olan alacağın ödenmesini talep ettiği,
Davalının ise davacı tarafından işin sözleşme gereği yapması zorunlu olan işlemleri yapmadığı ve yükümlülüklerini yerine getirmediği, bunun dışında kullanıldığı malzemelerden bazılarının sözleşmeye aykırı olarak yapıldığı, davacı şirketin sadece bir mal satan değil, inşaatı, imalatı ve montajları yapan bir müteahhit konumunda bulunduğunu, davacının yükümlendiği işlerin onayının ve işin teslimatlarının tutanakla işverence yapılmadığını beyan ettiği,
…….. Gayrimenkul Yön. Hizm. San. ve Tic. AŞ. ile …..Elektronik San. ve Tic. A.Ş. arasında düzenlenmiş bulunan 16.09.2014 tarihli “Sözleşme” ile;
{Madde: 2.) Sözleşmenin konusunun, Kozyatağı Hilton otelinin içinde yer alan bar ve restoran işinin mimari ince işler imalatının tasarımına uygun olarak yapılması olduğu,
{Madde: 3) Sözleşme konusu işlerin tamamının;
-Bar bölümü : 375.975,00 TL
-Restoran bölümü : 349.191,00 TL
Toplam 725.166,00 TL sabit bedelle müteahhit firmaya verildiği, sözleşmeye ek fiyat listelerinde fiyat açılımlarının mevcut olduğu,
Bu bedelin sözleşme ekindeki ince işler kalemlerini ve elektrik altyapı ve montaj işlerini içerdiği, elektrik panosu, yangın ve kamera sistemi altyapısı, montajı ve yangın ve kamera ürün fiyatlarının, fiyat dahilinde olmadığı, ses ve görüntü sistemi, endüstriyel mutfak ekipmanlarının fiyat dahilinde olmadığı, mekanik altyapı, mekanik malzeme ve montaj kalemleri, menfezlerin fiyat dahilinde olmadığı, hareketli mobilyaların sayılarının artışında yada sözleşme ekinde tarif edilen malzemelerde farklılık olduğu takdirde fiyata artı olarak yansıtılacağı,
{Madde: 4) Müteahhidin sözleşmenin imzalanması ve yer tesliminin yapılmasından itibaren bahsedilen işin süresinin bar bölümü için 60 takvim günü, restoran ve ortak alanlar için 90 takvim günü olarak hesaplandığı, mecburi süre uzamalarında müteahhit firmanın ana firmayı uyarmakla yükümlü olduğu, iki taraftan da seçilen sorumlu kişilerin ister mail ortamında, isterse yazılı olarak beyanatlarını yapabileceği, yaptıkları beyanatların sözleşmeye bağlı olarak yasal prosedürde kullanılabileceği,
Hiçbir engelle karşılaşılmadığı takdirde, müteahhit firmanın süreyi aşma ve iş teslim edilememe durumunda geçen her gün için 2.000,00 TL para cezası ödemesinin kararlaştırıldığı,
{Madde: 7) Müteahhit tarafından öngörülen veya işveren tarafından yapılması zorunlu görülen proje revizyon ve tadilatlarının, tarafların sağlayacakları mutabakata göre, müteahhit tarafından yaptırılarak işverenin onayı ile uygulanacağı,
Yapılan proje tadilatları inşaatın yapımına ara verilmesini veya yavaşlatılmasını gerektirecek nitelikte ise, gerekli süre uzatımının verileceği, proje tadilatları nedeni ile müteahhide proje hizmetleri için veya ortaya çıkabilecek süre kayıpları nedeni ile herhangi bir fiyat artışı veya ek bedel ödenmeyeceği, müteahhidin, her türlü proje revizyonu ve tadilatını inşaatın yapımını en az etkileyecek şekilde ve teknik yönden makul olan en kısa sürede yaparak işverenin onayına sunacağı,
{Madde: 10) İşverenin, sözleşmenin imzalanmasını müteakip 10 gün içinde işin toplam miktarının % 30’unu firmanın teminat çeki karşılığında peşin ödemekle yükümlü olduğu, kalan kısmın, aylık hakedişin yapılması ve işverenin onayından itibaren 15 gün içinde yapılacağı, işverenin işin geçici kabulüne % 15’lik kısmını bırakacağı ve toplam işin KDV bedelini % 15’i ile birlikte kesin hakediş olarak iş tesliminden sonra 15 gün içinde ödemeyi tamamlayacağı,
{Madde: 14) İşin bedelini arttıracak olan malzeme seçimleri değişiklikleri nedeni ile ortaya çıkacak bedel farkının, tenzilinin taraflarca yapılacak rıza anlaşması ile belirleneceği,
İşveren tarafından yapılacak bu tür değişiklerin müteahhide, ilgili işin yapılmasına başlanmadan en az 30 gün öncesinden yazılı olarak bildirileceği, yapılan değişiklik nedeni ile kullanılamayan onaylı ihzarat programına göre müteahhit tarafından sipariş verilmiş veya şantiyeye getirilmiş bulunan ihzarat malzemeleri nedeni ile müteahhidin uğradığı zararların işverence karşılanacağı,
Keşifte meydana gelen artışların, işin süresini orantısıyla uzatacağı,
{Madde: 16) Tarafların bu sözleşme hükümlerine aykırı hareket etmeleri halinde, mağdur olan tarafın durumu yazılı olarak karşı tarafa ihtar ederek sözleşme hükümlerine riayet edilmesini isteyeceği, yazılı ihtara rağmen 30 gün içinde durumun değişmemesi halinde mağdur tarafın, hüküm almaya gerek olmaksızın sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebileceği ve zararlarının tazminini isteyeceği, fesih işleminin, noter kanalı ile karşı tarafa bildirileceği ve işin tasfiyesini talep edebileceği kararlaştırılmış olup, iş bu sözleşmenin toplam 18 maddeden ibaret olduğu ve taraflar arasında imzalandığı anlaşılmıştır.
Davacının incelenen ticari defter kayıtlarına göre ; davacının davalı şirkete toplam 1.267.613,82 TL tutarında 3 adet hak ediş faturası düzenlediği, davalıdan 917.000 TL tahsil ettiği bakiye 350.613,82 TL alacağının bulunduğu , taraflar arasında düzenlenen mutabakat mektubunda da davalının davacı şirkete 31.12.2015 tarihi itibariyle bakiye 350.613,82 TL borçlu olduğunun kabul edildiği, davalı defterleri ibraz edilmediğinden incelenemediği ancak alacak miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı, uyuşmazlığın davacının yaptığı işlerin eksik ve ayıplı aynı zamanda da onay alınmadan imal edilip edilmediği noktasında toplandığı,
Taraflar arasında düzenlenmiş bulunan 16.09.2014 tarihli sözleşme ile ; ……çinde yer alan bar ve restoran işinin mimari ince işler imalatının tasarımına uygun olarak yapılması kararlaştırılmış olup, söz konusu işlerin tamamının;
-Bar bölümü : 375.975,00 TL
-Restoran bölümü : 349.191,00 TL
Toplam 725.166,00 TL sabit bedelle müteahhit firma tarafından yapılması kararlaştırılmış olup, sözleşmeye ek fiyat listeselerinde fiyat açılımlarının da mevcut olduğu,
Sözleşmenin ifası aşamasında işletmenin değiştiği ardında projede değişiklikler yapıldığı, ilave işler çıktığı, teslim süresinin uzadığı, bununla birlikte mekanın eksiksiz, sorunsuz olarak çalışmakta olduğu bilirkişi raporu ve ek raporuyla belirlenmiştir. Davalının bilirkişi raporuna itirazında sözleşmenin süresinde tamamlanamadığını, dolayısıyla davacının sözleşme gereği cezai şart ödemek zorunda olduğunu belirttiği görülmüştür.
{Madde: 4) Müteahhidin sözleşmenin imzalanması ve yer tesliminin yapılmasından itibaren bahsedilen işin süresinin bar bölümü için 60 takvim günü, restoran ve ortak alanlar için 90 takvim günü olarak hesaplandığı, mecburi süre uzamalarında müteahhit firmanın ana firmayı uyarmakla yükümlü olduğu, iki taraftan da seçilen sorumlu kişilerin ister mail ortamında, isterse yazılı olarak beyanatlarını yapabileceği, yaptıkları beyanatların sözleşmeye bağlı olarak yasal prosedürde kullanılabileceği,
Taraflar arasında 16.09.2014 tarihli sözleşme düzenlendiği, bu sözleşme ile sözleşmenin imzalanması ve yer teslimi yapılmasından itibaren bar bölümü için 60 takvim günü, restoran ve ortak alanlar için 90 takvim günü süre verildiği, ancak işin 02.09.2015 tarihinde tamamlanabildiği, 01.10.2015 tarihinden itibarende işletildiği, kararlaştırılan bu cezanın niteliği itibariyle 6098 Sayılı Yasanın TBK’nun 179/3 maddesinde düzenlenen ifaya ekli ceza olduğu, bu cezanın talep edilebilmesi için davalının yaptığı eserin eksik ve ayıplı olsa dahi teslim alınırken anılan cezayı isteme hakkının saklı tutulması veya sözleşmede ihtirazi kayda gerek olmaksızın cezai şart istenebileceğinin hüküm altına alınması gerektiği ( Yargıtay 15 Hukuk Dairesi’nin 13.06.2017 tarih 2016/1549 E – 2017/2839 K sayılı İlamı ) taraflar arasında düzenlenen sözleşmede ihtirazi kayda gerek olmaksızın cezai şart istenebileceği dair hükmü bulunmadığı gibi taraflar arasında düzenlenen ve inkar edilmeyen 20.01.2016 tarihli mutabakat ile davalının 350.613,82 TL davacıya borçlu olduğunu kabul ettiği ve cezai şart isteme hakkını saklı tutmadığı,
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatları ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.06.2009 gün 2009/15-191 Esas, 2009/258 Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi, davacının gecikme cezasından sorumlu tutulabilmesi için gecikmenin tamamen davacının kusurundan kaynaklanması gerektiği oysa somut olayımızda gecikmenin işletmecinin ve ardından projenin değişmesi ve yeni proje ve tasarımlar yapılması nedeniyle ortaya çıkan yeni işlerden kaynaklandığının bilirkişi raporu ve tarafların birbirleriyle e mail yazışmalarıyla belirlendiği, davacının sözleşme kapsamında işi yapıp davalıya teslim ettiği, 02.09.2015 tarihinde işi teslim alan ve 01.10.2015 tarihinden itibaren de işletmeye açılan dava konusu yerin davalı tarafından kabul edildiği ve 20.01.2016 tarihli mutabakat düzenlendiği, artık davalının işin ayıplı ve eksik olduğu iddialarının incelenemeyeceği, aksi kabul edilse dahi davalının bu iddialarını kanıtlayamadığı da belirlenmekle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ ile ;
350.613,82 TL’nin 09.09.2016 dava tarihinden itibarin işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 23.950,43 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 5.987,61 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 17.962,82 TL nin davalıdan tahsiline,
3-Davacı vekili tarafından fazla yatırılan ….Tarihli, Sıra No : …. Özel No …. makbuz numaralı 221,81 TL keşif harcı tutarının karar kesinleştikten sonra talep halinde davacı tarafa iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 26.986,83 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 6.021,11 TL ve keşif harcı olarak yatırılan 221,80 TL’nin toplamda 6.242,91 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 5.600 TL bilirkişi ücreti ve 117,50 TL posta ücretinin toplamda 5.717,50 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolunun açık olmak üzere karar verildi.27/06/2018