Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/973 E. 2021/829 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/973 Esas
KARAR NO: 2021/829
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2015
KARAR TARİHİ: 06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın —- davalı şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı şirket lehine, —- müşterek borçlu müteselsil kefaletiyle krediler kullandırıldığını, borçlu şirketin kredi borcunu ödenmemesi üzerine —–yevmiye nolu hesap kat ihtarı ile borçluya gönderildiği, ihtarnameye itiraz edilmediği için kesinleştiği ancak borcun ödenmediği, borç ödenmediğinden —– dosyası üzerinden ilamsız icra takibine geçildiğini, davalı borçlu ve kefiller tarafından takip konusu borca faize ve ferilerine itiraz edildiğinden borçluların itirazın iptali ile huzurdaki davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, taraflar arasında imzalanan kredinin kefalet karşılığı kullandırılması ve kefillerin sorumluluğunu düzenlediğini, takip talebindeki diğer kayıt ve şartlarla tahsiline ve şartlara tahsiline imkan verecek şekilde davalı borçların itirazının iptalini ve takibin talebinde belirtilen şekilde devamını ve davalı borçlular aleyhine%20 icra inkar tazminatına hükmolunmasını dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasında konu yaptığı alacağına ilişkin talebine dayalı olarak müvekkillere tebliğ ettiği—– yasal süremiz içinde cevap verilerek yapılan hesaplamanın hatalı olduğu cevaben ihtar edildiğini, Müvekkillerinin huzurdaki davada, davacının kredi sözleşmesi akdettiği asıl borçlunun kefili olarak yer almaları hasebiyle davalı olarak yer almakta olduğunu, davacının kredi sözleşmesi akdettiği asıl borçludan alacağını almak için eyleme geçmeksizin müvekkillerimi icra takibine konu yaptığını, huzurdaki davaya ilişkin olarak davacının asıl kredi borçlusunun hakkında yaptığı takibatı da Sayın Mahkemeye beyan etmesi ve bu konuda fiili olarak başlatılmış icrai faaliyetlerini beyan etmesi gerektiğini, —–müvekkillerimin icraya maruz bırakılması ama asıl kredi borçlularının takibinde sonuca gitmek için çaba gösterilmemesi yasaya ve usule aykırılık içermekte olduğunu ve bizim de itirazımızın bu noktada yoğunlaştığını, davacının asıl borçlu ile akdettiği sözleşmeyi kat ettiğini müvekkillerine de ihbar etmesi üzerine cevabi ihtarnamemiz ile yaptığımız itirazımız davacının alacak iddiasının kesinleşmesine yol vermediğini, davacının alacak iddiası yasal olarak ve hesaplama olarak da muvazaalı hale geldiğinden ve asıl borçlulara yapılan takibatın sonuçlanmasını beklemeden ve kefil sıfatımızı asıl borçlu gibi kabul ederek yapılan icra takibi yasaya ve usule aykırı olduğunu, sunulan sebeplerden usul ve yasaya aykırı davanın reddini, davacıdan icra inkâr tazminatı alınarak müvekkillerime verilmesini, mahkeme masrafı ve vekillik ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
—– yevmiye no’lu kat ihtarnamesinin incelenmesinde, ihtar edenin davacı —- davalılar olduğu, ticari krediden doğan —- ödenmesinin istenildiği, ihtarnamenin muhatapların genel kredi sözleşmesindeki adreslerine tebliğe çıkarıldığı, — tarihinde, —— tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
Dava konusu —— icra takip dosyası ile davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine toplam —- alacağın tahsili istemi ile kredi sözleşmesine dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçlular ——— tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin ——tarihinde takibe konu borca itiraz ettiği, itirazın — günlük hak düşürücü süre içerisinde yapıldığı, davacı alacaklı vekiline itirazın dilekçesinin tebliğ edilmediği, iş bu itirazın iptali davasının, itiraz dilekçesinin alacaklı yana tebliğ tarihinden itibaren başlayacak olan — yıllık hak düşürücü süre içerisinde, — tarihinde açıldığı dosya içeriği ile sabittir.
Yargılama sırasında —–Numaralı kararı ile mirasçı olarak —– tespit edildiği,–Numaralı kararı ile — mirası reddettiği, ———- mirası reddettiği, ———-dosyasında tasfiye memuru olarak——-atandığı görülmekle duruşma günü tesfiye memuruna tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Bankacı bilirkişiden alınan kök ve ek raporda özetle; davacı banka ile davalı asıl borçlu — arasında imzalanan —- davalı diğer borçlular —– sözleşme limitleri kadar müşterek borçlu müteselsil kefalet imzalarının bulunduğu, —- olduğu, —- artırılarak toplam limitin — olduğu, —– olduğu, ————- ihtarnamesi ile kredi hesabının kat edildiğine ilişkin hesap kat ihtarının muhatapların bilinen adreslerine keşide edildiği, davalı/borçluların ihtarnamede verilen —- mehil süresi sonucu—- tarihi itibarı ile temerrüde düşürüldüğü, taraflar arasında imzalanan——- müşterinin kullandığı kredilerden birinin dahi kat edilmesi—– temerrüde düşmüş olacağını ve bu durumda vadesi gelmiş olsun ya da olmasın tüm kredi borçlarının muaccel hale geleceğini, bankanın dilediği takdirde kredilerin tamamını veya bir kısmını kapayarak kanuni takibe geçmeye yetili olduğu.– ifadesine yer verildiği—- gereği; —- kartlarına ilişkin azami akdi ve gecikme faiz oranları tespit edilmekte ve üç ayda bir açıklanmaktadır. — kartlarına ilave olarak, kurumsal kredi kartları ile ilgili olarak; — yürürlüğe giren —– istinaden kurumsal kredi kartı İşlemlerinde de bu oranların üzerinde bir faiz oranı uygulanmasının mümkün olmadığı ifade edilerek, “Bankalar bu oranları geçmemek üzere faiz oranlarını serbestçe belirleyebilecektir.” denildiği, davacı bankanın, kredi kartı için uyguladığı—- temerrüt faiz oranının mevzuat ile uyumlu olduğu, davacı bankanın, kredili mevduat hesabı için uyguladığı—- temerrüt faiz oranının mevzuat ile uyumlu olduğu, Kredili mevduat hesabına en son — ödeme yapıldığı ve bu tarihten sonra başkaca bir ödeme bulunmadığı,—- tarihinde işleyen faiz sonucunda riskin — olduğu, — tarihinde hesaba geçen — tahsilat sonucu; — kat tarihi itibarı ile risk bakiyesinin ; — olduğu ve aynı gün bu miktarın tasfiye hesaplarına aktarıldığı,—- en son hareket tarihi — tarihinden kat tarihi olan —-oranı üzerinden faiz ve faizin — hesap kat tarihi itibarı ile hesaplanan asıl alacak tutarına; temerrüt tarihi olan —- uygulanarak ve temerrüt tarihinden takip tarihi— kadar da— temerrüt faiz oranı ve faizin — uygulanarak yapılan hesaplamaya göre— takip tarihi itibarı ile, davacı bankanın davalıdan; — asıl alacak, —– olmak üzere ——-numaralı şirket kredi kartlarının devamlı asgari tutarlarının ödendiği tespit edilmiş olmakla birlikte; taraflar arasında akdedilen ——- istinaden; —müşterinin kullandığı kredilerden birinin dahi kat edilmesi.—- halinde temerrüde düşmüş olacağını ve bu durumda vadesi gelmiş olsun ya da olmasın tüm kredi borçlarının muaccel hale geleceğini, bankanın dilediği takdirde kredilerin tamamını veya bir kısmını kapayarak kanuni takibe geçmeye yetili olduğu—– hükmü ile kredi kartları borçlarının da muaccel hale geldiği, 5464 Sayılı Yasa nın 26.maddesindeki;—– uygulamasından doğan borçlarda bileşik faiz uygulanmaz.” hükmü kapsamında; her iki kart içinde kat tarihi olan ——apsamında harcamalar harcamalara, faiz ve diğer feriler faize ilave edilerek ve faizler anaparaya ilave edilmeden / faize faiz tahakkuk ettirilmeden yapılan hesaplamada —- nolu kredi kartı için; — asıl alacak, — temerrüt faizi,—- kat tarihi öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam — hesaplandığı,— asıl alacak, — akdi faiz, — temerrüt faizi, —- kat tarihi öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam — hesaplandığı buna göre davacının icra takibindeki talepleri de dikkate alınarak—asıl alacak, —akdi ve temerrüd faizi , — ihtarname masrafı olmak üzere toplam ——– talep edebileceği mütalaa edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile davalı asıl borçlu — arasında imzalanan —- davalı diğer borçlular ———sözleşme limitleri kadar müşterek borçlu müteselsil kefalet imzalarının bulunduğu, —- olduğu, — tarihinde sözleşme limitinin — artırılarak toplam limitin — tarihli — olduğu, —- yevmiye no’lu kat ihtarnamesinin incelenmesinde, ihtar edenin davacı— davalılar olduğu, ticari krediden doğan —- ödenmesinin istenildiği, ihtarnamenin muhatapların genel kredi sözleşmesindeki adreslerine tebliğe çıkarıldığı,— tarihinde, — tarihinde, ——- tarihinde tebliğ edildiği, kât ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için yapılan ilamsız takibe davalıların itirazı üzerine takibin durdurulduğu, itirazın iptali için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davacının icra takibindeki talepleri ile bağlı kalınarak —asıl alacak, —akdi ve temerrüd — ihtarname masrafı olmak üzere toplam ——-olarak hesaplandığı, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, taraf vekillerinin rapora itirazlarının ek raporda değerlendirildiği anlaşılmakla bilirkişi raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davacı bankadan kullanılan kredilerin miktarı belli olup davacı bankanın alacak miktarı likit (bilinebilir – belirlenebilir – hesap edilebilir) nitelikte olduğundan İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi gereğince %20’dan aşağı olmamak üzere davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE davalıların — sayılı takibe yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin — asıl alacak, — akdi ve temerrüd faizi , — ihtarname masrafı olmak üzere toplam — üzerinden devamına, asıl alacak kısmına takip tarihinden itibaren —temerrüd faizi ve faizin —- uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacak likit olmakla kabul edilen — oranında belirlenen ——- icra inkar tazminatının davalılardan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
2-Alınması gerekli 3.895,41 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 713,92 TL harçtan mahsubu ile eksik bakiye 3.181,49 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 8.213,33 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalılar vekili için takdir olunan 2.047,26 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
5-Davacı tarafından dava açılırken harç olarak yatırılan 745,72 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen bilirkişi ücreti 950,00 TL ve 213,70 TL posta ücreti olmak üzere toplamda 1.163,70 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 1.123,70 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, kalan 40,33 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından sarfedilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin ve tasfiye memurunun yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile ——– Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/07/2021