Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/972 E. 2019/1198 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/972 Esas
KARAR NO : 2019/1198
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/10/2015
KARAR TARİHİ: 12/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında sağlanan mutabakat uyarınca müvekkile ait ——– adresinde bulunan idari binada, tüm pvc doğrama pencere ve kapıların takılması işleminin yanı sıra, garaj kapısı, ana giriş kapılarının takılması ve düzenlenmesi işlerinin davalıya yaptırıldığını, davalı tarafından düzenlenen ——– tarihli ———-TL bedelli faturaya istinaden müvekkilince ödemede bulunulduğunu, ancak takılan pvc pencere ve kapılarının düzgün kapanmaması, garaj kapısının uzaktan kumanda panelinin bozuk olması, kayar kapı, otomatik kepenk ve seksiyonel kapıdaki imalat eksikliğinin bulunması sebebiyle oluşan arızaların özellikle kış şartlarında çalışanları olumsuz etkilediğini, ——– Sulh Hukuk Mahkemesi’nin —— D.İş sayılı dosyasından tespit yaptırıldığını, düzenlenen rapor ile ayıplı imalatların tespit edildiğini, yapılan tespite rağmen müvekkiline herhangi bir ödemede bulunulmadığını, bunun üzerine ——– İcra Müdürlüğü’nün ——- Esas sayılı takip dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalı tarafça haksız ve mesnetsiz olarak itirazda bulunulduğunu belirterek; itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı taraf davaya herhangi bir cevap vermemiş, HMK 128 madde hükmü gereği davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan İİK’ nun 67/1 maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller,——– Sulh Hukuk Mahkemesi’nin —-D.İş sayılı dosyası,——–. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası, tek tek incelenmiştir.
——-. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyası, dosyamız arasına alınmış tetkik edilmiş, dosyanın incelenmesi neticesinde; davacı tarafından davalı aleyhine —-TL asıl alacak, —– TL işlemiş faiz olmak üzere toplam ——- TL’nin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %9 oranında faizi ile tahsili amacıyla genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin—— tarihinde borçlu davalıya tebliğ edildiği, davalı tarafça icra takibine ——- tarihinde itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davanın yasal bir yıllık süresi içerisinde açıldığı görülmüştür.
——-Sulh Hukuk Mahkemesi’nin —–D.İş sayılı dosyasının incelenmesi neticesinde; mahkememiz davacısı tarafından dava konusu taşınmaz üzerinde davalı tarafından eksik ve ayıplı olarak yapıldığı iddia olunan işlerin tespitinin talep edildiği, keşfen yapılan inceleme sonucunda yapımı üstlenilen pvc doğrama, kayar kapı, otomatik kepenk ve seksiyonel kapının yapımı sırasında gerekli özenin gösterilmemesinden kaynaklanan imalatlar ile işçilikteki eksikliklerden dolayı ayıplı imalatların ortaya çıktığı, piyasada yapılan araştırma neticesinde anılan imalatların 2 yıl garanti süresinin olduğu, bu ayıpların giderilmesi için KDV dahil —-TL tutarında bir masrafın yapılması gerektiği tespit olunmuş, anılan rapor davalıya da TK md. 35’e göre tebliğ edilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın ticari defter ve kayıtları ile dava konusu taşınmaz üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmak üzere —— Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiş, talimat mahkemesinden alınan ——— tarihli bilirkişi raporu ile özetle; davacının ticari defter ve kayıtlarının yevmiye defteri sunulmadığından usulüne uygun tutulup tutulmadığının değerlendirilemediği, davacı tarafından davalıya toplamda ——- TL bedelli çek verildiği, karşılığından ——- TL bedelli fatura alındığı, davacının davalıdan toplamda——– TL cari hesap bakiyesi alacağının bulunduğu, tespit dosyası ile yapılan ayıba ilişkin tespitlerin ve bedelin uygun bulunduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce ayıbın niteliği yönünden önceki teknik bilirkişiden ek rapor alınmak üzere yeniden—— Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmasına karar verilmiş, talimat mahkemesinden alınan ——- tarihli raporda özetle; söz konusu ayıpların dikkatli bir inceleme sonucunda görülebilen ve anlaşılabilen bozukluklar olması nedeniyle açık ayıp olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesinde; davacı tarafça, davalı tarafından ayıplı olarak yapılan işler nedeniyle uğranılan zararın tazmini için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalinin talep edildiği; davalı tarafça, süresinde cevap dilekçesi sunulmayarak dava dilekçesindeki vakıaların inkar edildiği anlaşılmıştır.
6098 Sayılı TBK’nun 474/1 maddesinde “İş sahibi eserin tesliminden sonra işlerim olağan akışına göre imkan bulur bulmaz, eseri gözden geçirmek ve ayıpları varsa bunu uygun bir süre içinde yükleniciye bildirmek zorundadır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Bilindiği gibi açık ayıp meydana gelen eserde basit bir muamele ile ve çıplak gözle görülüp tespit edilen ayıplardır. Açık ayıplarda iş sahibi, eserin tesliminden sonra işlerin olağan akışına göre eseri gözden geçirip varsa açık ayıpları tespit ve ayıpları uygun süre içinde iş sahibine bildirmek zorundadır. Eski ve Yeni Borçlar Kanunu’nda muayene ve ihbar süreleri açıkça belirtilmemiş olup işin niteliği ve olayın özelliği ve imal edilen şeyin büyüklüğü, genişliğine göre süreler farklı olacak ve bilirkişilerce belirlenecektir. Muayene ve gözden geçirmeyi iş sahibi bizzat yapabileceği gibi 818 Sayılı BK’nun 359/2 ve 6098 Sayılı TBK’nun 474/2 maddesi hükümlerine göre mahkeme aracılığıyla bilirkişi raporu ile tespit ettirilip belirlenebilir.
Açık ayıplarda iş sahibi muayene ve ihbar yükümlülüğünü ihmal ederse BK 362/2 ve BK 477/2 maddesine göre eseri kabul etmiş sayılır ve yüklenici açık ayıplarla ilgili sorumluluklardan kurtulur.
Kural olarak ayıplı imalatta, iş sahibinin açık ayıplar yüzünden muayene ve ihbar yükümlülüğü bulunmakta ise de sözleşmede yüklenici yaptığı iş ve meydana getirdiği eserle ilgili ayıplar yönünden garanti vermiş ise garanti süresince tespit ettiği ayıplarla ilgili iş sahibi ayırca ihbarda bulunmak zorunda kalmaksızın zaman aşımı süresi içerisinde ayıptan dığan haklarını kullanabilir.
Ayıp ihbarının süresi içerisinde yapılıp yapılmadığının ise mahkemece re’sen araştırılması gerekmektedir. (Yargıtay —–. HD —– E. ——– K.)
Eldeki dava bakımından; dava konusu işin davalı tarafından teslim tarihi dosya kapsamı itibari ile net olarak anlaşılamamakla birlikte işin tesliminin en geç —— tarihinde düzenlenen fatura ile yapıldığının kabulünün gerektiği, davacı tarafça davalı yana tespit dosyası ile alınan raporun tebliği ile birlikte ayıp ihbarında bulunulduğunun beyan edildiği, tespit dosyasından alınan bilirkişi raporunun davalıya —— tarihinde tebliğ edildiği, teslim tarihi ile ihbar tarihi arasında yaklaşık iki yıl gibi bir sürenin geçtiği, her ne kadar ayrıca sözlü olarak ayıp ihbarında bulunulduğunun beyan edilmiş ise de buna ilişkin dosya kapsamı itibari ile herhangi bir delilin sunulmadığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, davalı yanın garanti verdiğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir delilin mevcut olmadığı, mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporuna göre ayıpların açık ayıp niteliğinde olduğu, işin niteliği, olayın özelliği ve imal edilen şeyin büyüklüğü, genişliği dikkate alındığında geçen sürenin makul olarak kabul edilemeyeceği, basiretli bir tacir gibi davranması gereken davacının muayene ve ihbar yükümlülüğünü ihmal ettiği, dolayısıyla bunun sonucuna katlanması gerektiği kanaatine varılarak; tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın REDDİNE,
2.Alınması gerekli 44,40 TL karar ve ilam harcının, davacı tarafından dava açılırken peşin olarak yatırılan 94,72 TL harçtan mahsubu ile bakiye 50,32 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3.Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4.Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı,davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu. 12/12/2019