Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/849 E. 2018/66 K. 23.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/849 Esas
KARAR NO : 2018/66
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 12/08/2015
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar ile müvekkili arasında imzzalanan 15/04/2015 tarihli Şirket Hisse Devir Sözleşmesi uyarınca davalıların, ortağı oldukları ….. İnşaat Sağlık San. Tic. Ltd. Şti’ndeki hisselerinin %51’lik kısmını müvekkili şirkete devretmeyi taahhüt ettiklerini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 2. maddesine göre hisselerin devir bedelinin 612.000,00 TL olarak belirlendiğini, aynı maddede sözleşmede belirtilen devir bedelinin 03/08/2015 tarihinde nakit olarak devreden ortaklara ödeneceği yapılacak olan bu ödemenin şiketin üçüncü kişilere olan borçlarının ödenmesi maksadı ile kullanılacağının kararlaştırıldıktan sonra sözleşmenin 4.maddesinde ise hisse devir sözleşmesinin 15/06/2015 tarihine kadar yasa gereği notere onaylatacağının hüküm altına alındığını, sözleşmenin 2.maddesi uyarınca devir bedelinin teminatı olarak müvekkil şirket tarafından …..bankası ….a Şubesine ait …. Keşide tarihli, …çek numaralı …. TL bedelli ve …..bankası …… Şubesine ait … Keşide tarihli…. numaralı çek ve diğer 13 çek ile birlikte toplam değeri 612.000,00 TL olan 15 adet çekin tanzim edilerek teslim edildiğini, bu çeklerin sözzleşmenin teminatı maksadı ile düzenlendiğini ve hisse devrine konu olan şirketin borçlarının yapılandırılması maksadı ile üçüncü kişilere yapılacak olan sözleşmelerde teminat amaçlı olarak kullanılacağının hisse devir sözleşmesinde hüküm altına alındığını, yine üçüncü kişilere yapılacak olan protokollerde müvekkilinden alınan çeklerin teminat çeki olarak şirket alacaklılarına teslim edileceğinin taraflar arasında imzalanan sözleşmede açıkça belirtildiğini, davalıların sözleşmede kararlaştıılan tarihe kadar sözleşmeyi notere onaylatmadıkları ve şirket genel kuruluna ibraz etmediklerinden bahisle ….. ve …. numaralı çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin dava konusu çekleri …..İnş. Ltd. Şti’ne hangi amaçla verildiğini bilmesinin imkanı ve olanağı olmadığını, müvekkili şirketin bu çeklerin teminat çekleri veya hisse devri karşılığı verildiğini bilmesi için davacı tarafın öne sürdüğü diğer davalılar ile davacı şirket arasında düzenlenmiş olan 15/04/2015 tarihli sözleşmede imzasının olmasının gerektiğini ancak imzasının bulunmadığı gibi çekleri de söz konusu şirketten cari hesap alacağına karşılık çek teslim tutanağı ile ciro yoluyla aldığını, müvekkilinin iyi niyetli hamil olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmasına rağmen davalılar duruşmaya katılmadıkları gibi davaya ilişkin herhangi bir cevap ve delil dilekçesi de sunmamışlardır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin çek nedeniyle menfi tespit davası olduğu, davacı tarafça, sözleşmeye binaen teminat olarak verilen çeklerin, davalıların yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği, davalı şahıslar tarafından davaya cevap verilmeyerek davanın inkar edildiği, davalı şirket bakımından ise iyi niyetli hamil olduğunun savunulduğu görülmüştür. Davacı tarafça sunulan sözleşmenin incelenmesinde; davalılar … ve … arasında imzalandığı, davalıların dava dışı şirketteki hisselerin devrini vaadettikleri ve sözleşmenin 1.maddesinde 15 adet çekin numaraları belirtilmek suretiyle teminat amaçlı verileceğinin düzenlendiğini, dava konusu çeklerin söz konusu maddede yer aldığı anlaşılmış, sözleşmedeki imzaların sıhati bakımından davalılara isticvap davetiyesi çıkartılmış, ancak davalılar ihtarlı isticvap davetiyesine rağmen herhangi bir beyanda bulunmamışlar ve sözleşme altındaki imzanın davalılara ait olduğunun kabulü gerekmiştir. Yargılama sırasında davacı tarafça dava konusu …… çek numaralı ….TL bedelli çekin ödendiği anlaşılmakla söz konusu çek bakımından dava istirdat davasına dönüşmüştür. Davalı şahıslar ile davacı arasındaki sözleşme kapsamı dikkate alındığında davanın kabulüne, davalı şirket bakımından, davacı tarafça dava konusu çekleri davalı şirketin ağır kusuru ile veya kötü niyetle iktisap ettiği ispatlanmadığından şirket bakımından davanın reddine karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar … ve … aleyhine açılan davanın KABULÜ ile,
Davacının ……Bankası …. şubesine ait Keşidecisi …… Sanayi ve Tic. Ltd. Şti olan …. tarihli…..numaralı ….TL bedelli çek nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine,
Davacının …. Bankası ….şubesine ait Keşidecisi ….. Sanayi ve Tic. Ltd. Şti olan … tarihli …. numaralı ..TL bedelli çek için ödediği 30.000,00 TL’nin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davalı …aleyhine açılan davanın REDDİNE,
Davalı şirket için ödenmesi tedbiren durdurulan çek bedeli 35.000,00 TL’nin %20’si oranında belirlenen tazminatın davacıdan tahsili ile davalı …ya ödenmesine,
3- Alınması gereken karar ve ilam harcı 4440,15 TL olduğundan peşin alınan 1110,04 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3330,11 TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 7500,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davalı …kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ye göre belirlenen 7500,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6- Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 1110,04 TL harç, 174,35 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1284,39 TL yargılama giderinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı …için yapılan 43,50 TL tebligat giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Davalı …tarafından yapılan 20,00 TL tebligat giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
8- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı şirket vekilinin yüzlerine karşı diğer davalıların yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/01/2018