Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/653 E. 2019/379 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/653 Esas
KARAR NO : 2019/379

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/06/2015
KARAR TARİHİ : 02/04/2019 (Tefhim Tarihi) – 30/04/2019 (Yazılma Tarihi)

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil firmanın satın aldığı aracın üzerindeki lastiklerle birlikte 07/03/2013 tarihinden itibaren kullanıldığı süre boyunca lastiklerde normal olmayan hasar görünümünün ortaya çıktığı, aracın satın alındığı —————götürülmesi ve lastikların sökülerek üretici — firmasına gönderilmesinin ardından üretici —- firması tarafından verilen — tarihli yazılı belgede çalışma şartları nedeniyle oluşan düzensiz aşınma veya hasar sert ve mesafeli fren sonucu oluşan belgesel aşınmadan kaynaklı ibareleri kullanılarak şikayetçi olunan lastiklerde herhangi bir üretim hatasının bulunmadığı sorunun sürücü hatasından kayanaklı olduğu belirtilerek ürünlerle ilgili şikayetlerinin giderilmediğini, davadan önceki dönemde araç satan firmaya yapılan başvurunun ardından düzenlenen tespit tutanağındaki iddiaların doğru olmadığı, aracın satın alındığı tarihten itibaren sürücüsünün aynı kişi olduğu ve kötü araç kullanımı halinin söz konusu olmadığı, aracın satın alındığı tarihten itibaren normal vasıflara sahip bir lastikte olmaması gereken hasar türünün 4 lastikte de aynı anda oluşmasının araç üzerindeki lastiklerin ayıplı olduğunun açık bir delili olduğundan bahisle ayıplı lastiklerin ayıpsız yenileri ile değiştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında dava dilekçesini tekrar etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ayıplı mal iddiasını kabul etmediklerini, ayıp ihbarının zaman aşımı süresi içerisinde yapılmadığını, davacının 07/03/2013 tarihinde satın aldığı aracın lastiklerinde hasar meydana geldiğini iddia ederek tarihini belirtmedikleri bir zamanda müvekkiline başvurduğu, müvekkili tarafından lastiklerin incelenmek üzere üretici firmaya gönderildiği, 13/07/2014 tarihinde müvekkiline gönderilen raporda lastiklerdeki hasarın çalışma şartları nedeniyle oluşan düzensiz aşınma veya sert mesafeli fren sonucu oluşan bölgesel aşınma sebepleriyle meydana geldiğinin belirtildiği, lastiklerin ayıpsız imal edilmiş olduğu, davacının kullanım hatasının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, ayıp iddiasının tanık ile ispatlanamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında cevap dilekçesini tekrar etmiştir.
Taraf delileri toplanmış, davacı tarafça bildirilen tanık Mahkememiz huzurunda dinlenmiştir. Dosya ve davaya konu araç lastikleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde bilirkişi ———–tarafından düzenlenen raporda özetle; lastiklerin üzerindeki kodlamaya göre —– ayında imal edildiği, tescil tarihi 07/03/2013 tarihi ile Eylül 2012 tarihi arasındaki süre göz önüne alındığında, aracın montaj tarihinde, son kullanım süresinin geçmemiş olduğu, lastik sırtlannın ve yanaklarının incelemesinde, her bir lastikte iç ve dış sırt bölgelerinde derin parça kopmaları olduğu, kopmaların ön ve arka lastiklerin tamamında olduğundan kopmanın nedeninin yükleme ve tonaj ile ilgili olmasının mümkün olmadığı, lastik sırt aşınmalarına yüksek etkisi bulunan, davacı firma araç kullanıcısı veya kullanıcılarının, ister sürat tahdidi, kullanım hassasiyeti, isterse de manevra özellikleri açısından, olumsuz etkisi olabilecek bulgulara rastlanmadığı, —– firması tarafından yapılan tespitte lastik iade raporunda, herhangi bir malzeme analizi yapılmadığı sadece fiziksel göz kontrolü neticesi oluşan kanaatin yazıldığı, lastiklerin ayıplı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Alınan bilirkişi raporunda menzile ilişkin tespitlerin Mahkememizde dinlenilen tanık beyanları ile uyumlu olmadığı ve raporun hükme elverişli olmadığı kanaatine varılmakla yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş ve bilirkişi tarafından Mahkememize ibraz edilen 13/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; lastiklerin imalatları gereği 170 km/saıat hıza kadar izin verdiği ve yük indeksinin 112/110 olduğu, bunun da lastik başına düşen yük taşıma kapasitesinin 1.120 kg ila 1.060 kg arasında olduğu, lastiklerinin dördünde birden düzensiz aşınmalar, kopma ve soyulmalar olduğu dikkate alındığında sorunladın kullanıcı kaynaklı olarak meydana gelmesinin mümkün olmadığı, aracın inceleme tarihi itibariyle mevcut kilometresi de dikkate alındığında davaya konu araç lastiklerinin ekonomik ömrüne göre oldukça kısa bir süre içerisinde ve garanti süresi içerisinde araç lastiklerinde meydana gelen kopma, yırtılma ve soyulma gibi sorunların üretici ve imalat kaynaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı tarafça satılan lastiklerin ayıplı olduğundan bahisle yenisi ile değiştirilmesinin talep edildiği, davalı tarafça davanın zamanaşımı süresi içerisinde açılmadığından bahisle ve lastiklerin ayıplı olmadığından bahisle reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Davalının zamanaşımı itirazı bakımından lastiklerin 07/03/2013 tarihinde satın alındığı ve ayıp iddiası ile garanti süresi içerisinde lastiklerin davalı tarafa zararın giderilmesi için teslim edildiği anlaşılmakla zamanaşımı itirazı dikkate alınmamıştır. Dosya kapsamına alınan her iki bilirkişi raporunda özetle; lastiklerdeki aşınmaların niteliği ve aracın kullanım süresi itibariyle kullanımdan kaynaklanmasının mümkün olmadığı, üretici ve imalat hatası bulunduğu kanaatine varıldığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; ———marka —————- tip yazlık 4 adet otomobil lastiğinin yenisinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacıda bulunan eski dört adet lastiğin davalıya iadesine,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 81,97 TL olduğundan peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 54,27 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——-13/2.maddesine göre 1.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı tarafa iş bu dava için yapılan 27,70 TL peşin harç, 1.100,00 TL bilirkişi ücreti ile 129,60 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 1257,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmının kararın kesin nitelikte olduğu da dikkate alınarak kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı dava değeri dikkate alınarak kesin olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.