Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/543 E. 2018/1307 K. 18.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/543 Esas
KARAR NO : 2018/1307

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 26/05/2015
KARAR TARİHİ : 18/12/2018

Mahkememiz dosyası ile birleştirilen İstanbul Anadolu ——–. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/748 Esas ve 2015/741 Karar sayılı dosyası
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 07/07/2015
BİRLEŞTİRME
KARAR TARİHİ : 03/09/2015

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Mahkememize açtığı davanın dilekçesinde özetle; müvekkil şirket nezdinde kasko sigortası bulunan ———–. Adına kayıtlı ———– sigortalıya ait plaka sayılı araca 21/07/2014 tarihinde davalı … adına kayıtlı ve davalının kendi sevk ve idaresinde bulunan ——— plaka sayılı aracın çarpması sonucu hasara maruz kaldığı, kaza sonrasında taraflarca tutulan kaza tespit tutanağına göre davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinden dolayı 8/8 kusurlu olduğu, kaza nedeniyle sigortalının zararının müvekkili şirket tarafından 23/07/2014 tarihinde ödendiğinden bahisle ödenen 52.800,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında sunduğu 13/05/2015 tarihinde sunduğu dilekçesi ile dava miktarının sehven 52.800,00 TL gösterildiğinden bahisle taleplerinin 26.000,00 TL olduğunu ve davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce ödeme yapıldığından sigorta aleyhine açtıkları davadan feragat edildiğini bildirmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesine özetle; kaza esnasında öndeki araca ve insanlara çarpmamak için boş olan sol şeride mecburi olarak manevra yapan müvekkilin kusuru bulunmadığı, müvekkilinin olayın olduğu gün ve saatte otoban olan üç şeritli yolun orta şeridinde kamyonet olan aracı ile yaklaşık 60km civarında hızla normal seyrinde ilerlemekte iken aniden beliren ve aracın duramayacağı kadar bir mesafede trafiğin durduğunu gördüğünde frene tüm gücü ile basmasına rağmen duramama ihtimaline binaen önceki araçlara ve kaza mahallindeki araçlarının dışında bulunan insanlara çarpmamak için tek müsait olan ve baktığı esnada boş olan sol şeride geçmek durumunda kaldığı, kazada mağdur olan ve zarar gören tarafın müvekkili olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesine özetle; davada kazaya karıştığı iddia edilen——- plaka sayılı aracın müvekkiline sigortalı olduğunu ve sigorta poliçesi uyarınca teminat limitinin maddi araç başına 26.800 TL olduğunu, müvekkilinin kazadaki sorumluluğunun sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında ve teminat miktarınca olduğunu, 28/01/2015 tarihinde poliçe teminat miktarı olan 26.800 TL’nin davacıya ödendiği ve sorumlulukları kalmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilince Mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilen İstanbul Anadolu ——-. ATM’ye açılan davanın dilekçesinde özetle; davalının maliki olduğu aracın karıştığı trafik kazası nedeniyle dava dışı sigortalıya ödenen tazminatın rücuan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Birleştirilen dosyanın davalısı …’a tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ancak davalı duruşmalara katılmadığı gibi davaya ilişkin herhangi bir cevap dilekçesi de sunmamıştır.
Mahkememizce kazadaki kusur oranının tespitine ilişkin olarak yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde Mahkememize sunulan 10/10/2016 tarihli heyet raporunda; meydana gelen kazada davalıların sigortacısı, maliki ve sürücüsü olduğu aracın kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, davacıya kasko sigortası ile sigortalı aracın herhangi bir kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce araçta meydana gelen hasar miktarının belirlenmesine ilişkin olarak alınan bilirkişi raporunda özetle; dava konusu aracın hasar tutarının, aracın rayiç değerinden sovtaj değeri düşülerek tespit edilebileceğini, buna göre aracın rayiç değerinin 120.000,00 TL olduğu, sovtajının ise 40.000,00 TL olduğu, bu hali ile hasar tutarının 80.000,00 TL olduğu, davalı sigorta tarafından daha önce yapılan ödeme düşürüldüğünde davacının zararının 53.200,00 TL olduğu kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; asıl ve birleşen davanın, trafik kazası nedeniyle dava dışı sigortalının uğradığı zararın tazminine ilişkin rücuan tazminat olduğu, davacı tarafça davalıların kusurları ile sebep oldukları kaza nedeniyle sigortalısının zarara uğradığı ve zararının ödendiğinden bahisle ödenen miktarın davalılardan rücuen tahsilini talep ettiği, davalılar tarafından davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Dosya kapsamına alınan kusura ilişkin bilirkişi raporu dikkate alındığında davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, davacıya kasko sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamına celbedilen belgelerin incelenmesi neticesinde; davacı tarafça sigortalı aracın rayiç değeri olarak sigortalıya 120.000,00 TL ödendiği ve sovtajın davacıda bırakıldığı, her ne kadar makine mühendisi tarafından sovtaj değeri 40.000,00 TL olarak belirlenmiş ise de davacının ancak gerçek zararını isteyebileceği ve buna göre sovtajı 67.200,00 TL’ye satıldığı, davacının zararının bu durumda (120.000,00-67.200,00 ) 52.800,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketince davadan önce 26.800,00 TL ödeme yapıldığı, bu hali ile davacıya ödenmesi gereken tazminat miktarının (52.800,00-26.800,00)) 26.000,00 TL olduğu, kazada tamamen kusurlu olan davalı sürücü ile birleşen dosyanın davalısı malikinin zarardan sorumlu oldukları, yine sigorta poliçe limiti dahilinde sorumlu olan davalı sigortanın teminat limitinin tamamını davadan önce davacıya ödediği anlaşılmıştır. Davalı sigorta şirketi bakımından davadan önce sorumluluk miktarının tamamı ödendiği ve dava tarihi itibariyle sorumluluğu kalmadığı, bununla birlikte davacı tarafça sigortalı aleyhine açılan davadan feragat edildiği dikkate alınarak davalı sigorta aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Asıl davanın davalısı ile birleşen davanın davalısı yönünden ise, her ne kadar davacı vekilince Mahkememize sunulan 13/05/2015 tarihli dilekçe ile dava dilekçesinde dava miktarının sehven 52.800,00 TL gösterildiğinden bahisle taleplerinin 26.000,00 TL olduğu beyan edilmiş ise de söz konusu beyanın maddi hata olarak değerlendirilemeyeceği, kısmi feragat niteliğinde olduğu anlaşılmakla davalılar hakkındaki davanın da kısmen kabulüne karar vermek gerektiği yönünde oluşan tam ve bağımsız vicdani kanaat ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Mahkememizdeki asıl dava bakımından;
1-Davalı Sigorta aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2- Davalı … aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile 26.000,00 TL ‘nin ödeme tarihi olan 23/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
3- Alınması gereken karar ve ilam harcı 1.776,06 TL olduğundan peşin alınan 901,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 874,36 TL’nin davalı …’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———–ye göre belirlenen 3120,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
5- Davalı sigorta kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———-‘ye göre belirlenen 3079,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı sigortaya ödenmesine,
6- Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——‘ye göre belirlenen 3216,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Davacı tarafça iş bu dava için yatırılan 901,70 TL peşin harcın davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine,
8- Davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 30,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı sigortaya ödenmesine,
9- Davalı … tarafından yapılan 248,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 125,90 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
B- Mahkememiz dosyası ile birleştirilen İstanbul Anadolu—–. ATM ‘nin 2015/748-741 Esas ve Karar sayılı dosyası bakımından;
1-Davalı aleyhine açılan davanın KISMEN KABULÜ ile; 26.000,00 TL’nin (mahkememizin —— Esas sayılı dosyası ile davalı … aleyhine hükmedilen tazminat ile tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ) ödeme tarihi olan 23/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
2- Alınması gereken karar ve ilam harcı 1.776,06 TL olduğundan peşin alınan 901,70 TL’nin mahsubu ile eksik kalan 874,36 TL’nin davalı …’dan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——-‘ye göre belirlenen 3120,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
4- Davacı tarafça iş bu dava için yatırılan 901,70 TL peşin harcın davalı …’dan tahsili ile davacıya ödenmesine,
C- Davacı tarafça asıl ve birleşen dava için yapılan 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 208,60 TL tebligat ve posta giderinden ibaret toplam 2.008,60 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 989,10 TL’sinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, geriye kalan kısmının ve davalı sigorta aleyhine yapılan yargılama giderinin davacı yan üzerinde bırakılmasına,
D- Davacı tarafça yatırılan gider avansından kararın tebliğ gideri karşılandıktan sonra arta kalan kısmının karar kesinleşitğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzlerine karşı diğer davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul BAM nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.