Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/528 E. 2019/705 K. 27.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/528 Esas
KARAR NO : 2019/705
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/05/2015
KARAR TARİHİ : 27/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında——- tarihli 2 adet asansör ve asansör montajı sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşmede belirtilen bütün yükümlülüklerin müvekkili şirket tarafından yerine getirildiğini ve bedellerinin ödendiğini, davalı tarafından yapılan asansörlerden birinin taşıyıcı kablosunun koptuğunu, servis tarafından hayati tehlike arz ettiğinden asansörün kilit altına alındığını, bu durumun davalı tarafa iletilmiş olmasına rağmen herhangi bir dönüş yapılmadığını ve asansör halatının müvekkil tarafından yaptırılmak zorunda kalındığını ve tamir faturası alındığını, bunun üzerine davalı tarafa——– Noter kanalıyla ihtarname gönderilerek eksikliklerin giderilmesini talep edildiğini, ihtarnamenin——tarihinde tebliğ olunmasına rağmen eksiklerin giderilmediğini, bunu üzerine ——— Odası’na tespit yaptırılması ile asansörlerin ——— standartlarına göre sözleşmeye asansör yönetmeliğine aykırı bir şekilde yapıldığının anlaşıldığını, asansörlere hiçbir aksamının yönetmeliğe uygun olmadığı gerekçesiyle kırmızı etiket takıldığını, asansörlerin hayati tehlike arz ettiğini, bütün bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava hakları saklı kalmak kaydıyla yapılacak inceleme sonucunda ileride arttırılmak üzere eksik ve hatalı işlerin bedeli olarak şimdilik ——-TL nin davalıdan ——tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirket ile ——– tarihde imzaladığını, sözleşme gereği davacı şirketin yaptığı inşaata 16 duraklı 5 kişilik ve 400 kg taşıma kapasiteli 2 adet asansörü sözleşmede kararlaştırılan şartlar çerçevesinde yapıp montajını tamamlayarak davacı şirkete teslim ettiklerini, müvekkili şirketin montajı tamamlayıp davacıya teslim ettiği asansörleri —–tarihinde ——— başvurarak bu asansörlerin tescil işlemlerini yaptırdığını, bu başvuru ve tescil sonrasında ——– davacı şirketin inşaatına gelen yetkililerin söz konusu asansöreri kontrol edip uygunluk belgesi verdiklerini, asansörlerin sözleşmede belirtildiği gibi ——— asansör yönetmeliğine uygun standartta imal ve montaj edildiğini, davacı şirkete bu halde ve çalışır durumda teslim edildiğini, dava konusu bu asansörler ile yukarı katlara aşırı ağırlıkta inşaat malzemesi taşındığını, asansörleri inşaat bitene kadar yük asansörü olarak kullandıklarını, ayrıca inşaat malzemelerinin taşınması sırasında binanın üst katlarında meydana gelen su patlaması sebebiyle asansörlerin elektronik ve mekanik aksamlarının ağır hasar gördüğünü, davacı şirketin onay vermesi üzerine asansörlerdeki hasarların giderildiğini ve tekrar çalışır duruma getirildiğini, sözleşme gereği binaya montaj edilen asansörlerin periyodik bakımlarının garanti süresi içerisinde müvekkili şirket tarafından yapılması şart koşulmuş olmasına rağmen, davacı şirketin sadece 4 ay gibi kısa bir süre bakımları müvekkili şirkete yaptırdığını, daha sonra başka firmaya yaptırdığını, bu sözleşmeye göre bu durumun müvekkili şirketin sorumluluğunu ortadan kaldıran önemli bir sebep olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere davacı şirketin iddia ve talep ettiği eksik ve hatalı işlerin bedelinin çok fahiş olduğunu, koptuğu iddia edilen asansör halatının bedelinin çok düşük bir miktar olduğunu, ayrıca davacının dava açma süresini çok fazla aştığını bu nedenle de davanın reddedilmesi gerektiğini, sözleşmeye uygun bir şekilde imal edilip montaj edilen asansörlerin davacı şirketten kaynaklanan kusur ve sebepleriyle hasar görmesinden müvekkili şirketin sorumlu tutlamayacağını, bu nedenle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davacının taleplerinin reddini talep etmiştir.
Dava; taraflar arasında imzalana eser sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı işlerin bedelinin tahsiline ilişkindir.
Mahkememizce; tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları resen belirlenerek; taraf vekillerinin vermiş olduğu dilekçeler, tarafların ibraz ettiği tüm deliller, sözleşme, ihtarname, mahkememizce alınan bilirkişi raporları ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizin 17/11/2016 tarihli celsesinde dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan raporda özetle; bilirkişi heyeti tarafından sunulan 10/10/2017 tarihli raporda özetle; dava konusu 2 adet 16 duraklı insan asansörlerinde çok sayıda eksik ve hatalı malzemelerin ve uygun olmayan parçaların olduğu, asansörleri davacı firma tarafından istenilen standartlara uygun olarak imal ve montajının yapılmadığı, davacının davalı firmadan hatalı malzemeler nedeniyle şimdilik ——— TL talep edebileceği, davalı firmadan fatura tarihinden itibaren ticari faiz talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizin — tarihli celsesinde taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan ——— tarihli rapor ile özetle; ——-tarihinde ——–tarafından yapılan kontrollerde o tarihe kadar değişmiş olan mevzuatlara göre eksiklikler bulunduğu, bu kısımla ilgili olarak davalı tarafın sorumluluğunun bulunmadığı, davalının halat sorunu ile ilgili sorumluluğunun bulunduğu, hem halat hem de konsol ve korkuluk revizyonları ile ilgili olarak hesaplanan —— TL + KDV tutarındaki meblağdan davalı tarafın sorumlu olacağı, KDV dahil —— TL’ye dava tarihinden itibaren avans faizi talep edilebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizin ——–tarihli celsesinde davalı tarafın itirazlarının değerlendirilmesi için dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdine karar verilmiş, bilirkişi heyeti tarafından sunulan —– tarihli raporda özetle; kök raporda varılan sonuçta herhangi bir değişikliğe gidilmeyerek davacının —— TL tutarında tazminat talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilince —— tarihli beyan dilekçesi ile alınan raporlarla tespit olunan —— TL tazminatın davalıdan tahsili talep edilmiş ise de; arttırılan miktar yönünden ıslah harcı yatırılmamış, —– tarihli celsede imzası ile tesvik edilen beyanı ile davanın dava dilekçesi ile bildirilen dava değeri olan ——- TL üzerinden kabul edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde özetle; davacı tarafça davalı ile yapılan sözleşme gereği yapılan asansörlerin ayıplı olarak yapıldığından bahisle eksik ve hatalı işlerin bedelinin tahsilinin talep edildiği, davalı tarafça yapılan işlerin sözleşmeye uygun olarak yapıldığından bahisle davanın reddinin savunulduğu anlaşılmıştır. Davalının zamanaşımı itirazı bakımından; dava konusu sözleşmenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu, eser sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda TBK md 147/6 uyarınca zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu dikkate alınarak davalının zamanaşımı itirazı dikkate alınmamıştır.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişlidir. Yapılan tespitler neticesinde dava konusu asansörlerdeki ayıp ve eksikliklerin periyodik bakımlarının davalı tarafça yapılmamış olmasında kaynaklanmadığı, asansörlerin imalatı ve montajının davalı tarafça gereği gibi yapılmamış olmasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Taraflar arasında yapılan 30/04/2013 sözleşmenin ——–başlıklı 7. Maddesi ile davalının 2 yıllık onarım garantisi verdiği görülmektedir. Yine sözleşmenin 5. maddesinde asansörlerin montaj süresinin toplam 75 iş günü olduğu kararlaştırılmıştır. Dosya içerisinde işin ne zaman bitirildiğine ilişkin herhangi bir belge bulunmasa da; anılan sözleşme hükümlerine işin en erken bitirilebileceği tarih 19/08/2013 tarihi olacaktır. Davacı taraf ise; 30/01/2015 tarihli ihtarname ile davalıya ayıp ihbarında bulunulmuştur. İşveren tarafından yasal süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmamış olsa dahi, garanti süresi içinde ortaya çıkan ayıplar ihbar edilmemiş olsalar bile, yüklenicinin sorumluluğunu sona erdirmeyecektir. Bu hali ile davacı tarafça garanti süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunduğu da dikkate alınarak, davalının ayıptan dolayı sorumluluğunun devam ettiğinin kabulü gerekir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi ilk bilirkişi raporunda davacının ——-TL talep edebileceği, daha sonra alınan raporlarda ise —– TL talep edebileceği belirtilmiş ise de; ——— tarihli raporda tespit edilen bedelin davacı tarafça dava dışı şirkete yaptırılmak zorunda kalınan işler nedeniyle ödenen bedellere ilişkin olduğu, ———- tarihli raporlarda tespit edilen bedelin ise davalı tarafça yapılan ve giderilmeyen işler nedeniyle talep edilebilecek bedele ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle davacının davalıdan talep edebileceği toplam tutarın ——–olduğu tespit edilmiştir. Ancak davacı tarafça dava dilekçesi ile ——- TL talep edildiği, bu talebin ——- tarihli celsede de tekrar edildiği, tarafların ticari şirket olduğu, yapılan işin ticari iş olduğu, davacı tarafça avans faizi talep edilebileceği, davacı tarafça ——— Noterliği’nin ———– yevmiye numaralı ihtarname ile davalıya ayıp ihbarında bulunulduğu, ihtarnamenin davalıya ——- tarihinde tebliğ edildiği görülmekle; davalının —— tarihi itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılmakla, dosya kapsamından tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda açıklandığı üzere Yasa ve Yargıtay İçtihatları gereğince ayrıntılı, detaylı inceleme yapılmış olup, yukarıda gerekçesi de yazılı olduğu üzere davanın bu gerekçe ile kabulüne karar vermek gerekmiştir
H Ü K Ü M:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1.Davanın KABULÜ ile sabit olan——– TL’ nin temerrüt tarihi olan—— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2.Alınması gerekli karar ve ilam harcı olan —– TL’den davacı tarafça dava açılırken yatırılan 426,94 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye kalan —— TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3.Davacı tarafça yatırılan 426,94 TL peşin harç, 27,70 TL başvurma harcı ve 4,10 TL vekaletname harcı olmak üzere toplam 458,74 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4.Davacı tarafından yapılan 3.250,00 TL bilirkişi ücreti, 162,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.412,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5.Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6.Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre belirlenen 3.000,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7.Kararın kesinleşmesi ve talep halinde kullanılmayan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta süre içerisinde İstanbul BAM nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.27/06/2019