Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1222 E. 2019/12 K. 10.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1222 Esas
KARAR NO : 2019/12

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/12/2015
KARAR TARİHİ : 10/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;———plakalı araç, ——— vadeli ZMMS poliçesi ile davalı … şirketi tarafından sigortalandığını, 17.08.2015 günü meydana gelen trafik kazasında,—— plakalı araç sürücüsü … park halindeki aracın park edilen yerden —— istikametine hareket ederek yok kenarından yaya bulunan müvekkili …’ya aracın ön kısmıyla çarpması daha sonra ———— plakalı aracın —-yanında bulunan duvar ve korkuluk demirlerine çarpması neticesi ile yaralanmalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında—– plakalı araç sürücüs … aracını park ederken %100 kusurlu olduğu yaya olan müvekkili …’nun ise kusuru olmadığı görüşüne varıldığını, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen ————- sayılı soruşturma dosyasında tanık beyanları ve deliller doğrultusunda tam kusurlu olduğunu ve davalının kendisinin kusurlu olduğu ve gerekli tedbirleri almadığı tespit edilen kaza tespit tutanağına itiraz etmediğini, Davacı …’nun geçirdiği kaza nedeniyle, beden gücü kayıp oranı —————–Hastanesi Sağlık Kurulu’nun 27.10.2015 gün —-sayılı raporuyla %36 olarak belirlendiğini, her ne kadar davacının bir kısım tedavi giderleri devlet hastanesince karşılanmış ise de, kaza geçirdiği tarihten tamamen iyileşene kadar geçen sürede bir çok masraf yaptığını, trafik kazası sonucu %36 gibi yüksek oranda beden gücü kaybı ağır kusuru nedeni ile kazaya sebebiyet vermesiyle manevi tazminat talebi olduğunu, diğer bir davalı Karayolları ve Trafik Kanununundan doğan kusursuz sorumluluğu nedeni ile aracın kaza tarihindeki işleteni olan .———–Tüzel kişiliği olup, maddi ve manevi tazminat talepleri bu davalıya karşıda yönettiğini, müvekkilinin son derece haklı olarak yönelttiği, hakkaniyet ve adalet çerçevesindeki maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerine getirebilmesi için, işleten ve sürücünün malvarlıklarında ki mevcudu eksiltme girişimlerinin önüne geçmek zorunluluğu bulunduğunu, kazadan sonra müvekkilin maddi durumunun kaza nedeniyle bozulduğu ve halihazırda iyi olmadığı da göz önüne alınarak, dava sonunda, dava konusu kaza nedeni ile müvekkil lehine maddi ve manevi tazminata karar verilmesi halinde, müvekkilin lehine takdir edilen bedelin tahsilinin engellemek amacına yönelik mal kaçırma fiillerini önlemek ve müvekkilin alacağını güvence altına almak için, davalı işleten .—— ‘nin sahibi olduğu kazaya karışan ———-plakalı araç üzerine ve bunun dışında … —–Ve diğer davalı sürücü …’ın yapılacak sorgulamada varsa rastlanacak menkul ya da gayrimenkul kayıtlarına dava miktarı kadar müvekkilin zararını daha da artırmamak adına teminatsız olarak tedbir konulmasını talep etmiştir,
Davalı ———— vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kazaya karışan —— plaka sayılı araç müvekkil —-. Nezdinde —- numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirketin ZMSS gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, Zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlandığı, kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun tespiti gerektiğini, davacı, sigortalımız araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlamalıdır, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığını, dava konusu kaza 17.08.2015 tarihinde meydana gelmiş olup kaza tarihi üzerinden henüz 12 ay geçmediğinden davacı tarafın daimi sakatlık iddialarının reddi gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle davacı tarafından yapılmış olan masraflardan , geçici veya sürekli iş göremezlik dönemine ait tedavi ve bakıcı giderleri müvekkil şirket sorumlu tutulamayacağını, davacının iddiasının aksine ortada ki sorumluluk —- Güvenlik Kurumuna ait olduğunu, KTK 98. Maddesi ve 6111 sayılı yasanın geçici 1. Maddesi kapsamında müvekkil şirketin tedavi giderleri ve geçici iş göremezlik tazminatı bakımından sorumluluğu bulunmadığını, aleyhlerine açılan davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalılar … ve ————–cevap dilekçesinde özetle; Ortak yetkili mahkemenin —-Ticaret Mahkemesi olduğunu, dosyanın müvekkilleri yönünden tefrik edilerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacının geçici ve sürekli iş görmezlik durumunun belirlenmesi için ATK’dan rapor alınması gerektiğini, davacının olay günü taşıt yoluna taşkın olarak ayakkabı tezgahı açtığı için asli kusurlu olduğunu, davacının manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davacının yasa değişikliği nedeniyle tedavi giderlerini talep edemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce davalılardan sigorta şirketinin merkezinin mahkememiz yargı çevresinde olduğu gözetilerek yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce davacının maluliyetine ilişkin olarak alınan 27/11/2017 tarihli 25592 Karar sayılı ATK raporu ile davacının 17/08/2015 tarihinde geçirdiği kaza neticesinde %5.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren dört aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce davaya konu kazadaki kusur oranına ilişkin 29/05/2017 tarihli ATK raporunda özetle; davalılardan sürücü …’nın, diğer davalı şirketin işleteni ve maliki olduğu aracın davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada, davalı …’nın kazanın oluşumunda asli derecede tamamen kusurlu olduğu, davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; talebin trafik kazası nedeniyle doğan zararın tazmini talebi olduğu, davacı tarafça davacının maluliyeti nedeniyle doğan maddi ve manevi zararının tazmininin talep edildiği, davalı tarafça davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği, yargılama sırasında davacı tarafça maddi tazminata ilişkin olarak davalı … şirketi ile sulh olunduğunun beyan edildiği anlaşılmıştır. Manevi tazminat talebi bakımından, Mahkememizce kazadaki kusura ilişkin alınan bilirkişi raporuna göre davalı sürücü …’nın tamamen kusurlu olduğu, bu hali ile davalı şahısların davacının doğan manevi zararından sorumlu oldukları, kazadaki kusur oranı ve tarafların sosyo ekonomik durumları dikkate alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, maddi tazminata ilişkin talebin ise konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği kanaati ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1.Davacının maddi tazminat talebi hakkında konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2.Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL tazminatın kaza tarihi olan 17/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalılar ———— Ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3. Manevi tazminata ilişkin alınması gereken karar ve ilam harcı 341,55 TL olduğundan peşin alınan 170,77 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 170,78 TL harcın davalılar … ve———————-Şirketi’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4.Maddi tazminat talebine ilişkin olarak davacının sulh olduğuna ilişkin beyanı da dikkate alınarak alınması gereken 44,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5.Manevi tazminat talebi yönünden avukatlık asgari ücret tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.725,00 TL Maktu vekalet ücretinin davalılar ——————————-ve …’dan alınarak davacıya ödenmesine,
6.Manevi tazminat talebi yönünden red edilen kısım açısından avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalılar ——————–Ve … vekili için takdir olunan 2.725,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar ———————————————————- …’a verilmesine,
7.Maddi tazminat talebi bakımından her ne kadar davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de davacının sulh beyanı dikkate alınarak davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8.Davacı tarafça iş bu dava için yapılan 170,77 TL peşin harcın davalılar —————————————— …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
9.Davacı tarafça iş bu davada davalı şahıslara ilişkin olarak yapılan 396,30 TL tebligat ve posta giderinin davanın kabul ve red oranına göre belirlenen 39,60 TL’sinin davalılar ————————————–….’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı … için yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.