Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/569 E. 2018/300 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/569 Esas
KARAR NO : 2018/300
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 20/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili dilekçesinde özetle; davalının …… plakalı kamyonetinin trafik sigortası teminatı altında olduğu; 30.03.2011 tarihinde sürücü ……ı’nın yönetimindeki kamyonetin tek taraflı, ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasına karıştığı ve yoldan çıkarak; uçurumdan düşerek takla attığı; kamyonetin istiap haddinin 5 kişi olmasına rağmen kaza anında kamyonette 9 kişi olduğunun tespit edildiği; kazanın istiap haddinin çok üzerinde yük ve yolcu taşınması nedeniyle meydana geldiği; kaza nedeniyle hayatım kaybeden …..ile yaralanan ……e yaralanma tazminatı ödendiği, hayatını kaybeden…….’nın varisi ……ya 23.07.2013 tarihinde ödenen 20.419 TL ölüm tazminatının, yaralanan……’ya 03.08.2012 tarihinde ödenen 24.758 TL sakatlanma tazminatının, ödenme tarihi itibariyle avans faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davalının 2011 yılında görev nedeniyle ……’dan …….a taşındığı;…… plakalı kamyonetin anahtarım dedesi ……..’ya bıraktığı; sadece fındık zamanı köye geldiğinde kamyoneti kullandığı; kaza günü …’nın kamyonetin anahtarım dedesinden alarak ……..ı’ya verdiği ve birlikte pazara gittikleri; dönüşte de kazanın meydana geldiği; …… ile yazılı veya sözlü bir anlaşmasının olmadığı ve kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı;…… ölümden önce yatak hastası olduğu için eşi ……’nın aylık bakım ücreti aldığı; bu nedenle destekten yoksun kalmadığı; ……….ı’nın kazadan yaklaşık 10 yıl önce bir iş kazasmda yaralanmış olduğunun tazminat hesabında dikkate alınması gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
Akkuş Asliye Ceza Mahkemesinin….. Esas sayılı davamız konusu kazaya ilişkin dosya aslı dosya arasına alınmış ve celp edilmiştir.
Mahkememizin 10/02/2016 tarihli alınan bilirkişi raporunda; Kaza anında …… plakalı kamyonetin davalı … adma tescilli ve Karayolları Trafik Kanununun 20 maddesi gereğince, noter satışı yapılanan kadar ruhsat sahibinin araç sahibi olduğu; Kazaya karışan aracın…… plakalı,…..marka,….tipi, 1990 model, istiap haddi 5 kişi ve 547 kg olan kamyonet olduğu; istiap haddinin, sürücü dışındaki yolcu sayısını gösterdiği dikkate alındığında kamyonette sürücü dışında 5 yolcu ve sürücü ile birlikte 6 yolcu bulunabileceği; kabinin ön tarafından 1 sürücü ve 2 yolcu koltuğu ile arka sırasında 3 yolcu koltuğu bulunduğu; Kaza anında …….. plakalı kamyonette 9 yolcu bulunduğunun tespit edildiği; Kamyonetin kasasında eşyaların yatımda seyahat eden …….u’nun, ….’nun ve ……’nun kamyonetin kullanımına müdahalesinin veya sürücünün görüşünü kapatmasının söz konusu olmadığı için kazanın meydana gelmesi ile illiyet bağlarının olmadığı; sadece kendi yaralanmaları ile ilgili müterafik kusurları olduğu ancak işbu davanın konusu olmadığı; Müteveffa…….. ile……..ı’mn içinde bulunduğu 6 yolcunun kabinde oturduğu; kabinin ön sırasında 2 tane arka sırasında 3 tane yolcu koltuğu bulunduğu dikkate alındığında 1 tane yolcunun fazla olduğu; hayatın olağan akışı içinde, fazla yolcunun arka koltukta oturmasının beklendiği; arkadaki 3 kişilik koltukta 4 yolcunun oturması halinde, arka koltuktaki fazla yolcunun sürücüye müdahalesi ve ileri yönde hareket eden sürücünün görüşüne engel olması mümkün olmadığı için istiap haddinin aşılması ile kazanın meydana gelmesi arasında illiyet bağı olmadığı; Hayatin olağan akışına aykırı olarak, fazla yolcunun arka koltukta değil de ön koltukta oturduğu; öndeki 2 kişilik yolcu koltuğunda 3 kişi otururken arkadaki 3 kişilik koltukta da 3 kişinin oturduğu halde; ön koltukta oturan fazla kişinin sağ taraftaki aynayı kapatma riski bulunduğu ancak kamyonet sol taraftan yoldan çıkmış olduğu dikkate alındığında ön koltuktaki fazla kişinin sol taraftaki aynayı kapatmasının veya sürücünün sol tarafındaki görüşüne engel olmasının mümkün olmadığı ve kazanın meydana gelmesi illiyet bağının olmadığı; kamyonetin ön tarafındaki 2 kişilik yolcu kısmı ile sürücü kısmının vites kolu ile bölündüğü; gaz, fren ve debriyaj pedallarının sadece sürücünün ayaklarının ulaşabileceği oyukta bulunduğu; vites kolu sürücü ve yolcu kısmım fiziki olarak ayırdığı için fazla yolcunun ayaklarının sürücü kısmına geçmesinin ve pedalların kullanımına engel olmasının mümkün olmadığı; vites kolu çok ortalığa yerleştirildiği için sürücünün her durumda vites koluna kolayca ulaşabileceği dikkate alındığında ön sıradaki fazla yolcu ile kazanın meydana gelmesi arasında illiyet bağının olmadığı; ayrıca kabindeki 1 tane fazla yolcunun arka sıra yerine ön sıraya oturmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu; ………. plakalı kamyonette istiap haddinin üzerinde yolcu bulunması ile kazanın meydana gelmesi arasında münhasıran illiyet bağı olmadığı; Dava dışı sürücü Şaban Varh’nın yönetimindeki …….. plakalı kamyonetin istiap haddi 5 yolcu olduğu halde 9 yolcu taşıması nedeniyle istiap haddini aşma kusurunu işlediği ancak istiap haddini asma kusuru ile kazanın meydana gelmesi arasmda illiyet bağı olmadığı; kamyonetin hızının aracın teknik özelliklerine ve yol şartlarına göre ayarlanmaması nedeniyle gevşek malzemeden yapılmış stabilize kaplı, hafif virajlı ve yokuş aşağı eğimli yolun sağ tarafındaki çukurlara ve su birikintisine girmek istemediğinden hızlı bir şekilde sola yöneldiği anda yoldan çıkarak uçuruma düştüğü; Karayolları Trafik Kanununun 52/b – 65/b ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 101/b – 134/b maddelerinde açıklanan kusurları işlediği; kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu; Davalı …’nın, Karayolları Trafik Kanununun 85. maddesi gereğince sahibi / işleteni olduğu 55 RN 609 plakalı kamyonetin sürücüsü Şaban Varlı’nın kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeniyle oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu; kanaatini bildirmiştir.
Dava, rücuen tazminat davasıdır.
Davacı … nezdinde davalıya ait araç zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalıdır.
Söz konusu aracın dava dışı Şaban Varlı yönetiminde olduğu 30/03/2011 tarihinde meydana gelen kazada gerçekleşen ölüm ve yaralanma nedeniyle davacı şirketçe, poliçeye istinaden ödeme yapılmış olup, kazanın istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması nedeniyle meydana geldiği ve bu hususun Genel Şartlar B4/e maddesi gereğince rücu sebebi olduğundan bahisle poliçeye istinaden ödenen tutarın davalı taraftan rücuen tazmini talep edildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin bu konuda yerleşmiş içtihatları gözetilerek kazanın münhasıran istiap haddinin aşılmasından dolayı meydana gelip gelmediği kazaya tesir eden başkaca faktör olup olmadığı yönünden teknik bilirkişi incelemesi yapılmış, istiap haddinin aşılması ile kazanın meydana gelmesi arasında illiyet bağı olmadığı kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce celp edilen ceza dosyası kapsamı da gözetilerek, teknik bilirkişinin tespiti oluşa uygun, denetime elverişli bulunmakla, tespitine iştirak olunmuş, teknik rapor hükme esas alınmış, kazanın münhasıran istiap haddinin aşılmasından ötürü gerçekleşmediği anlaşılmış olmakla ve bu hususta Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/6055 Esas 2017/12083 Karar sayılı ilamı gözetilerek rücu şartlarının oluşmadığı kanaatiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Sübut bulmayan davanın reddine,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 771,55 TL harcın mahsubu ile kalan bakiye 735,65 TL nin davacıya iadesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı için takdir olunan 5.319,47 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından herhangi bir masraf yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı vekilinin ve Davalı asil ve vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/03/2018