Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/345 E. 2019/1070 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/40 Esas
KARAR NO : 2019/1054

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/01/2018
KARAR TARİHİ : 24/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili bankanın —-tarafından ——–lehine daalının müştereken ve müteselsil kefaleti ile 28/05/2015 tarihinde genel kredi ve teminat sözleşmesi imzalandığını, borcun vadesinde ödenmemesi nedeniyle İstanbul Anadolu —— İcra Müdürlüğünün —– esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe, borca ve ferilerine itiraz ettiğini beyan ederek, itirazın iptaline, takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde yer alan iddiaların tamamının haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkili ———tarihli genel kurulda sermayesinin tamamını 05.06.2015 tarihinde yapılmış olan devir sözleşmesiyle ——devrederek müdürlük yetkisinin sona erdiğini, şirket ile tüm ilişkisinin kesildiğini, davacı banka tarafından hisse devrinden sonra başlatılan icra takibinin muhatabının müvekkili olmadığını, kredi sözleşmesi kapsamında hiçbir kefaletinin bulunmadığının tespit edilerek davanın reddedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
28/05/2015 tarihli 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi’nin incelenmesinde; davacı banka ile dava dışı ————–arasında imzalandığı, davalı ——– aynı limitle sözleşmenin müteselsil kefili olduğu, davalının krediyi kendi el yazısıyla tarih ve kefalet tutarı yazarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı,
Gebze —— Noterliğinden 02/06/2017 tarih ve ——- yevmiye no’lu kat ihtarnamesinin incelenmesinde, ihtar edenin ————–, muhataplarının —————. İle dava dışı —— olup, ticari krediden doğan 15.338,37 TL’ nin tebliğ tarihinden itibarin 24 saat içerisinde ödenmesinin istenildiği,
İstanbul Anadolu ———. İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklısının ——-, borçlularının davalı —– ile dava dışı ———- olup, toplam —- üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı ayrıca, davalıların itirazı sonucu takibin durduğu görülmüştür.
Bankacılık alanında uzman bilirkişiden alınan raporda özetle; davacı ile dava dışı ——– arasında 100.000,00 TL limitli —— imzalandığını, davalının krediyi kendi el yazısıyla tarih ve kefalet tutarı yazarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, dava dışı firmaya —–numaralı krediden —- kat tarihi itibariyle dava dışı şirketin kullanmış olduğu kredi bakiyesinin 15.305,52 TL olduğunu, dava konusu krediye uygulanan akdi faizin %18 olduğunu, genel kredi sözleşmesinin temerrüt ile ilgili maddesi gereğince temerrüt faizinin akdi faiz oranının iki katı oranında istenebileceğini ancak takip talebinde bankanın temerrüt faiz oranının %27 temerrüt faizi istemekle davalı borçlu lehine uygulama yaptığını, takip tarihi itibariyle, 9.805,27-TL asıl alacak, 977,93 TL kat tarihine kadar işlemiş faiz, işlemiş faizin % 5 BSMV’si 54,45 TL olmak üzere toplamı 10.835,70-TL alacağı bulunduğu, belge sunulmadığından ihtaname masrafı talep edemeyeceğini bildirmiştir.
Davacı vekili 254,91 TL tutarındaki ihtarname makbuzunu dosyaya sunmuştur.
Somut olaya gelince; davacı banka ile dava dışı —— arasında 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, davalı —— sözleşmeyi kendi el yazısıyla tarih ve kefalet tutarı yazarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davalı şirketin kullanmış olduğu krediyi geri ödenmemesi üzerine Gebze —– Noterliğinden—-tarih ve —-yevmiye numaralı kât ihtarıyla hesabın kât edildiği, kât ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için yapılan ilamsız takibe davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu, itirazın iptali için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Dava dışı şirketin davacı bankadan ticari kredi kullandığı, kullanılan kredilerin geri ödenmemesi üzerine hesabın 02/06/2017 tarihinde kât edildiği, davalı ——- sözleşmedeki adresine çıkarılan tebligatın 08/06/2017 tarihinde tebliğ edildiği, ihtanamenin tebliğ tarihine 1 günlük mehil eklenerek 10/06/2017 tarihinde temerrüdün oluştuğu tespit edilmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre davacının takip tarihi itibariyle, 9.805,27 TL asıl alacak, 977,93 TL işlemiş faiz ve 52,50 TL faizin %5 BSMS’si olmak üzere toplam 10.835,70 TL alacağı bulunduğu, davacının belge sunmadığından ihtarname masrafı talep edemeyeceği bildirilmiştir. Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olduğu, bu hali ile bilirkişi raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda davacının belge sunmadığından ihtarname masrafı hesaplamaya dahil edilmemiş ise de davacı vekilince 254,91 TL tutarındaki masraf makbuzunu sunulduğu görülmekle bilirkişi raporunda hesaplanan alacak kalemlerine ihtarname masrafı da eklenmiştir. Davalı vekili her ne kadar dava dışı şirketteki hisselerini sattığını, şirketle ilişkisini kestiğini, şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra başlatılan icra takibinin haksız olduğunu savunmuş ise de davalının şirket ortaklığından ayrılmasının müteselsil kefaletini ortadan kaldırmayacağı anlaşılmakla davalının savunmasına itibar edilmemiştir. Davacı bankadan kullanılan kredilerin miktarı belli olup davacı bankanın alacak miktarı likit (bilinebilir – belirlenebilir – hesap edilebilir) nitelikte olduğundan İcra İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi gereğince %20’dan aşağı olmamak üzere davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiği kanaatiyle aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, Davalının İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın KISMEN İPTALİ ile, takibin 9.805,27 TL asıl alacak, 977,93 TL işlemiş temerrüt faizi, 52,50 TL faizin %5 BSMV’si, 254,91 TL ihtar masrafı olmak üzere toplam 11.090,61 TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren %27 oranında temerrüt faizinin işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
2-Alacak likit olmakla kabul edilen 11.090,61 TL’nin %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
KARAR HARCI
3-Alınması gerekli 757,60 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 191,90 TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 565,70 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
4——– tarifesine göre davacı vekili için takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5——- tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 145,84 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
6-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 191,90 TL nispi harç, 35,90, TL başvurma harcı, 5,20 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 233,00 TL’ nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarfedilen 600,00 TL bilirkişi ücreti ve 147,70 TL posta ücretinin toplamda 747,70 TL’nin davanın kabul ve red oranı gözetilerek 738,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan 9,70 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından sarf edilen masraf bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içinde Mahkememize veya Mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer ya da başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.