Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/90 E. 2023/484 K. 26.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/90 Esas
KARAR NO: 2023/484
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ: 08/02/2023
KARAR TARİHİ: 26/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Muhasebeci —— müvekkili şirkete ait Yönetim Kurulu karar defterinin de içinde bulunduğu çantası 02.02.2023 tarihinde kaybolduğunu, ilgili muhasebeci —— yoğun dikkat dağınıklığı, karar verme yitisinin zaman zaman kaybı, zaman zaman hafıza kayıpları nedeniyle reçeteli olarak —– ilacı kullandığını ve bu hastalığı sebebiyle tedavi gördüğünü, şahsın ilacını kullanmayı aksattığı sırada, psikiyatrik rahatsızlık yaşadığı esnada; işlem yapılması maksadıyla çantasında bulunan karar defterlerinin kaybolduğunu ve bulunamadığını, anılan nedenle müvekkili şirkete ait karar defteri zayi olduğunu, müvekkili şirket kaybolan Yönetim Kurulu karar defteri için —— 03.02.2023 tarihinde ilan verdiğini, ilan tarihinden bugüne herhangi bir dönüş alınamadığını, bu nedenlerle müvekkili şirkete ait karar defterinin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP /TALEP: Talep, HMK’nin 382(2)-e maddesi gereği çekişmesizdir.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ VE GEREKÇE:TTK’nın 82/1. maddesi gereğince, “Tacir, ticari defterlerini, envanterleri, finansal tablo, bilanço ve faaliyet raporlarını, aldığı mektupları (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği mektup suretlerini, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.”Saklama süresi on yıl olup sürenin başlangıcı da kanunda belirtilmiştir (TTK m.82/5-6). Defter ve belgelerin saklanması yükümü, gerçek kişi tacirlerde ticaretin terk edilmesinden sonra sürdüğü gibi, tacirin ölümü halinde mirasçılar bakımından da devam eder. Mirasın resmi tasfiyesi veya tüzel kişiliğin sona ermesi durumlarında, defter ve belgeler Sulh Hukuk Mahkemesince saklanır (TTK m.82/8).Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı işidir (TTK m.82/7).Somut olayda; davacı taraf muhasebecisi tarafından 02.02.2023 tarihinde davacı şirkete ait Yönetim Kurulu karar defterinin de içinde bulunduğu çantanın kaybedilmesi nedeniyle zayi olduğu iddiasıyla huzurdaki davanın ikame edildiği görülmüştür.—— Karar sayılı ilamında “…Somut olayda, talep eden şirket temsilcisinin polis karakoluna verdiği şikayet beyanında karar ve pay defterinin kaybolduğunu, yaptığı araştırma sonunda bulanamadığını, kaybolmuş veya çalınmış olabileceğini belirtiği, —– …. tarih ve…. Soruşturma … Karar no ile söz konusu şikayet (kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf eylemi) hakkında somut delil bulunmadığından kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, talep dilekçesi ile de karar ve pay defterinin çalındığı bahisle zayi belgesi verilmesini istediği görülmüştür. Talep eden, tutmak ve saklamakla yükümlü olduğu defter ve belgeleri özenle korumak zorundadır. Tacir olması nedeniyle davacının basiretli davranma yükümlülüğü de bulunmaktadır.Hal böyle olunca mahkemece, davacının zayi belgesi verilmesi talep edilen şirket karar ve pay defterinin konulduğu yerde bulamaması nedeniyle korunması için gerekli dikkat ve özeni göstermediği, TTK’nın 82/(7). maddesindeki koşulların oluşmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir….” şeklinde tespit ve değerlendirmelerde bulunulduğu;—– Karar sayılı ilamında “…Somut olayda, davacı vekili, davacı şirketin 2017-2018 yıllarına ait pay defteri, karar defteri ve genel kurul müzakere defterinin şirkete ait otelde bulunan ofisten laptop çantası içinde bulunduğu sırada çalındığını ileri sürmüş ise de, hırsızlık olayının gerçekleştiğine ilişkin şikayet üzerine —— Cumhuriyet Başsavcılığının…… soruşturma sayılı dosyası kapsamında ve davacı tarafından bildirilen delillerden hırsızlığın gerçekleştiği anlaşılmadığı gibi şirkete ait tutulması zorunlu olan defterlerin laptop çantası içerisinde bulundurulması nedeniyle tacirin belgelerinin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediği, İlk Derece Mahkemesi tarafından da benzer gerekçe ile davanın reddine karar verildiği, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmaktadır….” şeklinde tespit ve değerlendirmelerde bulunulduğu anlaşılmaktadır.Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; şirkete ait tutulması zorunlu olan bilgi, belge ve defterlerin muhafazasında davacı tarafın gerekli dikkat ve özeni göstermediği, kanun da tarif edildiği şekilde tacirin iradesi dışında bir zayii halinin mevcut olduğu iddiasının ispat edilmediği bu haliyle, TTK’nın 82/(7) maddesindeki koşulların oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken karar ve ilam harcı baştan tam ve peşin olarak alınmış olmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/06/2023