Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/600 E. 2023/562 K. 13.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/600 Esas
KARAR NO: 2023/562
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/09/2023
KARAR TARİHİ: 13/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 02.03.2023 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, davalı şirket bu sözleşme uyarınca bayi olarak nitelenen müvekkil şirkete faaliyet alanına giren mal ve ürünleri teslim edeceğini, müvekkili de yetki alanındaki bölgede bu malları satacağını, yapılan anlaşma çerçevesinde teminat oluşturmak üzere davalıya toplamda herbiri 250.000 TL. bedelli beş kıt’a çeki teslim ettiğini, bu çeklerden 31.08.2023 tarihli, ——- seri numaralı ——- Şubesinden düzenlenmiş çekin keşidecisinin ——-Şti. olduğunu, herbiri ——- Şubesinden verilmiş ——- Şti. Tarafından keşide edilmiş toplam 1.500.000 TL. bedelli çeklerin bedelsiz olduğunu, taraflarına iadesi de sağlanamadığını, davalı taraf vermesi gereken mal ve hizmeti sağlamadan çekleri piyasada kullanmış ve müvekkili icra ile başbaşa bıraktığını, sözleşmeye aykırı bu davranışları üzerine taraflar arasındaki anlaşma hükümsüz hale geldiğini, bedelsiz kalan dava konusu çek için iptal/borçlu olmadıklarının tespiti istemiyle işbu davayı açtıklarını beyan ederek 250.000 TL bedelli ——– Şubesinden verilmiş —— seri, ——- iban numaralı hesaba ait çek yönünden davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:Dava, kambiyo senetten kaynaklanan menfi tespit davasıdır. 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5’inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesine göre: “(1) Bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, dava konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3’üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen 18/A maddesine göre: “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”05/04/2023 tarihinde yürürlüğe giren 28/03/2023 tarihli ve 7445 sayılı İcra Ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 31. maddesine göre: “6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir.”05/04/2023 tarihinde yürürlüğe giren 28/03/2023 tarihli ve 7445 sayılı İcra Ve İflas Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un geçici madde-1’e göre: “Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, 6102 sayılı Kanunun 5/A maddesinin birinci fıkrası ile 7036 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen menfi tespit ve istirdat davaları hakkındaki hüküm, 1/9/2023 tarihinde ve sonrasında açılacak davalar hakkında uygulanır.”Tüm dosya kapsamından; 7445 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğe bağlı olarak menfi tespit davasının arabuluculuğa el verişli olduğu ve dava şartı arabuluculuk kapsamında kaldığı anlaşılmıştır. TTK’nın 5/A maddesindeki düzenleme ile dava türüne açıkça vurgu yapıldığından, 01.09.2023 tarihinden sonra açılan menfi tespit davasının dava şartı arabuluculuk kapsamında kaldığının kabulü gerekmiştir.
Bu hali ile davacı yanın arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı ve dava konusu menfi tespit talebi bakımından davanın açılış tarihi olan 11.09.2023 tarihi itibarıyle zorunlu arabuluculuğun söz konusu olduğu, dava şartının gerçekleşmediği, bu hususun da hakim tarafından re’sen gözetilmesi gereken ve eksikliği giderilemeyecek bir konu olduğu, 6100 sayılı HMK 114/2 maddesi gereğince özel kanunlardaki dava şartlarının da incelenmesi gerekeceğinden HMK 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 138. Maddesi Gereğince: ”(1) Mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir; gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebilir. ”Ayrıca her ne kadar iş bu dosyaya henüz ön inceleme günü tayin edilmemiş ise de, usulen dinlenmesi mümkün olmayan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş olup, dava şartlarının hakim tarafından yargılamanın her aşamasında resen incelenmesi gerektiğinden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6100 sayılı HMK 114/2 ve HMK 115/2 maddeleri gereği dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 4.269,38 TL harcın mahsubuyla arta kalan 3.999,53‬ TL harcın dosyanın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——- Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/09/2023