Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/380 E. 2023/439 K. 09.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/380 Esas
KARAR NO: 2023/439
DAVA: İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 02/06/2023
KARAR TARİHİ: 09/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket hakkında davalı tarafından haksız olarak —– E. sayılı dosyasından müvekkili şirketin keşideci, dava dışı —– lehtar olarak gösterildiği 21.09.2020 keşide, 22.09.2020 vade tarihli 500.000,00-TL bedelli bonoya istinaden takip başlatıldığını, müvekkili söz konusu takipten aleyhine yapılan ihtiyati haciz işlemleri neticesinde haberdar olduğunu, akabinde haksız icra takibine —— E. sayılı dosyasından takibin durdurulması talebiyle itiraz edildiğini, mahkeme tarafından verilen ara karar ile tedbir talebi takibe konu alacağın %20’si oranında teminatın icra müdürlüğü kasasına depo edilmesi şartıyla kabul edildiğini, bu karar üzerine 100.000,00-TL tutarlı teminat mektubu dosyaya sunulduğunu ve takibin durdurulduğunu, —— sayılı kararı ile itirazın reddine karar verdiğini, karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, bunun üzerine müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine yönelik genel mahkeme olan —— E. sayısı ile menfi tespit davası ikame edildiğini, gelinen aşamada 21.09.2020 keşide, 22.09.2020 vade tarihli 500.000,00-TL bedelli bonoya ilişkin —— E. Sayılı dosyasında taraflarınca dosyaya yatırılan 100.000,00-TL (Yüz Bin Türk Lirası) tutarındaki teminatın işbu dosyanın davalısı tarafından kendisine ödenmesi talep edildiğini, söz konusu teminatın 07.06.2022 tarihinde —— E. sayılı dosyasından ödendiğini, taraflarınca —– Arabuluculuk Bürosu —– sayılı dosyası ile arabuluculuk süreci başlatıldığını ancak görüşme sonunda anlaşma sağlanamadığını, takip konusu edilen bono müvekkili şirketin düzenlediği bir bono olmayıp ticari defter ve kayıtlarda da yer almadığını bu nedenle başlatılan icra takibinin haksız olduğunu, müvekkili şirket aleyhine başlatılan —– Esas sayılı haksız takipte takibe dayanak gösterilen bono yetkisiz olduğu dönemde şirketi zarara uğratmak kastıyla müvekkili şirketin eski müdürü dava dışı —– tarafından geçmişe dönük olarak düzenlendiğini, müvekkili şirketin dava dışı —— ve davalı —– hiçbir borcu bulunmadığını, müvekkili şirketin borcu olmadığı gibi bu kişilerle herhangi bir şekilde ticari ilişkisi olmadığını, bu hususta suç duyurusunda bulunulduğunu, —– Sor. No ile tahkikat başlatıldığını, müvekkili şirket borçlu olmadığı halde hukuka aykırı şekilde sahte olarak düzenlenen bono ile borçlu haline getirildiğini, haksız icra takibine maruz bırakıldığını, bu sebeple müvekkili şirket haciz tehdidi altında icrai işlemler sebebiyle mağdur olmamak adına takibe —– E. dosyasıyla itiraz ettiğini, takibin durdurulması adına 100.000,00-TL teminat gösterdiğini, itirazının —– sayılı ilamı ile kaldırılması üzerine müvekkili şirket tarafından takibin durdurulması talepli ve haksız icra takibine konu 21.09.2020 keşide, 22.09.2020 vade tarihli, 500.000,00-TL bedelli bono yönünden müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespiti için —— Sayılı dosyasıyla menfi tespit davası ikame edildiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, —— E. sayılı dosyasıyla birleştirilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirket tarafından haksız takip nedeniyle teminat olarak icra dosyasına sunulan ve davalı alacaklıya ödenen 100.000,00-tl’nin ödeme tarihi olan 07.06.2022 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte istirdatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :Dava, istirdat talebine ilişkindir.6100 sayılı HMK’nin 166/1 maddesinde ‘Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar ,aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar diğer mahkemeyi bağlar’ hükmü bulunmaktadır. 6100 sayılı HMK’nin 166/4 maddesinde ise ‘Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır’ düzenlemesi bulunmaktadır. Davanın birleştirildiği ve incelenen —– Esas sayılı dosyası ile dosyamızın taraflarının aynı olduğu, her iki davanın konusunun aynı olduğu, diğer davanın daha önce açıldığı ve dosyanın derdest ve yargılamanın devam ettiği ve böylece iki dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu ve hassaten birleştirme koşullarının gerçekleştiği değerlendirilmiştir. Yukarıda anılan yasal düzenleme ve açıklamalar, vaki birleştirme talebi ve tetkik edilen birleştirme yapılan dosyaya göre mahkememizin işbu dosyası ile —– Esas sayılı dosyasının aynı hukuki ilişki ve sebepten doğduğu, birinden verilecek kararın diğerini etkileyebileceği, ayrı görülmeleri halinde çelişkili kararlar ortaya çıkabileceği, ikisi arasında hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu ve davaların birlikte görülmesinin her iki taraf yönünden hukuki dinlenilme hakkı ve usul ekonomisi ilkesine uygun ve yerinde olacağı sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Binaenaleyh, dosyamızın —– Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine ve yargılamaya —— Esas sayılı dosya üzerinden devam edilmesine; dosyamız esasının birleştirme kararı nedeniyle kapatılmasına da karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-)Mahkememizin işbu dava dosyası ile —— esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşılmakla işbu dava dosyasının —— esas sayılı dosyası ile 6100 sayılı HMK’nin 166/1 MADDESİ GEREĞİNCE BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-)Birleştirme kararı nedeniyle dosyanın ——- esas sayılı dosyasına gönderilmesine ve yargılamaya bileştirilen dosya üzerinden devam edilmesine,
3-)6100 sayılı HMK’nin 166/3 maddesi gereğince birleştirme kararının derhal birleştirilen —— esas sayılı dosyasına bildirilmesine,
4-)Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosyadan verilecek nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
5-)Mahkememiz dosyasının esasının işbu birleştirme kararı gereğince kapatılmasına,
Dair, tarafların yokluklarında; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde —— Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.09/06/2023