Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/292 E. 2023/290 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/292 Esas
KARAR NO:2023/290
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 13/03/2020
TEFRİK EDİLEN DOSYA ESAS NO: 2020/424
KARAR TARİHİ: 27/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan—– sayılı dosyasında 17/01/2023 tarihli duruşma ara kararı gereğince davacılar —– davasının, 17/01/2023 tarihli celsede HMK 150.maddesi gereği işlemden kaldırıldıktan sonra yasal süresinde yenilenmemiş olması sebebiyle davacılar —- yönünden, davanın —– sayılı dosyadan tefrik edilerek iş bu esasa kaydı yapılmış olup, tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Müteveffa davacı — vekili dava dilekçesinde özetle; 18.02.2019 tarihinde, davalı——- plakalı araç sürücüsünün kusuru ile sebebiyet verdiği trafik kazasında aynı araçta yolcu olarak bulunan müvekkil —– basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını, dava konusu kazadan sonra daimi malul kalan müvekkilinin zararının tazmini için kazaya sebehiyet veren —-kapsamında davalı ——— yaptıkları başvuru neticesinde açılan —– hasar dosyasından taraflarına 51.258,60-TL ödeme yapıldığını, ancak gerek ——- göre yapılan ödemenin düşük olması gerekse müvekkilinsı maluliyetinin bu oranın daha da üzerinde olması sebebi ile yapılan ödeme eksik ve yetersiz olduğunu, iş bu nedenle tarafımızdan arabuluculuğa gidildiğini ancak yapılan görüşmeler sonucu anlaşma sağlanamadığından dava ikame edilmesi zorunluluğu hasıl olduğunu, müvekkilinin , dava konusu kaza sebebi ile daimi sakat kaldığını, bakiye ömrü boyunca artık eskisi gibi ihtiyaçlarını karşılayamayacak ve eskisine oranla daha fazla efor sarf etmek zorunda kalacağından ve ekonomik geleceğinin sarsılmaşından kaynaklı olarak uğradığı zararla birlikte yaşı ve kendisine izafe edilecek kusurun olmadığı da değerlendirildiğinde yapılacak yargılama sonucunda tahkikat sonucunda müvekkilinin maddi zararının tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda 6100 s. HMK madde 107 gereği arttırılmak üzere (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere), 6.000,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının , kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan trafik sigortası poliçesi kapsamında azami poliçe teminatı limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, 1.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatının, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan trafik sigortası poliçesi kapsamında azami poliçe teminatı limitleri ile sınırlı olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, dava masrafları ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen 18/02/2019 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, — plakalı araç, müvekkil şirkete —— tarihleri arasında geçerli olmak üzere—– sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limiti kişi başı 360.000 TL olduğunu, davacı, davaya konu kaza sebebiyle müvekkili sigorta şirketine başvurduğunu, açılan hasar dosyası altında aktüeryal rapor hazırlandığını, hazırlanan rapor sonucuna göre —-ve sigortalı araç sürücümüzün %100 kusur oranına istinaden —- tazminat ödemesi yapılmıştır, geçici iş görmezlik tazminatı poliçe kapsamında olmadığını, hesaplamada —- tablosu esas alınması gerektiğini, olayda tam kusurlu bulunan davalı ——– poliçesi ile sigortalı araç özel araç olduğundan hükmolunan tazminata yasal faiz işletilmesi gerekirken yazılı şekilde avans faizine hükmedilmesinin doğru olmadığını, bu nedenle ticari avans faiz talebi haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, avans faiz talebinin reddi gerektiğini, müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermesi söz konusu olmadığından; faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretinden de sorumlu olmayacağının kabulü gerektiğini, bu itibarla davacının bu yöndeki taleplerinin de reddi ile müvekkili Şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep ettiklerini talep ve beyan etmiştir.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 18.02.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davalı şirket nezdinde sigortalı bulunan —plakalı araçta yolcu olarak bulunan müteveffa davacı davacı—– yönünden HMK 107.maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak geçici ve kalıcı iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat davası davasıdır.
Mahkememizde görülmekte olan ———- tarihli celsesinde;
“…
Davacı vekilinden soruldu: ——- raporuna bir itirazımız yoktur, ayrıca müvekkilimiz vefat etmiş olup mirasçılarından vekaletname alarak dosyaya ibraz edeceğiz, tarafımıza süre verilsin, dedi.
—– sisteminden yapılan kontrolde davacının vefat etmiş olduğu görüldü, nüfus kaydının bir sureti dosya arasına alındı, duruşma icrası sırasında davacının vefat ettiğine ilişkin herhangi bir uyap bildiriminin ekrana yansımadığı anlaşıldı.
Dosya incelendi.
G.D:
1-Davacı—— celse arasında vefat ettiği anlaşılmakla davacı vekiline vefat eden davacı ——- veraset ilamını almak/veraset ilamı almak için ilgili yerlere başvurduğunu gösterir belgeyi sunmak ve mirasçılarına ait vekaletnameyi sunmak üzere 1 ay kesin süre verilmesine, kesin süre sonuçlarının huzuren ihtar edilmiş olduğuna, (duruşma zaptı ile yetki verilmiştir)
2-Yukarıdaki ara karar gereği veraset ilamı ve vekaletname sunulması halinde uyap kayıtlarının güncellenmesine,
3-İhtimale göre veraset ilamı sunulması ancak vekaletname sunulmaması halinde davacının mirasçılarına duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı tebligat çıkartılmasına, çıkartılacak tebligata tüm mirasçıların mazeretsiz olarak davayı takip etmemesi halinde dosyanın işlemden kaldırılacağına ilişkin ihtaratın şerh edilmesine,
…”
Şeklinde ara kararlar oluşturulmuş olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Mahkememizde görülmekte olan ——-sayılı dosyasının 20.09.2022 tarihli celsesinde;
“…
Geçen celse —— nolu ara kararı uyarınca dosyaya vefat eden davacı —— mirasçılık belgesinin sunulduğu görüldü.
Celse arasında —– tarafından tüm mirasçılara ait vekaletname sunulması için 26/05/2022 tarihli beyan dilekçesi ile 1 haftalık süre talebinde bulunulduğu, talep edilen süre içinde ve dahi sonraki tarihlerde mirasçılara ait herhangi bir vekaletname dosyaya ibraz edilmediği görüldü.
Dosya incelendi.
G.D:
1- Vefat eden davacı —— arasındaki vekalet ilişkisinin vefat ile sona ermesi, ilgili vekilin mirasçılara ilişkin herhangi bir vekaletname sunmamış olması bir bütün olarak değerlendirilerek ilgili vekilin vekil kaydının uyaptan silinmesine,
2-Sunulan veraset ilamına göre Mirasçılar ————– davacılar olarak ——– kaydına,
3-Mirasçı olar davacılara duruşma gün ve saatini bildirir meşruhatlı tebligat çıkartılmasına, çıkartılacak tebligata tüm mirasçıların mazeretsiz olarak davayı takip etmemesi halinde dosyanın işlemden kaldırılacağına ilişkin ihtaratın şerh edilmesine, ayrıca tebligatların iade dönmesi halinde mernis adresleri ile tebligat adresleri aynı ise TK 21/2 deki usule göre; değil ise öncelikle mernis adresine normal usülde, iade dönmesi halinde TK 21/2 ‘ e göre tebligat çıkarılmasına,
…”
Şeklinde ara kararlar oluşturulmuş olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Mahkememizde görülmekte olan ————esas sayılı dosyasının 17.01.2023 tarihli celsesinde;
“…
Geçen celse – nolu ara kararı uyarınca ilgili vekilin ——- kaydının silindiği görüldü.
Geçen celse — nolu ara karar uyarınca mirasçıların —– kaydının yapıldığı görüldü.
Geçen celse – nolu ara karar uyarınca mirasçılardan ——- usulüne uygun tebligatların yapıldığı, davacıların davayı takip etmediği görüldü.
Geçen celse — nolu ara karar uyarınca davacı ——– adına çıkartılan tebligatın iade döndüğü davacının mersin adresinin bulunmadığı görüldü.
Geçen celse —nolu ara karar uyarınca davacı —-vasisi ile davacı ——— adına çıkartılan tebligatın iade döndüğü görüldü.
Geçen celse — nolu ara karar uyarınca diğer mirasçılar yönünden dosyada yeterli masraf bulunmadığından gerekli tebligatların yapılamadığı görüldü.
Dosya incelendi.
G.D:
1-Davacılar ———– yönünden usulüne uygun tebliğe rağmen bu davacılar tarafından takip edilmeyen dosyanın 6100 sayılı HMK 150 ve 320/4 maddeleri uyarınca yenileninceye kadar 1. Kez işlemden kaldırılmasına, süresinde yenilenmesi halinde gerekli usuli işlemlerin yapılmasına, süresinde yenilenmemesi halinde ise tefrik işlemi yapılarak gerekli usuli işlemlerin yapılmasına,
…”
Şeklinde tespitler yapılarak, ara kararlar oluşturulmuş olup yukarıya aynen aktarılmıştır.
Mahkememizde görülmekte olan —- esas sayılı dosyasında 17/01/2023 tarihli duruşma ara kararı gereğince mirasçı davacılar——– davasının, 17/01/2023 tarihli celsede HMK 150.maddesi gereği işlemden kaldırıldıktan sonra yasal süresinde yenilenmemiş olması sebebiyle davacılar——— yönünden davanın tefrik edilerek iş bu esasa kaydedildiği dörülmüştür.
Mirasçı davacılar —— davasının, işlemden kaldırıldığı 17/01/2023 tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından, tefrik edilen, mirasçı davacılar ——— davasının açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7.maddesi: “(1) Görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.”
Öte yandan davalı vekille temsil edildiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 7/1 maddesi gereğince vekalet ücretine hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar ——- davasının HMK’nın 150/5 maddesi uyarınca 17/04/2023 günü itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının davacılar ——- müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacılar———- tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 7/1 gereğince 7.000,00 TL avukatlık ücretinin davacılar———– müşterek ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının dosyanın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde ——–Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.27/04/2023