Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/279 E. 2023/612 K. 29.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/279 Esas
KARAR NO: 2023/612
DAVA: Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 23/04/2023
KARAR TARİHİ: 29/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ——- Bilişim ile davalı ——- ——- ——– arasında yüz/kart okuma sistemlerinin temini için kamera, yüz tanıma cihazı ve sair kalemlerden oluşan ürünlerin satış ve kurulumu hususunda anlaşıldığını, davacı tarafça sözleşmeden doğan edimler tam ve eksiksiz olarak yerine getirildiğini, sözleşme gereği davalı tarafın borçlandığı ödeme edimi karşılığı olarak 20/05/2022 tarihli 774.703,04 TL tutarlı fatura ve 04/07/2022 tarihli 27.623,80 TL tutarındaki fatura kesildiğini ve davalı tarafa iletildiğini, söz konusu faturalara davalı tarafça herhangi bir itiraz edilmediğini, borç gereği 291.517,13 TL tutarında ödeme davalı tarafça davacıya yapıldığını, daha sonra ——- Noterliği 31/05/2022 tarihlinde ——— yevmiye numarasıyla ——– plakalı araç satışı gerçekleştirilerek davacıya aracın devri yapıldığını, karşılığındaki 300,000 TL ödeme ortak mutabakat ile yapılmayarak toplam borçtan düşüldüğünü ve mahsubu yapıldığını, ödemeler ve mahsup sonrası ise 210.810,71 TL bakiye borcun ise halen ödenmediğini, bunun üzerine 20/12/2022 tarihinde ——- Noterliği 20/12/2022 tarih ——– yevmiye numaralı ihtarname ile davalı taraftan borç ödemesi talep edildiğini, ihtarname sonrası yine ödeme gerçekleştirilmediğini, ödemenin gerçekleştirilmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla 08/03/2023 tarihinde arabuluculuk yoluna başvuruluduğunu,——– numaralı arabuluculuk başvurusu neticesi 20/03/2023 tarihinde anlaşamama olarak son tutanak düzenlendiğini,bu nedenlerle; davacı ——- Bilişim ile davalı ——– ——– arasındaki ticari ilişki doğrultusunda oluşan bakiye borç olan 210.810,71 TL’nin fatura kesim tarihinden itibaren uygulanacak ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda, davalı müvekkili ——–, 2021 yılı içerisinde, üst yüklenici sıfatıyla çeşitli inşai ve mimari hizmetler vermek amacıyla dava dışı ——– Şirketi ile anlaştığını, müvekkilimizin üst yüklenici olarak üstlendiği işlerden biri de, ——– için inşa edilen şirket binası giriş-çıkışında ve katlar arası geçiş sırasında personel takibini yapmak üzere, turnike geçiş sisteminin ve buna bağlı olarak yüz ve kart okuma sistemlerinin kurulması işi olduğunu, söz konusu geçiş, kart ve yüz okuma sistemlerinin ve cihazlarının temini ve kurulması, cihazların içindeki yazılımların kurulması, söz konusu sistemlerin bakım onarım dahil bütün işlerin ifası için davalı müvekkili, davacı ——- Bilişim’i görevlendirdiğini, ancak dava konusu faturalara konu cihazlar ve cihazların birlikte çalıştığı yazılımda yer alan eksiklikler nedeniyle, montaj işleminin üzerinden aylar geçmesine rağmen kesintisiz ve eksiksiz bir veri akışı sağlanamadığını, ——— firmasının insan kaynakları birimi çalışanları, firmamız ve ——– yetkililerinin olduğu ——– grubundaki yazışmalardan da sabit olacağı üzere 1 seneden fazla bir süre zarfı geçmiş olmasına rağmen yazılımsal sorunlar, Davacı ——– Bilişim tarafından giderilemediğini, özetle, defalarca davalı müvekkili tarafından ihtar edilmesine rağmen davacı ——— Bilişim üstlendiği işi gereği gibi ifa etmediğini, veri akışının sağlıklı biçimde sağlanamaması, veri kaybı riski gibi nedenlerle, iş sahibi dava dışı ——- firması 325.907,79 TL yeni cihazlar ve yazılımlar satın almak zorunda kaldığını, ——– firması, davacının kusuru sebebiyle katlandığı zararları rücuen müvekkilimize fatura ettiğini, davacı taraf, yüklendiği sözleşmeyi gereği gibi ifa etmeyip Davalı müvekkilinin büyük zararlara uğramasına yol açmasına rağmen, kötü niyetli işbu davayı ikame ettiğini, bu nedenlerle; işbu haksız davanın reddine, aksi takdirde takas talebimizin kabulüne ve davacının hiçbir alacağının bulunmadığının tespitine, davacının fahiş talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER: Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, alacak talebine ilişkindir.Davacı vekili 09/09/2023 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini belirtmiş, buna karşılık davalı vekilleri ise yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını belirtmiştir. 6100 Sayılı HMK’nın 74.Maddesi kapsamında dosyaya mübrez vekaletname üzerinde yapılan incelemede davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.Davadan feragat; HMK mad. 307. Uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine; tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri bulunmadığından bu husus göz önünde bulundurularak aşagıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. 6100 Sayılı HMK’nin 323.maddesinde sayılan tüm yargılama giderleri taraf vekillerinin beyanlarına ve dosya kapsamına göre karşılıklı olarak tarafların üzerinde bırakılmıştır. Ancak yargılama gideri kapsamında kalan 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13)maddesi ile Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliğinin 26/2. maddeleri gereğince ——— bütçesinden AÜT uyarınca ödenen arabuluculuk ücretinin ise; feragat beyanının sulh ve ödemeye bağlı olarak yapıldığının anlaşılması nedeniyle davalının davanın açılmasını sebebiyet verdiği düşüncesiyle davalı sigorta şirketinden alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK’nin 297/2 maddesi gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın vaki feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 3.600,11 TL harcın mahsubuyla fazladan yatırıldığı anlaşılan 3.330,26‬‬ TL’nin davacı tarafa iadesine,
4-Tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı anlaşılmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-6100 sayılı HMK’nın 333. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra kullanılmayan gider avansının yatırana iadesine ve bu konuda Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 207/1 maddesi gereğince Yazı İşleri Müdürü tarafından resen işlem yapılmasına,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——– bütçesinden ödenen 3.120,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın 341/1, 342, 343, 344 ve 345/1 maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf harç ve giderleri yatırılmak suretiyle mahkememize veya başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçeyle; ——– Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf Kanun yolu açık olmak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.29/09/2023