Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/274 E. 2023/278 K. 19.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/166 Esas
KARAR NO: 2023/242
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/03/2022
KARAR TARİHİ: 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —– tarihinde, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, müvekkili şirketin davalı şirketten olan —— nolu fatura alacağının tahsili amacıyla, ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığını, davalı şirket tarafından, haksız ve kötü niyetli olarak, ödeme emrinde belirtilen borcun tamamına itiraz edilmesi nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiğini, bunun üzerine ——– dosya numaralı dosyası üzerinden arabuluculuk başvurusunda bulunulmuş ise de, davalı tarafın usulüne uygun şekilde davet edilmesine rağmen toplantıya katılmaması nedeniyle görüşme yapılamadan anlaşma sağlanamadığını, davalıya verilen hizmetlere karşılık, hizmeti ifasının ardından davalı şirket ile vardıkları mutabakata uygun olarak faturalarını keserek davalı şirkete gönderildiğini ve davalı şirket tarafından da 199 gün sonra ödemelerin gerçekleştirilmiş olduğunu, taraflar arasında uzun süredir süregelen bu ilişkide 2020 yılı Ekim ayından itibaren davalı şirketin borçlarını ödeyemez hale geldiğini ve borçların ödenmemesi ile birlikte taraflar arasındaki ticari ilişkinin de sona ermiş olduğunu, bu durumun ticari defter ve kayıtlarda açıkça görüldüğünü, müvekkili şirket tarafından belirtilen hizmetlerin karşılığında, taraflar arasında varılan mutabakata uygun şekilde keşide edilen iş bu davaya konu —— faturanın, usulüne uygun şekilde davalı şirkete tebliğ edildiğini, Davalı şirket tarafından anılan faturaya karşılık herhangi bir ödeme yapılmadığını, faturaya itiraz edilmediğini ve faturanın iade edilmediğini, bu nedenlerle icra takibine yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
Deliller
Tarafların —— sorguları dosya arasına alınmıştır.
—– sayılı dosyasının ——– kayıtları dosya arasına alınmıştır.
—-yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
——- yazılan müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
—Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimata ikmalen yanıt verilmiş, mali müşavir bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. Maddesine göre açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dava dilekçesi, —— dosyası, taraflarca dosyaya sunulan deliller ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir. Buna göre, taraflar arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça alacağına ilişkin ——-esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dosyada, davacı tarafın ——– bulunmasından dolayı defterlerinin incelenmesi amacıyla —– Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, talimat mahkemesince gerekli ihtaratlar yapılarak dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, davacı tarafça defterler hazır bulundurulmuş ve mali müşavir bilirkişi raporunu sunmuştur. Sunulan bilirkişi raporuna göre, dosyadaki bilgi, belge, faturalar ve ibraz edilen ticari defterler ışığında, davacıya ticari defterlerin usulüne uygun tuttulmuş olduğu ve lehine delil teşkil ettiği, takip konusu faturanın, davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, icra takip tarihi itibariyle davalının davacıya 798.472,64 TL borcu olduğu, bu borç tutarı içerinde, icra takibine konu edilen 147.500,00 TL tutarlı faturanın da yer aldığı, —- kayıtlarına göre, davacı tarafın davalı tarafa——-yılı içinde dört adet fatura ile 727.751,00 TL fatura düzenlendiği, davalı tarafın davacıdan — yılı içinde dört adet fatura ile 727.751,00 TL fatura aldığını beyan ettiği, tarafların—- beyanlarının birbiri ile uyumlu olduğu, davacının talebine göre, davalı taraftan 147.500,00 TL alacağı olduğu rapor edilmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, davacı tarafça rapora karşı beyan dilekçesi sunulmuş, davalı tarafça rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır. Davacı tarafın defter incelemesi tamamlandıktan sonra ——- olan davalı tarafın defterlerinin incelenmesi amacıyla ara karar oluşturulmuş, bilirkişi ücretinin yatırılmaması sebebiyle davalı tarafın defterleri incelenememiştir. Her ne kadar davalı tarafın defterlerinin incelenmesine yönelik ara karar oluşturulmuş ve defterler incelenememiş ise de, davacı tarafın defter incelemesine yönelik sunulan raporda, davalının ——— bildirimlerinin bulunduğu ve tarafların bu bildirimlerinin birbiri ile uyumlu olduğunun tespitine bağlı olarak davacı alacağının sabit olması ve ayrıca davalı tarafça, sunulan raporun tebliğine rağmen herhangi bir beyan ve itirazının bulunmaması sebepleriyle, yargılamada hedef sürenin sağlanması ve usul ekonomisi ilkeleri nazara alınarak tahkikat tamamlanmıştır.
Sonuç olarak, bilirkişi raporunun gerekçeli, denetime elverişli ve hükme esas alınabilir nitelikte bulunduğu, 3095 sayılı yasaya göre tarafların tacir olduğu dikkate alınarak faaliyetin ticari iş sayılması ve avans faizi talep edilebilmesinin mümkün olduğu tespitiyle beraber, 28.03.2023 tarihli celsede, davacı vekilinin, yokluklarında davanın kabulüne karar verilmesi talepli mazereti, vekil-müvekkil arasında sonuç doğurmak ve talik sebebi olmamak üzere kabul edilmiş ve davanın kabulü ile davalının ——– takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, toplam 147.500,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 147.500,00 TL alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında ve değişen oranlarda (icra takibindeki taleple bağlı kalınarak) avans faizi uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafça davalıdan icra inkar tazminat talebinde bulunulmuş olup 147.500,00 TL asıl alacağın likid olması karşısında 2004 sayılı İİK’da yer alan İcra İnkar Tazminatının yasal koşulları oluştuğundan talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Son olarak belirtmek gerekir ki 492 Sayılı Harçlar Kanununun;
”…
İLAMSIZ TAKİPLERDE PEŞİN HARÇ:
Madde 29 – İlama dayanmıyan takip isteklerinden alacak miktarının binde beşi peşin alınır.
Peşin harçlar takip sonunda alınacak asıl harca mahsup olunur.
İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir.
…”
şeklindeki ilgili maddesinde yer alan söz konusu düzenleme ve icra dosyası kapsamına göre davacı tarafın takibi başlatırken 737,50 TL peşin harç yatırmış olması, eldeki davanın söz konusu harca bağlı olarak açılmış olması karşısında söz konusu takip için yatırılan peşin harç miktarı da işleme tabi tutulmuş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
2-Davalının ——- esas sayılı takip dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, toplam 147.500,00 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına, 147.500,00 TL alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %13,75 oranında ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
3-İİK 67/2. maddesi gereğince 147.500,00 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında belirlenen 29.500,00 TL icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Gerekçede açıklanan sebeple karar tarihi itibariyle alınması gereken 10.075,73 TL nispi karar harcından, Mahkeme veznesine yatan 1.781,44 TL peşin harç ile İcra veznesine yatan söz konusu 737,50 TL’nin toplamını oluşturan 2.518,94 TL’nin mahsubu ile EKSİK 7.556,79 TL’nin davalıdan tahsili ile hazine adına irad kaydına,
5-Gerekçede açıklanan sebeple davacı tarafından İcra veznesine ve Mahkeme veznesine yatırılan söz konusu peşin harçlar da dahil olmak üzere davacı tarafından yapılan toplam 2.518,94 TL harç gideri, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti ve 125,25 TL posta masrafı olmak üzere toplam 3.844,19 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Kanununun 18/A-(13).maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliği’nin 26/2. Maddeleri ile AÜT uyarınca ——- bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 23.125,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Karar kesinleştiğinde varsa bakiye gider avansının yatırana iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde——– Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2023